02 Mart 2021 07:02

Babasının ölümünü araştırdıkça benzer 4 ölüme rastladı

Rusya'da Rönesans Holding'in şantiyesinde çalışan babasının "zatürre" kaynaklı şüpheli ölümünü araştıran Onur Mennan Attar, aynı şantiyede 4 kişinin daha zatürre gerekçesiyle öldüğünü öğrendi.

Fotoğraflar: MA

Paylaş

Emrullah ACAR

Rönesans Holding’in Rusya’daki şantiyesinde çalışırken hayatını kaybeden babasının ölüm nedeni olarak önce “kalp krizi”, sonra “zatürre” gerekçesi sunulmasından şüphelenen stajyer avukat Onur Mennan Attar, aynı şantiyede 4 kişinin daha “zatürre” gerekçesiyle öldüğünü öğrendi. Attar, raporların değiştirildiğinden şüpheleniyor.

Rusya'nın Amur bölgesinde yer alan Rönesans Holding ve Yamata Yatırım’ın ortaklığındaki şantiyede 19 Temmuz 2020 tarihinde şüpheli bir ölüm yaşandı. Yaşamını yitiren Ayhan Attar isimli işçinin ölümünden bir gün sonra ailesine ulaşan şirket yetkilileri, Attar’ın “kalp krizi” nedeniyle hayatını kaybettiğini ifade etti. Fakat aradan iki gün geçtikten sonra aileye yeniden ulaşan şirket yetkilileri, ölüm nedenini bu kez “zatürre” olarak aktardı.

Attar’ın şüpheli ölümünü stajyer avukat olan oğlu Onur Mennan Attar araştırdı.

AİLEDEN HABERSİZ OTOPSİ

Babasının Rönesans Holding’de 2012 yılında çalışmaya başladığı bilgisini paylaşan Attar, çelişkili ölüm nedenlerinin aktarılmasından sonra “Bir insanın bir ölüm nedeni olur” şüphesiyle şirket yetkililerine sorular yöneltmeye başladığını söyledi. Araştırmaları sonucunda şirket yetkililerinin kendilerinden habersiz Rusya’da otopsi yaptırdığını öğrenen Attar, “Şirketin idari işlem müdürü bana şirketteki baş doktorun numarasını verdi, onunla görüştüm. O da bana ölüm nedeninin kalp krizi olduğunu söyledi. Doktoru, şirketin çalışanları, idari işlem müdürü ‘kalp krizi geçirerek hayatını kaybetti’ diyor ama sonradan bu değiştiriliyor” diye konuştu.

CENAZE OTOPSİDEN 6 GÜN SONRA ULAŞTI

Babasının naaşını Rusya’dan Türkiye’ye getirmekte yaşadıkları zorlukları anlatan Attar, cenazenin otopsiden ancak 6 gün sonra gönderildiğini söyledi. Şirket yetkililerine güvenmediği için Türkiye’de de otopsi yaptırmak istediğini belirten Attar, “Adana Havaalanından aldık cenazeyi ama polisler izin almamıza rağmen ‘doğal ölüm, niye otopsi yaptırıyorsunuz’ gibi beyanlarda bulundu. Ben de orada direndim ve iki saat eziyetten sonra alabildik. Babam gelmiş artık aylar, yıllar sonra bir kavuşma olacak orada ama bizi saatlerce beklettiler. Savcının talimat vermesi üzerine babamı Adli Tıp’a götürebildik” şeklinde konuştu.

"KOVUŞTURMAYA YER YOK"

Aylar sonra çıkan otopsi raporunda ölüm nedeni olarak “koroner arterde ileri derecede daralma” tespiti yer aldı. Uzmanlara sorduğunda bunun kalp krizini işaret ettiğini öğrense de, daha önce Rusya’da otopsi yapıldığı için babasının kesin ölüm nedeninin saptanmadığını ifade eden Attar, raporun İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini, ancak orada da daha önce otopsi yapıldığı için sonuç alınamadığını anlattı.

Babasının ölüm nedenin saptanamadığından savcılığın “kovuşturmaya yer yok” kararı verdiğini söyleyen Attar, “Şirket Rusya’da bizden izinsiz bir şekilde otopsi yaptı, ölüm nedeni belirlenemediği için savcı kovuşturmaya yer yok kararı verdi” dedi.

