15 Haziran 2022 11:06
Son Güncellenme Tarihi: 15 Haziran 2022 21:59

Tahir Elçi cinayeti davası 23 Kasım'a ertelendi, Ahmet Davutoğlu tanık olarak dinlenecek

Tahir Elçi cinayeti davasında 5'inci duruşma görüldü. Ahmet Davutoğlu'nun tanık olarak dinlenmesine karar veren mahkeme duruşmayı 23 Kasım'a erteledi.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesinden yargılanan 3’ü polis 4 kişi hakkında açılan davanın 5’inci duruşması Diyarbakır 10’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Ahmet Davutoğlu'nun tanık olarak dinlenmesine karar veren mahkeme duruşmayı 23 Kasım'a erteledi.

S.T, M.S. F.T adlı polisler “bilinçli taksirle ölüme sebebiyet vermek”ten 3 yıldan 9 yıla kadar yargılanırken hakkında yakalama kararı bulunan Uğur Yakışır ise “olası kastla ölüme sebebiyet verme” suçundan 3 kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargılandığı davanın duruşmasına; Tahir Elçi'nin kardeşleri Mehmet Elçi, Ömer Elçi, Tahir Elçi'nin eşi Türkan Elçi, CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Memleket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Dudu, bölgedeki baroların başkanları ve çok sayıda yabancı kurum ve kuruluş temsilcileri katıldı.

"YAKIŞIR'IN ELÇİ İLE İLGİLİ HİÇBİR BEYANI OLMADI"

Duruşmada ilk olarak tanık Hüseyin Öğünç dinlendi.  Öğünç’e sanıklardan Uğur Yakışır'ı tanıyıp tanımadığı soruldu. Öğünç, Yakışır’ı tanıdığını söyleyerek,  “Ben 2011'de örgüte katıldım. Sur olaylarının yaşandığı 2015-2016 yıllarında orta saha denilen Diyarbakır’da kaldım. Uğur Yakışır’ın bu dönemde Azad Farqin ve Numan Batman tarafından Sur’da görevlendirildiğini biliyorduk. Yakışır’da buradaki olayları anlatıyordu” dedi. Mahkeme başkanının “Tahir Elçi'yle ilgili beyanda bulundu mu?​” sorusuna Öğünç, “Tahir Elçi ile ilgili hiç bir beyanı olmadı” dedi.

NORMAL BİR CİNAYET DAVASI GİBİ GÖRÜLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ

Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, “Bu 5’inci celsemiz ve bir arpa boyu yol alamadık. Biz bu cinayetin normal bir cinayet davası olarak görülmesini kabul etmiyoruz ve buna da izin vermeyeceğiz. TÜBİTAK'a yazdınız, kaç defa yanlış gönderildi, boş geldi. Silinen görüntü kayıtları ya da bozuk olduğu yönünde araştırılan görüntülerin akıbetini yazışmalarla çözemeyiz. Tanık Deniz Ataç dinlendi, sonrasında mektup gönderdi. İstendiği gibi bir ifade vermiş olsaydı dosyayı ona göre karara bağlayacaktınız. Bu kadar önemli bir davada soruşturma makamı yapılan hukuksuzluklara rağmen bir ihbarda dahi bulunmadınız” dedi.

"DAVUTOĞLU BİZE GÖRE SANIK"

Daha önce Davutoğlu’nun tanık olarak dinlenmesi taleplerinin reddedilmesinin mahkeme heyetinin davayı çözme konusunda isteksiz tutumuna bağlayan Eren, “Davutoğlu bize göre sanık. Çünkü bu bir siyasi suikasttır diye tanımladı, Tahir Elçi cinayetini. Bu tanıkla ilgili talebimizi reddetmeniz davaya olan tutumunuzu ortaya koyuyor. Biz maddi gerçeğin ortaya çıkmasını istiyoruz” dedi. Eren Davutoğlu'nun dinlenilmesine dair taleplerini yineledi.

"ARABA KAZASINDA DAHA NİTELİKLİ İDDİANAME HAZIRLANIRDI"

Avukat Orhan Kemal Cengiz, “Çok açık bir şekilde bu olayı örtbas etmeye yönelik bir irade ortaya koyuluyor. Adaletin tecelli ettiğinin görülmesi gerekir. Bir baro başkanına borcumuz var, borcumuzu ödemek istiyoruz” dedi.

