TTB’ye saldırı, halk sağlığına saldırıdır

Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğrencisi

Anayasal güvence altında kurulan bir meslek örgütü bugün tehdit altında. Gücünü halk sağlığı üzerinden kar etme hırsından değil de muhalif kimliğinden alan, binlerce üyesi olan, bir hekimin sorunu olduğunda ilk koşacağı, halkı bilgilendirmek için çalışma yürüten bir birlik TTB. TTB’nin amacı, tanıtım sayfasında “Türkiye halkının sağlığını korumak, geliştirmek ve herkesin kolay ulaşabileceği kaliteli ve uygun maliyetli sağlık hizmeti için çalışmak, meslek ahlakını en iyi şekilde korumak, tıp eğitiminin her alanında söz söylemek” olarak yer alıyor. 

Bu amaçlar doğrultusunda; şehir hastanelerinde akıtılan paralar, sağlıkta şiddet, tıp eğitimin niteliksizleştirilmesi, çalışma koşulları gibi birçok başlıkta amacı gereği söz söyleyen hekim örgütü saldırı altında. Bugün pandemi koşullarında gördüğümüz gibi devlet, halkı şeffaf bir biçimde bilgilendirmezken şehirlerdeki tabip odaları, hakim olduğu kadarıyla, halkı aydınlatmaya çalışıyor. Fakat bazı politikaları açığa çıkardıkça üzerindeki baskı da artıyor. Hekimler bu ülkenin ilerici, aydın güçlerinden biridir. Örgütlü güçlerinden korktuklarından çeşitli söylemlerle hekimler odalarından uzaklaştırmaya çalışılıyor, çeşitli yasa düzenlemeleri talep ediyorlar. Fakat TTB ayrıştırma çabalarının karşısında tüm hekimlerin örgütüdür. 

SALDIRILARA KARŞI BUGÜNDEN BİR ARAYA GELEBİLMEK

Biliyoruz ki TTB’ye yönelik saldırılar diğer politikalardan bağımsız değil. Tıp öğrencileri arasında da “şimdi sıra TTB’ye geldi” gibi sözler oldukça duyuluyor ve bu durumdan şikayetçiler. Elbette ders çıkarmak gereken şeyler de var. Bizler yani tıp öğrencileri, hekimler, sağlık çalışanları başta olmak üzere tüm halk olarak eğer bugünden saldırılara karşı gelmezsek ülkemizin en ilerici güçlerinden birini kaybedeceğiz. Ve bu kayıplar “şimdi sıra … geldi” sözleriyle devam edecek. Mesleğimiz, hayatımız için bugünden meslek odamıza sahip çıkalım. Halkın sağlığıyla oynamayalarına izin vermeyelim.