04 Haziran 2022 04:03

‘Geçinebilmek için çocuğumu bile çalıştırıyorum’

TÜİK rakamlarının gerçeği yansıtmadığını belirten emekçiler, “Gerçekleri marketten pazardan görüyoruz” diyor.

Fotoğraf: Benjamin Wedemeyer/Unsplash

Paylaş

Eren ERGİNE
İstanbul

Mayıs ayı enflasyon oranları ENAG’a göre yüzde 5.46 iken, uzun zamandır güvenilirliğini yitiren TÜİK, enflasyonu 2.98 olarak açıkladı. Yıllık enflasyon ise ENAG’a göre 160.76, TÜİK’e göre yüzde 73.50. TÜİK rakamlarının gerçeği yansıtmadığını belirten emekçiler, “Gerçekleri marketten pazardan görüyoruz” derken, bir metal işçisi ise “Çocuğumu okuldan alıp çalıştırmak zorunda kaldım” diyor.

Ekonomik kriz nedeniyle liseyi bitirmesine 1 yıl kala çocuğunu okuldan almak zorunda kaldığını söyleyen bir metal işçisi, “Şu an işçilik yapıyor? Biz böyle yaşamak zorunda mıyız? Bu yazı da meyve yemeden bitireceğiz. Mazota, benzine artık günlük zam geliyor. Bunlar doğrudan bizim hayatımıza yansıyor. Fiyatlar düşmüyor her gün artıyor. Biz enflasyonu buradan hesaplıyoruz. Faturaları ödeyemez, gıdaya erişemez olduk. Ay sonunu getirmek için ekmekten bile kıstığımız oluyor” dedi.

“TÜİK hesabı neye göre yapıyor” diye soran metal işçisi şöyle devam etti: “Pazara, çarşıya bakmıyor mu? Geçen sene 10 kiloluk bir çamaşır deterjanını bu yıl yüzde 120 zamlı alıyorum. Bu mevsimde domates yemeyeceksek ne zaman yiyeceğiz? Ama kilosu 23 liradan aşağı domates yok. Geçen yıl 900 lira verdiğim ev kirası, geçen ay 1800 lira oldu. Geçen yıl aldığımız temel tüketim ürünlerini bu yıl iki katına alıyoruz.”

‘ASGARİ ÜCRET ZAMMI TÜKENDİ’

Açıklanan enflasyon rakamları karşısında yine emekçilerin ezildiğini söyleyen bir Migros işçisi de “Yine büyük bir yükün altında kaldık. Aralık ayında asgari ücrete gelen yüzde 50 oranındaki artış tükendi. Koşullar her gün daha da zorlaşıyor. İnsanlar ay sonunu değil, yarını nasıl getireceğini düşünüyor. Durdurulamayan enflasyon karşısında bırakın kırmızı eti, meyve sebze, temel tüketim ürünlerinden olan bakliyatlar dahi mutfağa giremez oldu. Market çalışanları olarak görüyoruz, bugün aldığın ürünü yarın aynı fiyata alamıyorsun” dedi.

Ekonomik kriz ve artan enflasyon oranları karşısında hayatlarının çekilmez olduğunu söyleyen Migros işçisi, “3 çocuk çağrısında bulunulan gençler hayatını devam ettiremiyor. Bırakın ev, araba sahibi olmayı uygun fiyata kiralık ev bulamaz hale geldik. Bir evde 3 kişinin de çalışması artık fayda etmiyor, bir kişinin çalıştığı sadece fatura ve kiralara gidiyor. Artık hayatta kalma mücadelesi veriyoruz” diye konuştu.

Açıklanan rakamlar karşısında emekçilerin mum gibi erdiğini belirten Bakırköy Belediyesi işçisi de “Yoksulluk sınırının iki kat altında, 4 bin 500 TL asgari ücretle çalışan emekçiler nasıl geçiniyor? İnsanlar gerçekten yatağa aç giriyorlar. Yaşam her gün daha da zorlaşıyor. Okula giden çocuğun beslenme çantasına bir şey koyamayan anneler ve babaları görüyoruz” dedi.

ÖNCEKİ HABER

Benim en iyi vergim içkim sigaram

SONRAKİ HABER

6. Yargı Paketi Meclis'e sunuldu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa