Siyaset Bilimci Öztan: İktidarın kitle desteğini yitirdiğinin itirafı
50+1 seçim barajı tartışmasını Siyaset Bilimci Güven Gürkan Öztan ile konuştuk. Öztan "Yüzde 50+1 meselesi, rejim krizinin AKP tarafından da kabul edildiğinin bir göstergesi" dedi.
Fotoğraf: DHA
Şerif KARATAŞ
İstanbul
Siyasettin gündemine iki yıl sonra yeniden yüzde 50+1 seçim barajı tartışması yeniden geldi. Siyaset Bilimci Güven Gürkan Öztan, tartışmayla rejim krizinin AKP tarafından da kabul edildiğinin bir göstergesi olduğunu belirterek, “İktidarın aritmetik cambazlıktan medet umması, kitle desteğini kaybettiğinin itirafı niteliğinde” değerlendirmesinde bulundu.
Siyasetin sıcak gündemleri arasında yüzde 50+1 seçim barajı tartışmasını Siyaset Bilimci Güven Gürkan Öztan ile konuştuk. Öztan, “Mevcut tek adam rejimi zaten çürük temeller üzerine inşa edildiğinden, bugün ayakta durmakta zorluk çekiyor. Yüzde 50+1 meselesi, rejim krizinin AKP tarafından da kabul edildiğinin bir göstergesi” dedi.
Yüzde 50+1 tartışmasının ilk kez iki yıl önce gündeme geldiğini de hatırlatan Öztan, “Son cumhurbaşkanlığı (CB) seçimini takip eden süreçte iktidarın ekonomik sorunlar başta olmak üzere ülkenin temel meseleleriyle baş edememesi ve bunun eninde sonunda CB seçimlerine yansıyacak olması kimi AKP’lileri endişelendirmişti. Hatta AKP’li Faruk Çelik 2019’da ilk turda yüzde 40+1 alan CB seçilsin önerisinde bulunmuştu. O günlerde Erdoğan bu tartışmanın yeni kurulan tek adam rejimine ve MHP ile ortaklığa zarar vereceğini düşünmüş, meselenin üzerinin örtülmesini sağlamıştı. Ancak kazan içten içe kaynamaya devam etti. Özellikle MHP’ye mahkum olmaktan şikayet eden bazı AKP’liler “ittifak kapanından” ancak CB seçimine dair yeni bir düzenleme yapmakla kurtulabileceğini alttan alta işlediler” ifadelerini kullandı.
Saadet Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu ile görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yüzde 50+1’i bir sorun olarak işaret etmesinin tartışmayı yeniden alevlendirdiğini hatırlatan Öztan, “Zira bu vesileyle ilk kez Cumhur İttifakının CB seçiminde yüzde 50+1’i bulmakta zorlanacağı bizzat Erdoğan tarafından dillendirilmiş oldu. Bu durum şüphesiz bir dönüm noktası ve muhalefetin elde ettiği psikolojik üstünlüğün güçlü bir kanıtı. Bundan sonra en geniş manada muhalefet CB seçimlerine dair bir arada durma başarısı gösterebilirse yüzde 50+1 artık yalnızca iktidarın bir sorunu olacak” dedi.
"SEÇİM SİSTEMİNİ REVİZE ETME ÇABALARI İKTİDAR İÇİ KRİZLERİ TETİKLİYOR"
İktidarın aritmetik cambazlıktan medet ummasını, “Kitle desteğini kaybettiğinin itirafı niteliğinde” olarak değerlendiren Öztan şunları söyledi: “Cumhur İttifakının bir süredir devam eden seçim sistemini kendi çıkarına göre revize etme çabaları ters etki yaratıp iktidar içi krizleri tetikliyor. AKP ve MHP’nin ittifakın ötesinde özgül çıkarlarının mevcut olması, tarafların anlaşmalarını imkansız kılıyor. Nitekim barajın yüzde 7 olması haricinde hiçbir somut başlıkta bugüne dek anlaşma sağlayamadılar. Yüzde 50+1 konusu, sözünü ettiğimiz krizi derinleştiren bir niteliğe sahip. AKP’liler seçim sistemi değişikliği paketi kapsamında CB seçimi konusunu da ele almak istedi ancak MHP buna geçit vermedi. Bahçeli’nin salı günü grup toplantısında Cemil Çiçek’i hedef alır gibi yaptığı ama asıl mesajı Erdoğan’a verdiği konuşması, mealen “Bizsiz hesap yapmayın” şeklinde yorumlanabilir. Tayyar’ın yüzde 50+1’i bir “tuzak” olarak nitelemesi, Yalçınbayır’ın Bahçeli’nin tutumunu eleştirmesi ve Saray’ın sessizliği iktidar krizinin “matematiksel oranların” ötesine geçtiğini de gösteriyor. MHP’nin siyasi sorumluluk almadan (Biz iktidar ortağı değiliz çıkışları) iktidarın yönünü tayin etmesi, çok daha fazla AKP’linin tepkisine neden oluyor. MHP ise tek adam rejiminde olası herhangi bir revizyonu kendine yapılmış bir saldırı olarak görüyor.”
Katmanlı krizlerin, en ağırı da ekonomik kriz, iktidarın altını oymaya devam ettiğini belirten Öztan, “Emekçi kitleler enflasyonun altında eziliyor, TL erimeye devam ediyor. Önceleri krizi daha az hisseden orta sınıflar ise mutfaktan ısınma ve barınmaya krizin yakıcılığı ile artık yüz yüze. Böylesi bir ortamda, salt sandık mühendisliği ile bir iktidarın ayakta kalması mümkün görünmüyor” dedi.
"MECLİS MUHALEFETİ, İKTİDARLA REJİMİ MÜZAKERE ETMEMELİ"
Meclis muhalefeti, yüzde 50+1 meselesi dahil rejimin mekaniğine dair hiçbir konuyu iktidar ile müzakere etmemesi gerektiğini anlatan Öztan, “Şayet seçim sistemini içeren de bir değişiklik yapılacaksa bu seçimler sonrasında göreve gelen yeni iktidarın gündemi olmalı. Bu süreçte muhalefetin geçim sorununu merkeze alan, kitlelere fakirleşmenin bir sistem sorunu olduğunu anlatan ve mevcut ekonomik sorunlara halktan yana çözümler üreten bir çizgiyi savunması, iktidarın zaten baştan hatalı aritmetik hesaplarını da boşa düşüreceği gibi kitlelere politik motivasyon da aşılayabilir” diye konuştu.