Van'da gazetecilerin tutuklanmasına tepki: Gazetecilik yargılanamaz
Van’da 4 gazetecinin tutuklanmasına tepki gösteren DFG Eş Başkanı Serdar Altan, gerçeği açığa çıkaran gazetecilerin hedef alındığını söyledi.
İLGİLİ HABERLER
Van'da gözaltına alınan 4 gazeteci tutuklandı
Van’da 4 gazetecinin tutuklanmasına tepki göstermek amacıyla Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu (MKGP) ve Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Diyarbakır Temsilciliği tarafından ortak bir basın açıklaması yapıldı. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği binasında yapılan açıklamaya basın meslek örgütü temsilcileri ve çok sayıda gazeteci katıldı.
Toplantıda konuşan DFG Eş Başkanı Serdar Altan, “Gazetecilik yargılanamaz” diyerek gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını istedi. "Gerçekler tersyüz edilmeye çalışıldığında öncelikle gazeteciler hedef alınır. Çünkü gazeteci, yaşananları doğrudan halka ulaştırmakla mükelleftir ve bunu yapar. Tabii bu da iktidar odaklarının hoşuna gitmez. Bu nedenledir ki, özgür ve tarafsız basın yayın kuruluşlarının varlığı istenmez.” diyen Altan, bu durumun Van’da bir kez daha yaşandığını söyledi.
Gazetecilerin helikopterden atıldığı iddia edilen vatandaşların haberlerini yaptıkları için tutuklandığını belirten Altan gazetecilerin yaptıkları haberler nedeniyle suçlandığını söyledi ve “Gazetecilere yaptıkları haberler, dijital medya paylaşımları, haber kaynaklarıyla yaptıkları görüşmeler sorulmuş, bunların suç sayılabilmesi için bir kılıf aranmıştır.” dedi.
"DERHAL SERBEST BIRAKILMALILAR"
Altan “Tutuklanan arkadaşlarımızın gazetecilik dışında herhangi bir faaliyetlerinin olmadığına hepimiz tanığız. Artık tüm kamuoyu da bilmektedir ki, tutuklanan gazeteciler susturulmak, sesleri kısılmak amacıyla tutuklanmıştır.” diyerek açıklamayı şu sözlerle sonlandırdı:
“Bizler bir kez daha hakikati açığa çıkarıp tüm dünyaya duyurmaya çalışan meslektaşlarımıza yönelik bu uygulamayı en sert biçimde kınıyoruz. Türkiye’de basın ve medya kuruluşlarına, gazetecilere yönelik baskıların bu kadar ayyuka çıktığı ve halen onlarca gazeteci arkadaşımızın cezaevinde bulunduğu bir dönemde, bunlara yenilerinin eklenmesini ve baskıların arttırılmasını kabul etmiyoruz. Bu nedenle dün Van’da gözaltına alınan 4 arkadaşımızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz ve diyoruz ki; gazetecilik suç değildir, gazetecilik yargılanamaz.”
"GAZETECİNİN GAZETECİ OLDUĞUNA DEVLET KARAR VEREMEZ"
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Diyarbakır Temsilcisi Mahmut Oral ise “Türkiye, gazeteciler için cehennem olmaya devam ediyor.” diyerek açıklamasına başladı. Van’da tutuklanan gazetecilerle beraber TGS verilerine göre 74 gazetecinin tutuklu olduğunu vurgulayan Oral “Bu utanç Türkiye’ye yeter ama yetkililer hukuku eğip bükerek, utancı her gün katlamakta bir beis görmüyorlar.” dedi.
Gazetecilerin tutuklanmasındaki kararda basın kartlarına yapılan atfa dikkat çeken Oral, “Dünyanın hiçbir yerinde gazetecinin gazeteci olduğuna devletler, polis, savcı karar vermiyor. Gazetecinin gazeteci olduğuna ancak ve ancak meslek örgütleri karar verebiliyor ve bunu tescil ediyor. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının, propaganda bakanlığı gibi işlev gördüğü ülkemizde, doğal olarak bu başkanlık, kart verdiği kişileri kendisine bağlı propaganda memuru olarak görüyor. Öyle haber yapmalarını bekliyor.” dedi.
Oral, “Efendiler, gazetecilere kıymayın, yarın bir gün onların kalemi size de lazım olacak. Aklınıza her estiğinde gazetecileri içeri atarak, gerçeği örtbas edeceğinizi sanıyorsanız, asla öyle olmadı, bundan sonra da olmayacak. Bu vesileyle tutuklanan arkadaşlarımızın ve diğer 70 meslektaşımızın derhal serbest bırakılmalarını umut ediyoruz.” dedi.
"GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR"
Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu Üyesi Roza Metina, ’90’lardan bugüne egemen zihniyetin toplum ve kadını, Kürt halkını yok sayma üzerinde beslendiğini ve her alanda saldırıların sürdüğünü ifade etti. 85 gazetecinin pandemi koşullarında cezaevinde bulunduğunu ve hak ihlalleri ile karşı karşıya kaldığını belirten Metina, 68 kadın gazeteci alanlarda baskı ve şiddetle karşı karşıya kaldığını söyledi.
Gazetecilerin toplumun vicdanı olduğunu ve hakikati halka ulaştırdıkları için hedef alındığını belirten Metina şöyle devam etti:
“Türkiye’de cezaevlerinde en fazla gazeteciler tutuluyor, gazeteciler hak ihlallerine maruz kalıyorlar. Bunlar uluslararası kamuoyunda teşhir ediliyor. Türkiye ifade özgürlüğünde son sıralarda yerini aldı. Tek adam medyasının politikalarını hedef aldığı için hedef alınıyorlar. Biz Mezopotamya Kadın Gazeteciler Platformu olarak yine söylüyoruz, gazetecilik suç değildir, halkın yanında ve gazeteci arkadaşlarımızın yanında yer alıyoruz. Bir an önce gazeteci arkadaşlarımız serbest bırakılsın.” (Diyarbakır/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et