Gıda işçisi kadınlar: Bu kadar kadın ölürken artık sinemeyiz

Nursel OKTAY
Sema ÖZDAL
Ankara

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi ülkenin birçok yerinde kadınları ayağa kaldırdı. Ankara Gersan Sanayi Sitesinde bulunan bir gıda imalathanesinde çalışan kadın işçiler ile İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesini konuştuk. Türkiye’nin sözleşmeden çekilmesine oldukça öfkeli olan kadın işçiler İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun kadın cinayetlerine ilişkin açıklamalarını da “Haberlerde verilmiyor diye görmüyor muyuz sanki, sosyal medyada her gün bir cinayet haberi var” diyerek eleştiriyor.

İstanbul Sözleşmesi’nin medyada çarpıtılarak anlatılmasını eleştiren kadınlardan biri, “Sosyal medyadan öğreniyoruz içeriğini, televizyonlardan dinlesek kaldırılsın derdik belki” diyor. Cezasızlık politikası nedeniyle şiddetin arttığını söyleyen kadınlar, sözleşmeye sadece kadınların değil toplumun her kesiminin sahip çıkması gerektiğini düşünüyor. Bir gece yarısı ansızın böyle bir karar verilmesini de değerlendiren kadınlar, hukuka aykırı diğer birçok kararın da benzer şekilde çıkarılabileceği uyarısında bulundu.

‘MESAİ NEDENİYLE EYLEMLERE GİDEMEDİK’

Sözleşmeden çekilme kararının açıklanmasının ardından yapılan eylemlere mesai nedeniyle gidemediğini söyleyen bir işçi, sözleşmenin içeriğine dair gerçek bilgiye ulaşmaya çalıştıklarını dile getirdi. Sosyal medyada çağrısı yapılan ses çıkarma eylemlerinden sadece 1-2 kadının haberi olmuş. Sohbet sırasında eylemden haberdar olan kadınlar, oturdukları mahallenin gruplarına mesaj atarak ses çıkarma eylemini yaygınlaştırma kararı aldı.

Türkiye’de kadınların çok fazla sindirildiğini söyleyen kadınlardan biri “Böyle bir şey Avrupa’da yaşansa sokaklara dökülür herkes, insanlar burada her şeyden çekinir oldu” dedi, bir diğer kadın işçi ise “Bu kadar kadın ölürken artık sinemeyiz. En azından kendi çevremizde bir şeyler yapmak zorundayız” diyor.

‘İŞÇİLER SÖZLEŞMEYİ DAHA FAZLA ÖĞRENMEK İSTİYOR’

İşçiler kendileri dahil olmak üzere pek çok kişinin sözleşmenin içeriğine ve önemine dair yeterli bilgiye sahip olmadığını söylüyor. Sadece sosyal medyada değil, özellikle iş yerlerinde, mahallelerde yüz yüze gelmenin, gerekirse madde madde sözleşmeyi tartışmanın iyi olacağını konuşan işçiler, “Bizler çok yoğun çalışıyoruz, iş çıkışı zaten ölü gibi oluyoruz. Evde mutfak, çamaşır işi bitene kadar gece oluyor. Yan yana gelmemiz zor” diye konuşurken bir başka işçi “Çay molamızda, yemek molamızda buluşuruz, konuşuruz. Bir sürü gönüllü insan var, gelir biri bizlere anlatır” dedi.

Sohbet sürerken muhabbete “Kadın kadının kurdudur” diyerek dahil olan bir kadına diğer kadınlar tepki gösterdi. İçlerinden biri “Bizi öyle yetiştirdikleri için sana öyle geliyor, asıl birbirine destek olan biziz” diye cevap verdi. Bir diğer kadın işçi ise “Bizleri böyle büyüttüler, sessiz kalmamız, sabretmemiz öğretildi. Şimdi de böyle başımıza bir iş gelince çekiniyoruz ses çıkarmaya galiba” dedi.

‘BİZ DE ONLARI FESHEDECEĞİZ’

Sözleşmeyi konuştuğumuzda kadınların oldukça öfkeli olduğunu görüyoruz. Bir kadın “Onlar sözleşmeyi feshetti, biz de onları feshedeceğiz yakında” derken diğer kadınlar da benzer şekilde hükümetin politikalarına tepki gösterdi. Kadınlar sohbetin sonunda İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı çıkmak, sözleşmeyi daha da iyi anlamak ve anlatmak için bir araya gelme kararı verdi. Aynı mahallede oturanlar izin gününde eylem yapılırsa birlikte gitmek üzere sözleşirken birçoğu da akşam ses çıkarma eylemine katılacağını söyledi.

Kadınlar, İstanbul Sözleşmesine sahip çıkıyor: Kararı geri çek, sözleşmeyi uygula!

Rüzgar eken patron fırtına biçecek

Patron, kadın işçiden tasarruf ediyor

Genç kadınlar şimdi ne yapacak?

‘Şiddete karşı örgütlen, 6284’ü uygulat!’