6 Haziran 2022 13:06
/
Güncelleme: 12:07

Mevsimlik işçiler çadırlarını yenileyemiyor, çocukları ise okumak istiyor

Havaların ısınması ile mevsimlik tarım işçilerinin göçü başladı. İşçiler eski ve yırtılan çadırlarının yenileme maliyetlerini kaşılayamıyor, çocukları ise okumayı çok istediklerini söylüyor.

Mevsimlik işçiler çadırlarını yenileyemiyor, çocukları ise okumak istiyor

Fotoğraf: DHA

Bursa'nın Yenişehir ilçesine, havaların ısınmasıyla birlikte Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinden tarım işçilerinin göçü başladı. Bölgeye ilk ulaşan 100 kadar işçi, derme çatma çadırlara yerleşti. Yevmiyelerini çıkarmak için çalışan işçiler, eski ve yırtılan çadırlarının yenileme maliyetlerini karşılayamyıtor, çadırların içinde ve çevresinde oyunlar oynayan çocukları ise okumayı çok istediklerini söylüyor.

yırtık çadır, çocuk

Fotoğraf: DHA

Bursa’ya gelen mevsimlik işçiler, memleketlerine dönecekleri ekim ayı sonuna kadar Menteşe, Çayırlı, Çeltikçi, Karasıl ve Köprühisar köyleri ile ilçe merkezinde kurulan çadırlarda kalacak.

DHA'ya konuşan işçilerin konakladığı Menteşe köyünün muhtarı Ahmet Erdem Bayram, "Bu sene şu an itibarıyla 105 işçimiz mevcut. Diyarbakır, Mardin, Urfa bölgesinden geldiler. Suriyeli gruplar da var. İlerleyen vakitlerde daha da gelecekler. Mayıs ayının ilk günlerinde gelip, ekim ayı sonu itibarıyla buradan ayrılarak memleketlerine gidiyorlar. Domates, biber, fasulye, meyve işçiliğinde çalışıyorlar” dedi.

yırtık çadır, çocuk

Fotoğraf: DHA

"ÇADIRLARIN YENİLENMESİNİ İSTİYORUZ"

Bu yıl 3 bin mevsimlik tarım işçisinin gelmesi beklenen ilçede, yaşam şartları ise aileleri zorluyor. Günlük 150 ila 170 lira arasında değişen yevmiye karşılığında, 6 ay boyunca Yenişehir ilçesinde kalacak olan işçiler, bir yandan güneşin altında ter dökerken, diğer yandan da günlük yaşamlarını sürdürmek için mücadele veriyor. Derme çatma çadırlara yerleşen işçilerin çavuşu Orhan Tüfek, "Çadırlarımız eski, yırtılmış durumda. Maliyetler yüksek olduğu için gideremiyoruz. Yetkililerden çadırların yenilenmesini talep ediyoruz. Elektrik faturalarımız da yüksek geliyor. Belirlenen voltajı aştığımız için her ay 500 ile 1000 lira arası ceza geliyor. Bu konuda da bize yardım edilmesini istiyoruz. Burada 5-6 ay kalacağız" diye konuştu.

Aileleriyle birlikte kilometrelerce yol kat eden, çadırların içinde ve çevresinde oyunlar oynayan yaşları 5 ile 10 arasında değişen çocuklar, okumayı çocuk istediklerini söyledi. (İŞÇİ SENDİKA SERVİSİ)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İhyanın aslı

İhyanın aslı

Maraş depremlerinin ardından geçen iki yılda ne yiten on binlerce canın hesabı sorulabildi ne de kalanların bir derdine derman olundu. İki yıl sonra iktidar, ”Asrın İhyası” sloganıyla toplumu aldatmaya çalışıyor. Oysa asıl ihya ihaleler, inşaatlar, rezerv alan ilanları, teşvikler, vergi indirimleriyle, depremi gerekçe eden siyasi baskılarla geldi.

Teslim edilen konut sayısı ihtiyacın 3'te biri.

Deprem bölgesinde 'rezerv alan' kılıfıyla halkın evleri, arsaları gasbedildi.

Deprem işçiye yoksulluk, sermayeye 'fırsat' oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et