Edremit Demokrasi Platformu: Ücretler eriyor halkın ekmeği küçülüyor
Artan zamlara tepki gösteren Edremit Demokrasi Platformu basın açıklaması yaptı.
İLGİLİ HABERLER
Yurttaşlar zamlara ve rekor kıran döviz kurlarına isyan etti, sokağa döküldü!
Bursa'da Emek Partisi'nden zamlara karşı eylem
Edremit Demokrasi Platformu, artan zamlara karşı basın açıklaması yaptı.
Platform şu talepleri sıraladı:
- Yapılan zamlar geri alınsın!
- Ücretler yükseltilsin, kayıplarımız karşılansın!
- Vergide adalet sağlansın!
- Asgari ücret insanca yaşayacak seviyeye çıkarılsın!
- Asgari ücret vergi dışı bırakılsın!
- En düşük emekli aylığı asgari ücret seviyesine yükseltilsin!
- Sermaye için değil, halk için bütçe istiyoruz.
Açıklamanın tamamı:
Dolar 13,5 lirayı gördü. Euro 15 liraya yaklaştı. Gram altın 700 lirayı aşalı çok oldu. Çeyrek altın 1200 liraya dayandı. Bir ton kömür 3500 lira, mutfak tüpü 200 lira. Yağa, şekere, elektriğe, doğal gaza, akaryakıta, ulaşıma, ekmeğe, suya her gün yeni zamlar geliyor. Her geçen gün daha fazla yoksullaşıyoruz.
Türk Lirası dolar karşısında eridikçe işçilerin, emekçilerin cebindeki parada eriyor. Alım gücü düşüyor, halkın sofrasındaki ekmek küçülüyor. Eylülden bu yana TL dolar karşısında yüzde 40 değer kaybetti. Dolar arttıkça, her sabah biraz daha fakirleşmiş olarak uyanıyoruz. Sadece fakirleşmiyoruz aynı zamanda sırtımızdaki borç yükü de artıyor. Emeklilere, kamuda çalışan işçilere ve emekçilere verilen zamlar daha ilk günden eridi. Küçük esnaf siftah yapamaz duruma geldi.
Borcu borçla kapatıyoruz. Ekim ayı itibariyle icra dairelerinde bekleyen icra dosyası 23 milyona yaklaştı. Sadece işçiler, emekçiler değil ülke ekonomisi de borç batağında. Dolar arttıkça borçta artıyor. Borç arttıkça işçi emekçi kitlelerin sırtındaki yük daha da ağırlaşıyor.
Döviz ve faiz kıskacında paranın değerinin her geçen gün erimesi halk için mutlak yoksulluğa, açlığa sürüklenmek anlamına gelirken, başta yandaşlar olmak üzere büyük sermaye için spekülasyon, rant ve vurgunun büyümesi demektir.
AKP Genel Başkanı Erdoğan 'biz yolumuza devam edeceğiz' derken bu yolsuzluk, bu yoksulluk düzeni, bu zengini daha zengin fakiri daha fakir eden politikalar devam edecek demektedir. Erdoğan 'ekonomide kurtuluş savaşı veriyoruz' dese de ne ülke ne de milyonlarca işçi emekçi umurunda değildir. Onun verdiği savaş, kurduğu tek adam düzeni için çalışan ve üçer beşer maaş alan bürokratların cebi, bu iktidardan nemalanan havuz medyası, ihaleler yoluyla servetine servet katan inşaat şirketleri ve tekelci sermaye güçlerinin çıkarlarını koruma savaşıdır.
YOKSULLUK KADERİMİZ DEĞİLDİR!
Milyonlarca emekçi açlık sınırı altında yaşamaya zorlanıyor. 'Ekonomimiz iyi, şahlanıyoruz' diyen AKP; 'porsiyon küçültün, tasarruf yapın' diyerek açlık sınırındaki halkla dalga geçiyor. Öte yandan milletvekilleri, bakanlar, başkanlar lüksünden, şatafatından asla ödün vermiyor. Emekçiler olarak ay sonunu nasıl getireceğiz diye düşünüp duruyoruz. Havaların soğuduğu bu günlerde faturalar çok gelmesin diye battaniyelere sarılarak oturuyoruz.
ARTIK YETER, SÖMÜRÜ DÜZENİNE DUR DİYELİM!
Mevcut koşullarda bir kurtuluş savaşına ihtiyaç vardır. Oda tek adam yönetimi ve onun sömürü, yağma ve baskı politikalarına karşı verilecek olan hak ve özgürlükler savaşıdır.
Birkaç ay önce toplu sözleşmelerde aldığı zam şimdiden yok olan kamu işçileri ve emekçileri, emekliler, açıklanan TİS taslağı ile istedikleri zammı alamadan eriyen metal işçileri; TİS görüşmelerine başlayan cam işçileri, tarım kredi ve bankalarına olan borçları nedeniyle traktörüne, malına mülküne haciz gelen üretici köylüler, bilcümle işçiler ve emekçiler bu gidişe dur demelidir.
SEÇENEKSİZ DEĞİLİZ!
Ne 'bekleyin ekonomiyi düzelteceğiz' diyenler, ne de 'bekleyin biz gelince düzelecek' diyenler çare değildir.
Seçenek işçi emekçi, üretici halkın birleşik mücadelesidir. Bizler Emek, Barış, Demokrasi güçleri olarak; halkın sırtına yüklenen milyarlarca borç yüküne, her gün gelen zamlara, işsizliğe, her geçen gün artan yoksullaşmaya HAYIR diyoruz.
Krizden çıkışın ağır faturasını ödemeyi reddediyoruz. İş, ekmek, barış, adalet, eşitlik ve özgürlük için emekçi halkımızı birleşmeye, halk demokrasisi, halk iktidarı için mücadeleye çağırıyoruz." (HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et