Gebze'den Arçelik LG işçisi: Bu sefer de mahsur kaldığımız için çalıştık

Arçelik LG işçisi
Gebze

Merhabalar, ben Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Arçelik LG klima fabrikasında çalışan bir işçiyim. Biliyorsunuz ki ülkemizin genelinde doğal gaz tedarikinde yaşanan sıkıntıya bağlı olarak sanayi bölgelerinde, üç gün üretim yapılmayacak. Evet biz de üretim yapmama kararı aldık fakat üretim aksamasın diye aniden vardiyalarımız değişti. Pazartesi günü için 23.30’da işbaşı yapılacağı, 03.30’da paydos edileceği söylendi. Biz de bu saatlere göre kendimizi ayarladık, kimimiz çocuklarımızı birilerine emanet edip geldik.

Saat 21.30 civarında kar fırtınası geleceği haberini aldık ve anons geçildi, arabalarınızla yola çıkmayın diye, buna rağmen fabrikamızdan canımızı hiçe sayarak ‘Taksiyle de olsa gelin’ dendi. Servis sorunu çeken, soğukta servis bekleyen ve iş yerine taksi gibi kendi imkanlarıyla gelen emekçi kardeşlerim oldu. Hepsi işbaşı yapabilmek için çok zorluk çekti.

Diğer yandan 03.30-15.30 vardiyasında çalışacak olan işçiler 03.30 girişleri için servisçilerden net bir haber alamadı. Fabrika da net bilgi vermedi, sürekli ‘Taksiyle de olsa gelin, anlayışlı olun’ dendi. İşverenin işçiye anlayış göstermesi gerekirken, biz saat fark etmeksizin çoluğumuzu çocuğumuzu bırakıp, düzenlerimizi bozup fabrikaya canımızın pahasına geldik ve bu konuda anlayış göstermemiz beklendi.

Yetmedi fabrikada mahsur kaldık! Bizim paydosumuz 03.30 iken hava şartları nedeniyle yolların kapandığını, böyle bir şey olacağını tahmin edemediklerini ve kendilerinin bu konuda yapabilecek bir şeyleri olmadığını söyleyip, bütün suçlamaları reddettiklerini belirttiler. Bizi sabah 07.30’a kadar çalıştırdılar. Gece vardiyaları iş kazasının en çok gerçekleştiği vardiyadır, biz ne de olsa 4 saat çalışacağız diyerek uykumuzu, düzenimizi ona göre ayarlamıştık. Bu şekilde emrivakiyle çalıştırıldık. Birimiz uyku sersemliğiyle iş kazası geçirseydi eğer, bu kimin sorunu olacaktı, kim sorumluluk alacaktı?

Beni ve benim gibi yüzlerce işçiyi evlerimizde saçımızın teline zarar gelse kahrolacak ailelerimiz bekliyor, bu nasıl bir sorumsuzluktur? Verdiğimiz emeğin bu kadar hor kullanılması ne diyedir? Maalesef bununla da kalmıyor. 07.30’da işbaşı yapacak emekçi kardeşlerimin birçoğu servis sıkıntısı çekti. Bugün saat 09.30’da servisi hâlâ gelmeyen arkadaşlarımız vardı. 07.30’da çıkan işçilerin yarısından fazlası da servislerinin gelmesini beklediler, evlerine dönüp dinlenebilmek ve tekrar saat 19.30’da işbaşı yapabilmek için.

Yollar kapalı ve tehlikeli. İşçiyi her şekilde mağdur bıraktılar ve hiçbir sorumluluk kabul etmediler. Bu mudur yani? Biz işçilerin emeği bu kadar değersiz midir? Her geçen gün canımızı daha çok hiçe sayıyorlar ve hepimiz birilerinin en kıymetlileriyiz. Sadece insan gibi muamele görmek istiyoruz. Eşit ve haklarımızın yenmediği bir ortam istiyoruz. Her insanın canının kıymetli olduğunun farkına sözlerle değil, davranışlarla varılsın istiyoruz.