Süleyman Koral: Santrallerle insanları göç, açlık ve hastalığa mahkum ettiler

Özer AKDEMİR
İzmir

Muğla’nın Milas ilçesi İkizköy Mahallesi yakınlarındaki Akbelen ormanının termik santrale kömür temini için kesilmesine karşı yöre köylülerinin ve gönüllülerin nöbeti sürüyor. Akbelen nöbet alanında tanıştığımız Süleyman Koral yıllardır termik santrallerin olumsuz çevre ve sağlık etkilerinin en çok yaşandığı yörelerden, Elbistanlı. Koral’la Akbelen direnişine destek için geldiği nöbet yerinde Elbistan’da termik santrallere ve Ceyhan Nehri’nin kaynağına yönelik girişimlere karşı verdikleri mücadeleyi konuştuk.

‘TERMİK SANTRALLERE KARŞI YILLARDIR MÜCDELE EDİYORUZ’

Milas’a tatil için geldiğini ve ilçede yiyenlerinin yaşadığını söyleyen Koral, yangınlar sürecinde de gönüllü olarak yangın söndürme çalışmalarına katılmış. Akbelen direnişini özellikle sosyal medya üzerinden takip ettiğini ama yerini tam bilemediği için desteğe gelemediğini ifade eden Koral, nöbet alanını öğrendikten sonra destek için direniş yerine gelmiş. Aydın ve Çine’den yaşam savunucularının Akbelen nöbetine yaptıkları ziyaret sırasında tanıştığımız Koral, Afşin-Elbistan’da yıllardır termik santrallere karşı mücadele ettiklerini anlattı. Kendisini Elbistan Hayatı Doğayı Koruma Platformu gönüllüsü olarak tanıtan Koral şunları söyledi; “Elbistan’da 5 yıldır termik santrale ve Ceyhan Nehri’nin kurutulması girişimlerine karşı mücadele veriyoruz. İki tane termik santral var bölgemizde. Yeni 7 tane daha termik santral kurmak istiyorlar. Şu anda 3 tanesinin ÇED raporu için yürütmeyi durdurma kararı aldık. Altı davamız daha devam ediyor.”

‘CEYHAN NEHRİ’NİN KAYNAĞINA MOLOZ DÖKECEKLERDİ’

Ceyhan Nehri’nin gözü denilen, nehrin ilk çıktığı yer olan Kaynarca’nın molozlarla doldurularak imara açılmak istendiğini aktaran Koral, kendisinin de bizzat kepçenin önüne çıkanlar arasında olduğu eylemlerle bu girişimin engellendiğini belirtti. Koral, “Şimdi o bölgeye gölet yaptılar. Termik santral ünitesine su almak için Ceyhan Nehri’nin önündeki bendi de yükselttiler. Bunun sonucunda Elbistan koku ve mikroptan duramaz hale geldi. Yine bizim verdiğimiz mücadele sonrası yükseltilen bent düşürüldü ve nehrin akışı yeniden sağlandı” diye konuştu.

‘HURMAN ÇAYI DA TEHLİKEDE!’

Bölgenin önemli akarsularından Hurman Çayı’nın da yatağının değiştirilmek istendiğine işaret eden Koral, “Oraları C termik santral için oraya kül deposu yapmak istiyorlar. Şu anda iki santralin bulunduğu bölgede kömür bulunan alanın susuzlaştırılması için 1200 tane yer altından su çeken kuyu çalıştırılıyor. Kuyular nedeniyle yer altı su kaynaklarımız kayboluyor ve bunun sonucu olarak da yerin üstündeki tarlalarımız bağlarımız maalesef kurumaya başladı” dedi.

‘İNSANLAR GÖÇE ZORLANIYOR’

Yıllardır filtresiz bir şekilde çalıştırılan termik santralin ömrünün dolmasına rağmen Çelikler Holding adlı bir gruba satıldığını ve bu alan grubun da filtresiz olarak santrali çalıştırmaya devam ettiğini belirten Koral şunları söyledi; “Filtreli olan daha az gaz salan santral ise kömürsüzlük nedeniyle kapatıldı. Bölgede heyelan tehlikesi sürdüğü için termik santrale buralardan, Yatağan’dan kömür taşınarak üretime devam ediliyor.” Termik santrallerin bölgeyi yaşanmaz hale getirdiğini ve santrallerde çalışan işçiler dahil halkı kanser yaptığını dile getiren Koral, “İnsanlar göçe zorlanıyor. Santralde çalışan insanlarımız iş koşulları nedeniyle kanser oluyorlar ve bunu da biliyorlar aslında. Bunu kendilerine söylediğimizde ise ‘Ne yapalım aç öleceğimize erken ölürüz’ diyorlar. İnsanları açlığa ve hastalığa mahkum ettiler” dedi.