Diyarbakırlılar gazetecilerin gözaltına alınmasına tepkili: O gazeteciler yazmasa dünyadan haberimiz yok

Fırat TOPAL
Diyarbakır

Diyarbakır’da 8 Haziran’da evlerine ve kurumlarına baskın yapılarak 20’si gazeteci 22 kişinin gözaltı alınmasına Diyarbakır’da yurttaşlar tepki gösterdi. Diyarbakırlı yurttaşlar, Türkiye’de özgürlüklerin ortadan kalktığını ifade ederek iktidarın kendisini kontrol altına alamadığı gazetecileri gözaltı ve baskılarla kontrol altına almaya çalıştığını aktardı.

"YEDEKLEYEMEDİĞİ GAZETECİLERİ KONTROL ETMEK İSTİYOR"

Gazetecilerin gözaltına alınmasının, iktidarın sonu geldiği için yapıldığını düşünen Mehmet Çetinkaya, “Bu sadece basınla durmaz seçim yaklaştıkça artacak. Siyasi iktidar Kürt basınını karşısına almış. Özgür basını bu şekilde sindirmeye çalışacak ama sindiremeyecek. Kendine yedekleyemediği gazetecileri bu şekilde kontrol etmeye çalışıyor. Korku ile dize getirmeye çalışıyor şu an tek amacı bu. Bu tutumu ülkenin sonunu getirecek. İktidara çanak tutanlar bunu bedelini bu iktidarla birlikte ödeyecekler” dedi.

Sosyal medya ve özgür basın dışında başka takip edecekleri bir şey kalmadığını belirten Çetinkaya, “Kürtlerin bu süreçte kaybedeceği artık çok şey yok zaten öldürülüyor, gözaltına alınıyoruz” dedi. 

"BU BÖYLE NEREYE KADAR"

“Bu ülkede kimin özgürlüğü var ki, basın özgürlüğü olsun” diyen Serhat Belli sürekli baskı gördüklerinin altını çizdi. Belli “Bu yeni bir şey değil. İktidar istediği kadar ‘Basın özgürlüğü kırmızı çizgimiz desin’ hikayedir. Siyasi bir şey konuşamaz olduk ama konuşmalıyız. Bu böyle nereye kadar gidecek?​” diye sordu.

"AÇIZ DESEK SUÇ"

Hacire Seçkin, ülkede özgürlüklerin kalmadığını belirterek “Gazeteciler neden içeride? Onların rahatını, lüks içinde yaşamalarını yazdığı için içeride. Bir tek gazetecilere değil herkese haksızlık yapılıyor. Birkaç yılda geldiğimiz hale bakın, söyleyecek çok şey var ama söyleyemiyoruz. Açız desek suç, iş yok desek suç, adalet desek suç, ne diyelim yani?​” diye sordu.

"KENDİLERİ KÜFÜR BİLE EDİYORLAR"

Mehmet Poşucu ise ülkede demokrasi ve özgürlüklerin rafa kaldırıldığını belirterek “Sokakta insan mı kaldı? Ağzını açanı içeri atıyorlar, gazetecilerin de durumu aynı. Bu insanlar AKP’ye laf söylenmesin istiyor. Her şey güzelse biz niye bu haldeyiz? Kimse onlara karşı bir şey yazmasın ama kendileri her şeyi yapıyor. Küfür bile ediyorlar. O gazeteciler olmasa, yazmasa bu ülkenin yarısının dünyadan haberi yok. Bu zulümdür başka bir şey değil” dedi.