14 Ağustos 2021 01:21

İşçiler olarak sözleşme sürecine dahil olmazsak kazanamayız!

Biz dahil olmadıkça, sendikaları zorlamadıkça insanca yaşayabileceğimiz bir ücreti ve özlük haklarımızı alamayacağız. TİS masasına yumruğunu işçiler vurmalı!

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Bir kamu işçisi
Ankara

Ben yaklaşık 5 yıldır bir kamu kurumunda çalışan ve KHK ile kadroya geçirilen bir sağlık işçisiyim. Bizler taşerondan bu yana hep asgari ücret seviyesinde çalıştırıldık. Kamu işçisi olduk diye sevinirken yüzde 4’lük bir zam oranı ile yine sefalet ücretine mahkum bırakıldık. Şimdi başından itibaren dahil olduğumuz bir TİS süreci devam ediyor. Bu sürecin ilk aşaması olan Kamu Çerçeve Protokolü açıklandı. Sendika yöneticileri tarafından ‘tarihi imza, tarihi olay’ denilerek yapılan protokol ilk etapta işçiler tarafından iyi karşılansa da aslında bizim derdimize derman olmayacağı çok açık. Kamera önüne geçip brüt ücret üzerinden açıklanan rakamlar işçiler tarafından sevinçle karşılanırken, maaşı alınca elimize geçen tutar bizi yine büyük bir hayal kırıklığına götürecek.

Çünkü zaten yıllardır asgari ücret düzeyinde bir maaşla çalıştığımız süreç göz önüne alındığında artan enflasyon ve yılın ilk ayından itibaren her ay artarak ilerleyen temel tüketim maddelerine, faturalara gelen zamlarla maaşlarımız çoktan erimişti. Geçtiğimiz ay girdiğimiz yüzde 20’lik vergi dilimi ile de elimizde ancak karnımızı zar zor doyurup, başımızı sokabileceğimiz bir evin faturalarını ödeyebileceğimiz kadar bir maaş kalıyordu.

Çalıştığım iş yeri de dahil onlarca arkadaşım geçinebilmek için gerek izin günlerinde gerekse mesai çıkışları ek iş yaparak gelirini arttırmaya çalışıyor. Kadınlar hafta sonu evlere temizliğe, erkekler ise boya, badana veya garsonluğa gidiyor.

Peki bu zam oranı bizlerin ek iş yapmasının önüne geçebilecek mi? Elbette hayır. Protokolden çıkan zam oranı ancak ev kirasının bir kısmını ödemeye yetecek bir zamken, biz işçilerin ek iş yapmadan geçinebilmesi nasıl mümkün olacak? Sadece kira değil ki bizim ihtiyacımız olan iyi beslenmek, iyi giyinmek, belki biraz sosyalleşmek... Zamlar almış başını gitmişken hangi birini karşılayacak bu ücret.

Dedim ya ben 5 yıllık işçiyim aynı iş yerinde 10-20 yıl çalışan arkadaşlarım var. Protokolde kamuda hizmet zammı adı altında aylık brüt 7 TL olmak üzere bir tutardan bahsediliyor. Rakam zaten komikken bir de kadroya geçirilen tarihin yanı 2018’in baz alınacağı söyleniyor. Yani işçilerin yıllarca verdiği emekleri çöpe atılıyor.

İşçilerin talepleri dinlenmeden, görüşleri alınmadan rahat koltuklarında oturup bizim adımıza karar veren sendikacılardan bundan daha fazlası beklenmezdi zaten. Bizim gibi 3 kuruşla geçinmeye çalışanlar, bizim alın terimizden kesilen aidatlarla milyarlarca maaş aldıkları koltuklarından bu protokole tarihi protokol diyerek bizlerin gözünü boyamaya çalışıyor. Hükümet yetkilileri kendi itibarlarından tasarruf etmezken bize şükretmeyi, tasarruf etmeyi tembihliyor. Bize verilmeyen zamlarla, bizden kesilen onlarca lira vergiyle büyük patronların vergileri siliniyor, şirketlere teşvikler yapılıyor.

Şimdi önümüzde bir de yetkili sendika ile Sağlık Bakanlığı arasında imzalanacak bir sözleşme var. Geçtiğimiz gün işyerimizde yetkili sendika tarafından yapılan toplantıda aylar sonra ilk kez yetkili sendikanın yöneticileriyle karşı karşıya geldik. Tüm işçiler taleplerini söylerken, sendikacılar bildiklerini bizim adımıza mücadele edeceklerini ancak büyük beklentilere girmememiz gerektiğini, devletin içinde bulunduğu ekonomik durumu anlatıyor. Bu sendikacılar bizim adımıza ne kazanım elde edecek peki? Meydanı bu yandaş sendikacılara bıraktıkça daha çok ezileceğiz. Aldığımız 3 kuruş zammı kazanım diye bize sunan sendikacılara karşı da mücadele etmeliyiz. Haklarımızın karşılığını almak içinde patronla, hükümetle de. Biz dahil olmadıkça, sendikaları zorlamadıkça insanca yaşayabileceğimiz bir ücreti ve özlük haklarımızı alamayacağız. TİS masasına yumruğunu işçiler vurmalı!

ÖNCEKİ HABER

Koca: 18 yaş ve üstü nüfusta en az bir doz aşı yaptıranların oranı yüzde 70’i geçti

SONRAKİ HABER

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu: Mağdurlarla değil faillerle mücadele

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa