21 Haziran 2022 12:05

BTS: Ankara tren kazasında gerçek sorumluların açığa çıkarılması engellendi

Ulaştırma Bakanlığı, Ankara tren kazası davasında soruşturma izni vermedi. Dosyanın düşürülmesini eleştiren BTS "Gerçek sorumluların açığa çıkarılmasının önüne geçildi" dedi.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) tarafındah yapılan açıklamada Ankara Marşandiz’de yaşanan ve 9 yurttaşın öldüğü tren faciası ile ilgili davada Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın sorumluların yargılanmasına izin vermediğini belirtilerek tüm tren facialarında olduğu gibi gerçek sorumluların açığa çıkarılmasının önüne geçildi” dedi.

13 Aralık 2018 tarihinde Ankara - Konya seferini yapmakta olan Yüksek Hızlı Tren ile aynı hat üzerinde bulunan kılavuz tren çarpışmış ve kazada 9 yurttaş hayatını kaybederken, 100’ün üstte yurttaş da yaralanmıştı. BTS tarafından yapılan açıklamada; dosyaya bakan savcılık davada taraf olan ailelere gönderdiği karar yazısında, “Şüpheliler hakkında soruşturma izni verilmemesi, verilen kararın da Danıştay 1. Dairesince kesin olarak reddedilmesi nedeniyle tahkikat yapma imkânının kalmadığı anlaşılmakla evrakın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir” denildiği belirtilerek, “AKP hükümetinin ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının demiryolları politikasındaki yanlış karar ve uygulamaları sonucu; Pamukova hızlandırılmış tren kazası ile başlayan ardından Tavşancıl, Pamukkale, Bozüyük ve Çorlu ile devam eden facialarda onlarca yurttaşımız yaşamını yitirmesine ve yüzlercesinin yaralandığına tanıklık ettik, pek çok personel yaşamını yitirdi, yaralandı” denildi.

"GERÇEK SORUMLULAR AÇIĞA ÇIKARILMADI PERSONEL KURBAN EDİLDİ"

Tüm yaşanan kazaların ardından davalar açıldığı, soruşturmalar yürütüldüğü ancak kazaların yaşanmasına neden olan gerçek sorumluların açığa çıkarılmaması ve cezalandırılmaması nedeniyle kazaların birbirini takip ettiği vurgulanan BTS açıklamasında şöyle denildi; “20 yıllık demiryolu politikasın kötü sonuçlarının esasen hem siyasi iktidarın tercihleri hem de kurum yöneticilerinin bilime ve tekniğe aykırı karar ve uygulamaları nedeniyle yaşandığına, tanıklık ettik. İşte bu nedenle kazaların yaşanmasına neden olan sorumluların açığa çıkarılmasının önünü kapatmak üzere gerçek sorumluların yargılanmaların önü hep kapatılmış, alt kadroda çalışan personel kurban edilmeye kazanın sorumlusuymuş gibi gösterilmeye çalışılmıştır.”

"MARŞANDİZ TREN FACİASI DAVASINDA DA AYNI TABLOYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

Marşandiz tren faciası ile ilgili hazırlanan bilirkişi raporunda pek çok konuya değinilmekle birlikte Ankara-Sincan Yüksek Hızlı Tren Hattının işletmeye açılmasıyla ilgili olarak; “Ankara-Sincan hızlı tren hattını tamamlanmadan ERTMS/ETCS sistemi gerekleri olmadan işletmeye açtığı için TCDD Genel Müdürü İsa APAYDIN kusurludur” denildiği hatırlatılan açıklamada; “Diğer başka üst düzey yöneticilerin de kusurlarına yer verilen Bilirkişi Raporu üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan soruşturma izni talebinde bulunulmuş, Bakanlık tarafından yargılanma izni verilmezken Bakanlığın bu kararına itiraz edilmesi üzerine Danıştay tarafından soruşturma izni verilmemesine dair karar onanmıştır” denildi.

"BAKANLIĞIN İZİN VERMEMESİ YARGIYA MÜDAHALEDİR"

Danıştay tarafından verilen bu kararla BTS’nin hattın açılmasının hata olacağına yönelik tüm uyarılarının görmezden gelindiği, bilirkişi raporunda yer alan verilerin dikkate alınmadığı ve soruşturma savcısının bu soruşturmanın yürütülmesi gerektiğine yönelik talebinin dikkate alınmayarak böylesi bir kararın verilmiş olmasının gerçek sorumluların açığa çıkarılmasını önlemekten öte bir anlam taşımadığının altı çizilen açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Dönemin Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan’ın, tren faciasıyla ilgili olarak ‘hatta sinyalizasyon sistemi olmadığı için meydana geldiği’ iddiasına ilişkin olarak “Sinyalizasyon sistemi, demir yolu işletmeciliği için olmazsa olmaz bir sistem değil” demesinin esasen ta ilk baştan konunun üstünün kapatılmasının adımlarından biri olduğunu söyleyebiliriz. Savcılığın talebine rağmen Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı tarafından soruşturmaya izin verilmemesi esasen yargıya müdahaleden başka bir anlam taşımamaktadır. Hukukun siyasi erkin üstünde olması, kusurluların eşit olarak yargılanması gerekirken siyasi nüfuzun hukuka üstünlüğünü bir kez daha görmüş olduk. Bu durum kabul edilemez.”

BU KARAR BAŞKA KAZALARIN YAŞANMASININ DA ÖNÜNÜ AÇAN BİR KARARDIR"

Demiryolu işletmeciliğinin son derece dikkat, deneyim, bilgi-birikim ve uzmanlık isteyen bir alan olduğu, demiryollarına olan güven ne “ben yaptım oldu” ile ne de “soruşturulmasına izin vermiyorum” demekle sağlanabileceği belirtilen açıklamada; “Verilen bu karar kamuoyu vicdanını yaralamasının yanı sıra başka kazaların yaşanmasının da önünü açan bir niteliktedir. Yaşanan kazalardaki gerçek sorumlular açığa çıkarılıncaya kadar bu mücadelenin durmayacağının bir kez daha bilinmesini isteriz” denildi. (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

EMEP: Halkın haber alma hakkını ihlal eden teklif geri çekilmeli

SONRAKİ HABER

EMEP yöneticisine oturduğu sitede polis tacizi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa