Samsun KHK Platformu: Bahadırlar ölmesin istiyoruz
Samsun KHK Platformu, geçtiğimiz günlerde yaşamına son veren KHK ile işten atılan bir babanın oğlu olan Bahadır Odabaşı için basın açıklaması gerçekleştiridi.
Fotoğraf: Evrensel
Samsun KHK Platformu, Süleymaniye Geçidi'nde yaptığı basın açıklamasıyla sürmekte olan KHK zulmüne tepki gösterdi. Açıklamaya KHK Platformu üyelerinin yanı sıra emek ve demokrasi güçleri de destek verdi. "KHK'lar gidecek biz kalacağız", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganlarının atıldığı açıklamada, kitle adına konuşmayı KHK Platformu Sözcüsü Emel Çakır yaptı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Bugünkü basın açıklamamızı Bahadır Odabaşı'na ve yaşama tutunmasına izin verilmeyen, demir parmaklıklar arasında büyüyen, toplumsal lince ve izolasyona tabi tutulan KHK'li çocuklarına, işçi çocuklara, baskıya, tacize tecavüze maruz kalan, özgür iradesi yok sayılan Eneslere ve devlet şiddetine maruz kalıp yaşamını yitiren tüm çocuklara adıyoruz.
Bahadır daha 16 yaşında bir fidan idi. Apartman boşluğuna atlayarak yaşamına son verdi. Bahadır bunu tercih etmedi tercihe zorlandı. Bahadır'ın anne ve babası, KHK ile işlerinden atıldı. Parasızlıkla açlıkla sınandı. Sosyal lince maruz kaldı. Baba Nurettin Odabaşı, 5 yıldır cezaevinde tutuluyor. Baba modeline en çok ihtiyaç duyduğu dönemde, çok sevdiği babası tutsak edilmişti. Bahadır baba yokluğunda büyümeye dayanamadı. Bahadır bu koşullarda yaşamaktan vazgeçti. Unutmamak gerekir ki KHK'li ve KHK'lilerin çocuklarının ölümünden, siyasal iktidar, ona çanak tutunlar ve susanlar sorumludur.
OHAL döneminde çıkartılan 31 KHK ile 152 bin kamu emekçisi ihraç edilirken, 300 bin kişi güvenlik soruşturması ile ya işten atıldı ya da görevine başlatılmadı. Ayrıca, 5728 kurum kapatılarak buralarda çalışan 40 Bin çalışan işsiz bırakıldı.
KHK'ler eliyle yüzbinlerce insan işsiz bırakıldı. 'Özel sektörde çalışayım. Kod 36-37 var çalışamazsın. Sigortasız ucuza çalış'. Hastalansan hastaneye gidemezsin ücretsiz muayene, ilaç yok. Yetmedi özgürlüğümüzü aldılar. İşkence yapılarak ya da beyaz sandalyelerde öldürüldük/ölmeye bırakıldık. Durum o hale geldi ki; kendi topraklarımıza sığdırılamayıp -pasaportlarımıza el konulduğundan- Ege ve Meriç’de boğulduk.
Önemli olan şudur: Siyasi iktidar, bu baskı ve hukuksuz uygulamaları biz ezilen, zulme uğrayanlar olarak korktuğumuz ve örgütsüz olduğumuz için bu kadar rahat yapıyor. Ama artık Biz KHK'lilerin bir örgütü var ve eskiye göre daha güçlüyüz. KHK Platformları Birliği çatısı altında halen 64 il ve 30'a yakın ilçe platformu ile yaşadığımız hukuksuzlukları anlatıyor, susmuyoruz. Platformlar olarak, gücümüzü haklılığımızdan alıyor, kazanılmış haklarımızın gasp edilmesine karşı mücadele ediyoruz.
Şunu bir kez daha yineliyoruz;
- Öldükten sonra işe iade edilen 15 arkadaşımız için,
- İntihar ederek yaşamını kaybeden KHK'liler için,
- İntihar etmek zorunda kalan onlarca KHKlı çocuğu ve yakını için,
- Onların anısını yaşatmak ve unutturmamak için,
- Mücadelemizi son KHKlı haklarına kavuşana kadar ısrarla sürdüreceğiz.
- İşimizi,
- Özgürlüğümüzü,
- Haklarımızı,
Cehenneme çevrilen ve yok edilen yaşamlarımızı geri istiyoruz ve haklı mücadelemizle geri alacağız.
Son olarak, sadece KHKlılar değil, tüm hakkı yenenler için, gelecek nesillere onurlu bir miras bırakmak için, Samsun emek demokrasi bileşenleri dostlarımızla birlikte emek, adalet, eşitlik, özgürlük ve demokrasi mücadelesi vermeye devam edeceğiz.
Ölmek değil yaşamak istiyoruz.
Öldükten sonra işe iade edilmek istemiyoruz, Bahadırlar ölmesin istiyoruz." (Samsun/EVRENSEL)