Avukat Erdal Doğan, mahkeme heyetine “Soruşturması olmayan bir dava görüyoruz. Savcının da sanık olması lazım, Bolu F Tipi’ne giden kişiler de sanık olmalıydı. Bunu yapmıyorsanız, isteksizsiniz. Davutoğlu’nun tanıklığını kabul etmiyorsunuz. Burada bir dava görülmüyor. Eğer üzerinizde baskı varsa bu davadan çekilebilirsiniz” dedi.

"RAPOR 6 YIL GİZLENDİ"

Avukat Mahsuni Karaman,  “Mülkiye müfettişi raporu bizden 6 yıl gizlendi. Deliller karatıldı. Siz Tahir Elçi cinayetini araştırmıyorsunuz. Araba kazasında yaşamını yitirseydi, şuan önünüzdeki iddianameden daha nitelikli bir iddianame olurdu” dedi.

Türkiye Barolar Birliği Temsilcisi Deniz Özpekin, kafalarda hiçbir soru işaretinin kalmayacağı bir yargılamanın yapılması gerektiğini söyledi.

Avukat Aynur Tuncel Yazgan, Ahmet Soylu ismini kullanarak ihbarda bulunan polisin, ihbar mektubunun iddianameye dayanak yapıldığını belirtti.

Avukat Gamze Yalçın, “Tanıkların yönlendirilerek delillerin nasıl karartılmaya çalışıldığını gördük. Sanıklar bu dosyadan kaçırıldı. Sanıklar bizi dinliyor mu dinlemiyor mu? Onu dahi bilmiyoruz” dedi.

DURUŞMA KASIM AYINA ERTELENDİ

Verilen aranın ardından mahkemece; ATK’ye müzekkere yazılarak olayla ilgili görüntü kayıtları arasındaki kopukluğun nedeninin sorulmasına, ATK ve TÜBİTAK’a gönderilen önceki müzekkere sonuçlarının beklenilmesine, Ahmet Davutoğlu’nun tanık olarak dinlenilmesine, tanık olarak dinlenilmesi istenilen polislerin dinlenilmeleri taleplerinin reddine, ihbar mektubu gönderen kişilerin dinlenilme taleplerinin reddine, sanıkların SEGBİS ile duruşmalara katılmalarına dair ara karar kurularak duruşma 23 Kasım 2022 günü saat 10:00’a ertelendi.

DAVUTOĞLU’NUN AVUKATLARINDAN AÇIKLAMA: GEREĞİNİ YAPACAK

Dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun tanık sıfatıyla dinlenmesine kararı üzerine Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun avukatları yazılı açıklamada bulundu. Avukatlar Ayhan Sefer Üstün, Hasan Seymen, Ali Aydın’ın ortak açıklamasında, “Avukatları olarak idari hiyerarşiye uygun olmayan mahkeme davetini yadırgadığımızıda belirterek Sayın Davutoğlu'na mahkeme daveti ulaştığında, kendisinin bir vatandaş olarak gerçeğin ortaya çıkması ve adaletin tecellisine katkı sağlamak amacıyla gereğini yapacağını kamuoyuna saygı ile duyururuz” denildi.

KENDİLERİNİ MİT MENSUBU OLARAK TANITAN KİŞİLERDEN YÖNLENDİRME İDDİASI

Öte yandan, Tahir Elçi davası tanıklarından tutuklu Deniz Ataş’ın, kendilerini MİT elemanı olarak tanıtan kişilerce, “Tahir Elçi dosyasında ifadeni geri çekeceksin. Diyeceksin ki Tahir Elçi’yi biz öldürmüşüz. İfadeni geri çekmezsen o zaman görürsün” diye tehdit edildiği iddia edildi. Avukatlar, tanık Deniz Ataş ile yaptıkları resmi görüşmenin tutanaklarını da mahkemeye sundu.

