Bitlis’ten bir sağlık çalışanı yazdı: Birleştirici bir mücadeleden geri durmamalıyız
Bitlis'ten bir sağlık emekçisi yazdı: Bulunduğumuz çıkmazı aşmak için hakkınız ödenmez deyip ödemeyenlere inat birleştirici bir mücadele odağı olmaktan geri durmamalıyız.
![Bitlis’ten bir sağlık çalışanı yazdı: Birleştirici bir mücadeleden geri durmamalıyız](https://staimg.evrensel.net/upload/dosya/206336.jpg)
Fotoğraf: Evrensel
İLGİLİ HABERLER
![Hastalardan sağlık emekçilerine destek | Sorun sağlıkçılarda değil sağlık sisteminde](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/206353.jpg)
Hastalardan sağlık emekçilerine destek | Sorun sağlıkçılarda değil sağlık sisteminde
![İstanbul'da sağlık emekçileri g(ö)revde: Hiçbir yere gitmiyoruz, oyalama değil hakkımızı istiyoruz](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/206327.jpg)
İstanbul'da sağlık emekçileri g(ö)revde: Hiçbir yere gitmiyoruz, oyalama değil hakkımızı istiyoruz
![Taksim'de anıta çelenk bırakmak isteyen İstanbul Tabip Odası üyeleri polisler tarafından engellendi](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/206325.jpg)
Taksim'de anıta çelenk bırakmak isteyen İstanbul Tabip Odası üyeleri polisler tarafından engellendi
Bitlis’ten bir sağlık çalışanı
14 Mart Tıp Bayramı, hekim ve sağlık sendikaları tarafından alınan 14-15 Mart’taki grev kararı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamalar nedeniyle son günlerde sağlık çalışanları ve özellikle de hekimler açısından gündem oldukça yoğun.
Salgın sürecinin başlangıcı ile artarak devam eden iş yükü, şiddet ve ekonomik kriz koşulları yurt dışına “sağlık(çı)” göçünü ve hak arayışı mücadelesini tetiklese de biz sağlık çalışanları arasında maalesef gerçek bir birlikten bahsetmek bazı nedenlerle zedelenmiş görünüyor.
Burjuva iktidarlar her zaman birleşmemizi önlemek için meslekler arası hiyerarşiyi öne sürerek bunu kullanmışlardır. Özellikle 2021 temmuzundan itibaren elde edilen her hak veya zam kararında (2021 aralık) hekimler ve “diğer sağlık çalışanları” bir şekilde sosyal medyada veya hastane ortamlarında tartışır duruma getirilmiştir. Sağlık çalışanlarının hak arayış mücadelesindeki engeller, kendi aramızdaki ayrıştırıcı sözlerle körüklenmektedir. Tartışmalar maalesef “Ben doktorum her şey bana mübah” ve “Biz hemşireler, teknikerler olmazsak siz hiçsiniz” düzeyinde kin dolu söylemlere sebep olmuştur. Ve bu ayrışma sadece sağlık çalışanları ile sınırlı değil. Kendi bulunduğum ilde; özellikle son dönemde üye sayısı giderek artan Hekim Sen, Tabip Sen ve TTB üyeleri arasında da, sendika veya odaları üzerinden yürütülen tartışmalar, gerçek bir mücadele birliğinin sağlanamadığını gösteriyor. Tabii ki sendikal örgütlenme veya hak arayışında olmak, Tabip Sen ve Hekim Sen üyeleri açısından çok önemli lakin bunu “Savaş bir halk sağlığı sorunudur” dediği için “terörist” ilan edilen, yoğun bir iktidar baskısına maruz kalmış TTB’yi karalayarak, suçlayarak ve ondan kaçarak yapmak ne kadar birleştirici olabilir? “TTB bizi bu hale düşürdü”, “TTB politika yapıyor”, “TTB bizim değil diğer sağlık çalışanlarının haklarının peşinde” minvalinde söylemler hekimleri birleştirmediği gibi sağlık çalışanları arasındaki gerilimi de ilerletmektedir.
Bulunduğumuz çıkmazı aşmak için bizi bugünlere sürükleyenlere, hakkınız ödenmez deyip ödemeyenlere, ülkeden kovanlara inat sendika, meslek örgütleri ve odalar başta olmak üzere daha kapsayıcı bir dil, birleştirici bir mücadele odağı olmaktan geri durmamalıyız. Zira hak elde edişler hep bu şekilde başarılmıştır; birleşerek büyüyerek.
Evrensel'i Takip Et