Emekçiler için borçlanma olanağı kullanılmadı

Hazine ve Maliye Bakanlığının periyodik olarak açıkladığı Kamu Borç Yönetim Raporu'na göre kasım ayı sonu itibarıyla net borçlanma tutarı 108,4 milyar TL olarak açıklandı. Bu rakamı değerlendiren Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi’nden Prof. Dr. Aziz Konukman, 246,2 milyar TL borçlanma sınırına rağmen bu olanağın kullanılmadığını ifade etti. Konukman, “Aralık ayında bu olanak kullanılmış olsaydı salgına yönelik bütçe harcamalarında bu hissedilirdi ve birbiri ardına gelen zamlarla mağdur edilen başta emekçiler olmak üzere geniş halk yığınları kara kışa girerken rahatlatılmış olurdu” dedi.

Prof. Dr. Aziz Konukman, 4749 sayılı Kamu Finansmanı ve Borç Yönetiminin Düzenlenmesi Hakkında Yasa’nın 5. maddesine göre genel bütçeli idareler için net borçlanma sınırının 2021 yılında 246,2 milyar TL olduğuna dikkat çekti. Konukman, aynı maddeye göre, ihtiyaç halinde bu limitin yıl içinde en çok yüzde 5 ve ayrıca Cumhurbaşkanı kararıyla ilave yüzde 5 artırılabildiğini belirtti.

Konukman, “Görülüyor ki bırakınız iki limit artırımını, mevcut borçlanma sınırının dahi aşılmamış durumda. Kasım sonu itibarıyla borçlanma sınırı tutarıyla gerçekleşen net borçlanma tutarı arasındaki fark 137,8 milyar TL düzeyinde. Siyasal iktidarın bu fark kadar aralık sonuna kadar borçlanma olanağı vardı. Bu olanağın kullanılıp kullanılmadığı Ocak 2022 Kamu Borç Yönetim Raporu yayımlandığında belli olacak” diye konuştu.

“Aralık ayında bu olanak kullanılmış olsaydı salgına yönelik bütçe harcamalarında bu hissedilirdi ve birbiri ardına gelen zamlarla mağdur edilen başta emekçiler olmak üzere geniş halk yığınları kara kışa girerken rahatlatılmış olurdu” diyen Konukman, Orta Vadeli Program’da bütçeden yapılan desteklerin tutarının 2021 yılı sonunda 133,6 milyar TL olarak gerçekleşeceğinin öngörüldüğünü söyledi.

Bu tutarda yukarı doğru bir revizyon yapılmamış olmasının bu olanağın kullanılmadığı izlemini doğurduğunu belirten Konukman şunları söyledi:

“Son iki yılda salgın nedeniyle hükümetler dünyanın hemen hemen her yerinde, bütçe açığı verme kaygısını bir yana bırakıp toplumla dayanışma için bütçelerinden geniş halk yığınlarına yaptıkları sosyal yardımları alabildiğine genişletirken, ülkemizde bu tür bir yola başvurulmaması düşündürücüdür.” (Ankara/EVRENSEL)

Sermayeye yine teşvik yağdı

Türkiye yeni yıla zamlarla girdi