MA'nın haberine göre; Avukatların Tahir Elçi davasında tanık olarak dinlenen Deniz Ataş ile yaptıkları ve tutanak altına aldıkları görüşmeden bir kısım şu şekilde: 

"Açık görüş odasında beni bekliyorlardı. Ellerinde askeri dosyaları ve benim davamın dosyası vardı’ şeklinde ifade etmiştir. Görüşmeye gelen kişilerin kendilerini MİT olarak tanıttıklarını ‘Korkma biz seni koruruz, aileler nasıl para yatırıyor, avukatlar nasıl içeri not gönderiyor, örgüt nasıl haber gönderiyor. Avukatını tanıyoruz, cevap ver, vermezsen senin avukatının ne iş yaptığını biliyoruz, onu da tutuklarız. Tahir Elçi dosyasında ifadeni geri çekeceksin. Tahir Elçi’yi biz öldürdük diyeceksin. İfadeni geri çekmezsen başına gelecekleri göreceksin, seni rahat bırakmayacağız."

DAVA SONRASI AÇIKLAMA

Tahir Elçi duruşması sonrası açıklama yapan avukatlar, mahkemenin maddi gerçeği ortaya koymama sürecinin devam ettiğini belirterek, “Kimse hakikatin önüne geçmeyecektir. Adalet er ya da geç tecelli edecektir” dedi. 

Katledilen Diyarbakır Barosu eski Başkanı Tahir Elçi cinayetine ilişkin açılan davanın duruşması sonrası avukatlar, adliye binası önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya, Türkan Elçi, CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ile bölge baro başkanları ve çok sayıda avukat katıldı. 

İlk olarak konuşan Diyarbakır Barosu Başkanı Nahit Eren, “Tahir Elçi duruşmasında, bu mahkemeden bugüne kadar bir irade görememiştik. Hızlı ve etkin bir soruşturma yürütülmemişti. Londra'da hazırlanan delillerle bir iddianame hazırlandı. Cinayeti aydınlatmaya yönelik irade bu mahkemede yoktur" dedi.  

ANA TALEPLER REDDEİLDİ

Ardından söz alan dosya avukatlarından Orhan Kemal Cengiz, istihbarat raporunun eklerinin gelmesi ve Ahmet Davutoğlu'nun bir sonraki duruşmada dinlenmesini olumlu bulduklarını fakat ana taleplerinin reddedilmesini olumsuz karşıladıklarını ifade ederek, "Bu ret gerekçesi farklı şeyler değildir. İstihbaratçı polislerin, ‘ihmal’, ‘kasıt’ ne denilirse denilsin eylemlerine ilişkin dinlenmesini istedik. O taleplerimiz de reddedildi. Mahkemenin maddi gerçeği ortaya koymama süreci devam ediyor. Bugün dile getirdiğimiz bütün taleplerin ara kararla yine reddedildiğini gördük" diye belirtti.

"ADALET TECELLİ EDECEKTİR"

Bölge baroları adına konuşan Ağrı Barosu Başkanı Mehmet Salih Aydın ise, şunları söyledi: "2015 yılından beri devam eden bir adalet mücadelesinin devam eden yargılaması sonucunda mahkeme bir şeylerin farkına vardı. Ahmet Davutoğlu'nun 'Bu bir siyasi suikasttır’ söylemini bütün boyutlarını duruşmada anlatmasını bekliyoruz. Barış Elçi'sinin adalet arayışına salonlar yetmiyor. Şu muhakkak ki kimse bu hakikatin önüne geçmeyecektir. Tahir Elçi davasının öncesi, sonrası vardır. El birliğiyle kapatılan delillere karşı güçlü bir direniş var."

BAROLARDAN GAZETECİLERE DESTEK

Konuşmasının sonunda adliyede ifade işlemleri devam eden ve aralarında Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Eşbaşkanı Serdar Altan’ında bulunduğu 20 gazetecinin gözaltına alınmasına değinen Aydın, “Gazeteci arkadaşlarımızın savcılığa getirildiğini duyduk. Bölge baroları olarak gazetecilerin yanındayız. Kendilerine hukuki destek verdiğimizi belirterek ve yanlarında olacağımızı söyleyerek açıklamamızı bitiriyorum" dedi. (Diyarbakır/EVRENSEL)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Ödemeler Dengesine bak, ‘Dış Güçleri’ gör!

SONRAKİ HABER

Rıfat Ilgaz Şiir Ödülü Cenk Kolçak’ın

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa