Sol Parti’den "sol blok" çağrısı
Sol Parti, “Geleceğimizi özgürlük ve eşitlik yolunda birlikte kuralım” çağrısıyla Ankara’da düzenlediği basın toplantısında "sosyalist sol bir mücadele blokunu oluşturma” çağrısında bulundu.
Sol Parti, “Geleceğimizi özgürlük ve eşitlik yolunda birlikte kuralım” çağrısıyla Ankara’da düzenlediği basın toplantısında, “Emekçilerin ve ezilenlerin hak ettiği gibi yaşayacakları eşit, özgür, demokratik, laik ve bağımsız bir ülke mücadelesini büyütmek üzere sosyalist sol bir mücadele blokunu oluşturma” çağrısında bulundu.
Sol Parti Başkanlar Kurulu Üyesi İlknur Başer tarafından yapılan açıklamada, AKP-MHP iktidarı altında Türkiye’nin derin bir ekonomik krizin pençesinde kıvranan ve siyasal olarak yönetilemeyen bir ülke durumunda olduğu ifade edildi. Açıklamada, “Siyasal İslamcı rejim tüm toplumsal desteklerini kaybederek hızlı bir çözülme sürecinde. Ancak, yaklaşık 20 yıldır iktidar olmanın avantajlarını medyadan güvenlik bürokrasisine kadar güç toplamak için kullanan, yandaşlarına olağanüstü maddi kaynak aktaran bir suç iktidarının kolayca yıkılacağını düşünmek son derece yanıltıcıdır. Kendi tarihleri iktidarda kalmak için her türlü kötülüğü yapacaklarını ortaya koyuyor” denildi.
"MUHALEFETİN RESTORASYON PROGRAMINDAN ÇÖZÜM BEKLENEMEZ"
Bu yüzden örgütlü bir mücadele ile güçlü bir muhalefet hareketi için çalışmanın son derece acil bir görev olarak görülmesi gerektiği belirtilen açıklamada, “6 parti arasındaki tek adam rejimini sonlandırmaya dönük mutabakat kuşkusuz önemli bir gelişmedir. HDP’nin de rejime son verme doğrultusunda açık bir tutum alması olumludur. Bu, AKP-MHP iktidarına son verecek geniş bir muhalefet cephesinin kurulması demektir. Ancak bu muhalefet blokunun ortaya koyduğu restorasyon programının toplumun son derece köklü değişimler gerektiren birikmiş sorunlarına çözümler üretebileceğini beklemek yanıltıcı olacaktır. Toplum giderek ekonomik krizin pençesinde kıvranırken, yoksulluk ve işsizlik derinleşirken, özelleştirme politikalarının sonuçları ortadayken, demokrasi bütünüyle rafa kaldırılmışken, laiklikten vazgeçilmiş, emperyalist politikaların gönüllü taşıyıcılığına talip olunmuşken Millet İttifakı’nın programının ülkenin ve geniş emekçi kesimlerin önünde duran sorunların çözümü için yetersiz kalacağı açıktır” denildi.
KAMULAŞTIRMA VURGUSU
Seçimlerin sadece basit bir iktidar değişikliğinden ibaret bir süreç olmayacağı vurgulanan açıklamada, tek adam rejimi ile hesaplaşmanın AKP sonrasında da çok zorlu bir mücadele sürecini zorunlu kıldığını fade edildi. Tümüyle ticarileştirilmiş eğitim ve sağlık başta olmak üzere tüm hizmetlerle, özelleştirilen tüm kamu işletmelerinin geri alınarak kamusal bir dönüşüm sağlanması gerektiği belirtilen açıklamada, “Enerji, barınma, bakım, ulaşım ve iletişim başta en temel insani ihtiyaçlar devlet tarafından karşılanmak zorundadır. Yeni siyasal zemin mutlak laiklik temeli üzerine devlet içinde mevzilenmiş tüm tarikat ve cemaatlerin etkisizleştirildiği bir anlayışla kurulmalıdır” denildi.
"KÜRT SORUNU HERKESİN ÖZGÜRLÜK VE EŞİTLİK SORUNU"
Dış politikanın da ABD güdümlü fetihçi bir savrulmadan çıkartılması ve emperyalizme bağımlılığa son verilmesi gerektiği kaydedilen açıklamada, Kürt sorunu konusunda ise şu ifadelere yer verildi: ”En önemli sorunlarımızdan biri olan Kürt meselesi, sadece Kürtlerin değil, bu ülkede yaşayan herkesin özgürlük ve eşitlik sorunu olarak, Türkiye’nin demokratikleşmesi sorunu olarak görülmelidir. Emekçiler, ezilenler tüm halkımız barış ve demokrasinin hakim olduğu bir ülkede bir arada ve kardeşçe bir yaşamayı hak ediyor.”
Açıklamada, “Emekçilerin ve ezilenlerin hak ettiği gibi yaşayacakları eşit, özgür, demokratik, laik ve bağımsız bir ülke mücadelesini büyütmek üzere sosyalist sol bir mücadele blokunu oluşturma” çağrısında bulunuldu. (Ankara/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et