"HİÇBİR ŞEKİLDE ARAŞTIRMA YAPILMADI"

Attar, Türkiye’de hazırlanan otopsi raporunun da olduğu kimi belgeler ulaşmadan savcılığın “kavuşturmaya yer yok” kararı verdiğini ifade etti. Attar, “1 Şubat 2021’de gönderdik, 4 gün sonra ‘kovuşturmaya yer yok’ kararı verildi. Ama gönderdiğimiz evrak savcının dosyasına 10 Şubat’ta giriyor. Bizim gönderdiğimiz evraka bile bakmadan İstanbul’a yazı yazmadan ‘kovuşturmaya yer yok’ diye karar verdi. Adalet adına bu bizi üzdü çünkü hiçbir şekilde araştırma yapılmadan, şirket temsilcileriyle iletişime geçilmeden, Rusya'da bir saha araştırması yapılmadan direk ‘kovuşturmaya yer yok’ denildi. Bu sebeplerden kaynaklı suç ceza hakimliğine itiraz edeceğiz” diye konuştu.

İHMALLER ZİNCİRİ

Attar, babasının hayatını kaybettiği şantiyede kendi imkanıyla ulaştığı bilgileri bazı bilgileri şöyle paylaştı: “Şantiyenin kamp alanında kalıyor işçiler, kampta yaklaşık 20 bin kişi var. Şirkette korona yaygındı, 20 bin işçiden 6 bini salgına yakalanıyor. Önlemler ise babam yaşarken konuştuğumuzda o da anlatıyordu, kendini rahatsız hisseden işçilere korona testi yapılıyor ve sonuç beklenmeden çalışmaya gönderiliyorlar. Kişi pozitifse çalışarak bunu yayıyor. Kovid-19 kapmış kişiler ile negatif olan kişilerin beraber aynı yemekhaneden yemek yiyor. Türkiye standartlarına göre 700 işçiyi çalıştıran bir işyerinin en az bir sağlık personeli bulundurması gerekiyor. 20 bin kişilik bir şantiyede en az 27 sağlık personelinin olması gerekiyor. Rönesans’ın Rusya’daki şantiyesinde birer doktor, hemşire ve iki de sağlık personeli bulunuyor. Akşamları ise sadece bir hemşire bulunuyor. Babamın oda arkadaşı ile görüştüm, şirketten çıkış vermiş. Çıkış alırken ‘bir hafta önce korona testi yapılmış, negatif çıkmış’ gibi sahte bir belge vermişler. Bu da şirketin resmi belgede ne kadar kolay oynama yaptığını gösteriyor. Bunların hepsi birleşe birleşe bir ihmal zinciri oluşturuyor.”

"7 AYDIR ULAŞAMADIKLARIM BANA ULAŞTI"

Babasının ölümüyle ilgili sosyal medyadan paylaşım yapmasından sonra 7 aydır ulaşamadığı şirket yetkililerinin kendisine ulaştığını belirten Attar, “Hiçbir şey olmamış gibi 7 ay aradan sonra bana ‘Ne oldu, nasıl gidiyor, iyi misiniz?​’ sorularını sorabildiler. Bundan önce ben sorularıma cevap ararken, olay sıcakken aynı kişiler mesajlarımı görüldü yapıyor, cevap vermiyordu. Bana ulaşmaları ve tavırları ironi gibi geldi bana” dedi.

Attar, ayrıca sosyal medya paylaşımlarının ardından aynı şantiyede “zatürre” gerekçesiyle babasını kaybeden 4 kişinin daha kendisine ulaştığını paylaştı.

İTİRAZ EDİLECEK

Hukuksal süreci ceza ve hukuk olarak devam ettireceklerini ifade eden Attar, “Ceza sürecinde savcı ölüm nedeni belirlenemediği için ‘kovuşturmaya yer yok’ diyerek karar verdi, ama bizim asıl iddiamız ihmal ile insan öldürme, sağlık haklarının sağlanmamasıydı. Savcının bu kararına karşı yarın (pazartesi) sulh ceza hakimliğine itiraz edeceğiz” diye konuştu.

Attar, bundan sonra yürütecekleri hukuk mücadelesine dair şunları aktardı: “Savcının ‘kovuşturmaya yer yok’ kararı kaldırılırsa iddianame hazırlanıp resmi belgede sahtecilik ve ihmalle insan öldürmekten kamu davası yürütülecek. Bunun yanında hukuk davaları var, şirketin taahhüt ettiği birçok yardım tutarı vardı ancak biz üstüne gittiğimiz için hiç biri yapılmadı. Biz hiçbir talepte bulunmadık sadece iletişimdeydik, babamın hakkı tabi ki de verecekler. Ölün yardımı yapacaklarını söylediler yapmadılar, kıdem tazminatını ödemediler.” (Ankara/MA)

ÖNCEKİ HABER

Ukrayna ordusunun Donbass’a yeni saldırısı yaklaşıyor mu?

SONRAKİ HABER

İstanbul Valiliği, hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasıyla ilgili açıklama yaptı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa