Terörist
Selin ve afetin görüntüleri geldikçe, bu afete hangi terör örgütünün yol açtığını düşünmeden edemedim.
İLGİLİ HABERLER
Sel felaketinin yaşandığı Kastamonu'da enkaz ve yıkım
Kastamonu, Sinop ve Bartın'da selde hayatını kaybedenlerin sayısı 81'e yükseldi
HES'ler sellerin sebebi mi mağduru mu?
Bozkurt su ve çamur altında | Vahim tablo sular çekilince ortaya çıkacak
Karışık günler
Üç hafta önce başlayan, geçen hafta ancak söndürülebilen ve sekiz yurttaşımızın ölümüne neden olan orman yangınları sırasında; hükümet ve içişleri bakanlığı yetkilileri sıkça şu cümleyi kurdu: “Yangınların terör örgütünce çıkarıldığına dair elimizde kuvvetli emareler bulunmaktadır.” Yangınlar, mevsimsel sıcaklık ve kuraklık nedeniyle, dünya genelinde yoğun bir şekilde artınca, hükümet bu “emareleri” her nedense unuttu. Ülkemizin kaderidir bu; 12 eylülde de AKP döneminde de yaygın bir şekilde insanlar terörist ilan edilerek haksız şekilde yargılandılar. İktidarlar için, bir sorunu unutturmak ve kendi sorumluluğundan kurtulmanın en kolay yolu, belki de hayali terörist ilan etmektir.
Evet, ülkemizi ve yüreğimizi kasıp kavuran yangınları çıkaran teröristler bir türlü bulunamadı. Ancak, nedeni ne olursa olsun; o yangınlara yeterince ve zamanında müdahale etmeyen orman genel müdürlüğü bu olayla ilgili hiçbir rahatsızlık duymadı. Hatta, Manavgat yangınları sürerken Tarım ve Orman Bakanı yaptığı açıklamada; Türkiye’deki orman yangınlarının az bile olduğunu savunarak, bunlar olağan demeye getirdi.
Tam yangınlar kontrol altına alındı derken, önce batı, sonra Doğu Karadeniz’de sel 64 kişinin yaşamını kaybetmesine yol açtı. Kayıp olan 77 kişinin araması devam ediyor. Kastamonu ve Ayancık’ta yüzlerce ev oturulamaz halde. Tarımsal alanlar ve iş yerleri balçıkla kaplanmış durumda. Selin ve afetin görüntüleri geldikçe, bu afete hangi terör örgütünün yol açtığını düşünmeden edemedim.
Dere yataklarına yapılan apartmanlar, evler, taşkın ve seller düşünülmeden yapılan köprüleri görünce 64 kişinin ölümüne ve 77 kişinin kayıp olmasına yol açan teröristler gözümün önüne gelmeye başladı. Merak ediyorum ve soruyorum; bu ırmak yataklarındaki binaların kaç tanesine 4 yıl önce çıkarılan “imar barışı” ile izin verildi? Bu binaların kaç tanesi kaçak?
5 yıl önce, dönemin kaymakamı ve yurttaşların tüm uyarılarına rağmen, orman işletmesinin tomruk depolarını nehrin kenarına yapması faciayı daha da büyüttü. Yine bu nehirlere yapılan HES’lerin o bölgede yaratacağı problemler yıllardır anlatılmasına rağmen, AKP hükümeti HES’lerin yapımına engel değil, destek oldu. Selin ilk günlerinde, tıpkı orman yangınlarında olduğu gibi tarım ve orman bakanı yaptığı açıklamada, bu sefer de HES’leri savundu. HES’lerin selin nedeni değil, mağduru olduğunu söyledi.
Şimdi, yaşadığımız bu iki felaketle ilgili düşünelim. Yangın da sel de başımıza gelebilecek felaketler. Acaba kırk küsür danışman çalıştıran Tarım ve Orman bakanı, Orman Genel Müdürü, ilgili orman işletme müdürleri, imarlara izin veren belediye, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bu felaketlerin büyümesinde ve ölüm sayılarının artmasındaki rolleri ile hangi terör faaliyetini işlemiştir? Bu kişiler hâlâ istifa etmek için neyi beklemektedir? Göreceksiniz; bir aç tane müteahhit günah keçisi ilan edilerek, yasak savılacak ve gerçek sorumlular unutturulacak.
Geçen hafta, sağlık bakanı yaptığı açıklama ile eylül başında, bir felaketin de eğitimde yaşanacağının sinyallerini verdi. “Eylül başında ne olursa olsun yüz yüze eğitime başlanacaktır” dedi Sağlık Bakanı. Toplumun yüzde ellisi, öğretmenlerin ise yüzde yetmişi aşılanmamışken, böyle bir dayatma ölümlerin artmasına yol açacaktır. Dün Türkiye’de 18 bin 847 kişide koronavirüs pozitif iken, 154 yurttaşımız hayatını kaybetti. Terör; bir ülkede kaos ve felakete yol açıp, ölümlere neden oluyorsa, bunlara yol açanlar da teröristtir. Yukarda bahsettiğim kişiler değilse, ben teröristim.Bizi doğal felaketler değil, onlara önlem almayan AKP hükümetinin icraatları vuruyor. AKP hükümetleri, halkın sağlığına zararlıdır. Sağlıkla kalın.
Evrensel'i Takip Et