6 Haziran 2022 05:25

Birçok işletme ‘iyileştirme’ yapacağını duyurdu, peki sonrası?

"Vergi dilimine gireceğiz ve bu vergi dilimine girmemizden kaynaklı ücretlerimizden daha çok kesinti olacak ve kaybımız artacak."

Birçok işletme ‘iyileştirme’ yapacağını duyurdu, peki sonrası?

Fotoğraf: Pexels

Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nden bir işçi

Gergin, üst üste gelen zamlar, her gün küçülen ve hatta vazgeçilen lokmalar, umutlar…

Sermayenin tüm ihtiyaçları amansız koşulsuz yerine getirilirken işçilerin, emekçilerin ve yoksul halklarımızın tüm ihtiyaçlarına kulaklar ve gözler kapalı.

Cumhurbaşkanının dediği gibi “Gözleri var görmez kulakları var duymaz.”

Bir taraftan gelen zamlar ve bu zamlara karşı verilen tepkilere karşı söylemler de bir o kadar acı.

“Kimse aç değil açıkta değil ayıptır” deniyor, iki gün sonra ise “Açlıktan ağzı kokuyor ama sigaraya, alkole para veriliyor” diyerek hem yapılan zamlara gerekçe bulunuyor hem de aslında yaşanılanı itiraf ediyor.

Bu böyle uzar gider, benim ya da biz işçilerin derdi ise daha vahim aslında.

Bugünlerde özellikle büyük işletmelerde yaşananları aktarmak ama neden-sonuçlarına da değinmek isterim.

Hatırlayalım, pandeminin ilk başladığı zamanlarda artan işsizlik, düşen alım gücü ve umutsuzluğa, öfkeye pansuman yapmak için yine büyük sermaye sahibi olanlar kendi aralarında ortak kararlar alarak sözleşme harici ya da zam zamanını beklemeden, erken zam yaptı. İşçilerin alım gücünü arttırmak ve çözümün parçası olmak istediklerini söylüyorlardı, bugün de aynı şeyi yapıyorlar.

Koca koca şirketler, yıllık kazançlarının kırıntısı diyebileceğimiz kârlarının bir kısmını ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durumu, sıkıntılı süreci koca koca cümlelerle ifade ettikten sonra üzerlerine düşeni yapacaklarını ve ücretlerde yüzde 20-25’lik, 30’luk bir iyileştirme yapacaklarını söylüyorlar. Ama tabii bunu yaparken aynı zamanda bir not düşmeyi de unutmuyorlar, yılbaşında yapılacak enflasyon zammının bir kısmını temmuz ayında vererek aslında yılbaşında yapacakları zammı düşüreceklerini de ifade ediyorlar. Ancak biz çalışanlar için şu an acil ihtiyaçlarımızın karşılanması ve yaşamımızı idame ettirmek için paraya ihtiyacımız var.

Doğal olarak da biz sadece elimize geçeni gördüğümüz için resmin büyük olan kısmını göremiyoruz. Resmin büyük olan kısmı şu, birincisi vergi dilimine gireceğiz ve bu vergi dilimine girmemizden kaynaklı ücretlerimizden daha çok kesinti olacak ve kaybımız artacak. İkincisi yılbaşında alacağımız zaman bir kısmını peşinden aldığımız için yılbaşında alacağımız zam oranı düşük olacak, ama yapılan zamlar durmayıp devam edecek. Doğal olarak da geçici pansuman yaparak sorunların çözümüne ortak olduğunu söylüyorlar.

Onlar kendi aralarında örgütlü ortak hareket ediyorlar, birbirinden bağımsız değil. Birbirleriyle iletişim halindeler ve yapacakları her şeyi ortak hareket ederek yapıyorlar ama aşağıda çalışan bizler ise sabah akşam çalışmaktan başımızı kaldıramadığımız için, yan yana gelmekten korktuğumuz, çekindiğimiz için ortak hareket edemiyoruz. İşverenlerin bu yaptıklarına şükür edip durumu kabullenen pozisyona geçiyoruz.

Bize bununla ilgili ilk yazı geldiği zaman daha önceki deneyimlerimizden de yola çıkarak bunun fabrikaları yayılacağını ve bir hafta içerisinde birçok işletmenin böyle bir iyileştirme yapacağını söylediğimizde, arkadaşlar “Nereden biliyorsun” diye sordular. Bizler de onlara, bunları daha önce yaşadığımızı ve aynı sorunları tekrar yaşayacağımızı anlattık. Nitekim dediklerimiz de doğru çıktı. Birçok işletme aynı zaman diliminde iyileştirme yapacaklarını işçilerine bildirdiler. Ama dediğimiz gibi hem vergi dilimine girmemiz hem yapılan zamların ardı arkasının kesilmemesi hem de alım gücümüzün düşmesinden kaynaklı bu yapılan iyileştirmeler kısa süreli -belki bir, iki ay- çözüm olacaktır. Sonrası için çözüm olmayacağını biliyoruz. Bildiğimiz bir şey daha var bu işletmelerin çoğu yurt dışına fazla çalışıyor ve döviz endeksli çalışıyor. Doğal olarak artan kurlar da onlara para getiriyor.

Evrensel'i Takip Et