Kaftancıoğlu: Kapısını çaldığımız her aile çocuğunu hakkı olan okula gönderemediğini söylüyor
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, yeni eğitim öğretim yılının başlamasına kısa bir süre kala okullardaki eksiklikler ve eğitimin sorunlarına dair açıklama yaptı.
Fotoğraf: CHP
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, geçtiğimiz eğitim öğretim yılının başında İstanbul'da eğitimin gerçekliği ve iktidarın eğitim politikasındaki çarpıklıkları gündemiyle yaptığı basın açıklamasının üzerinden yaklaşık 1 yıl geçmesine rağmen, koşulların değişmemesi ve hâlâ okulların taahhüt edilen tarihte yapımları ve tadilatlarının tamamlanmamış olması nedeniyle eğitimde yaşanan sıkıntıları paylaşmak üzere yeni öğretim yılı öncesi bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Öğrenci velileri, mahalle sakinleri ve İstanbul Milletvekilleri Sibel Özdemir, Gülizar Emecan ve Sezgin Tanrıkulu’nun da katıldığı açıklamada konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, “Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul örgütü olarak vatandaşın birincil ve öncelikli sorunlarından olan, İstanbul’da yaşayan vatandaşlarımızın eğitim sorunlarını 5 yıldır takip ediyoruz ve bu dönem kapılarını çaldığımız vatandaşlarımız hangi sosyoekonomik seviyede olursa olsun, kapıları açan kadınlar ve erkeklerin birincil gündemi İstanbul gibi bir metropolde çocuklarının eğitime erişimdeki zorlukları ve çocuklarını eğitime gönderirken onların masraflarını karşılamadaki sorumlulukları. Biz, yeni başlayacak olan eğitim ve öğretim döneminde çocuklarımıza zihin açıklığı ve ailelerine de dayanma gücü diliyoruz.’’ dedi.
“ÇOCUKLARIMIZ 60-70 KİŞİLİK SINIFLARDA EĞİTİM GÖRMEK ZORUNDA’’
İstanbul Eyüpsultan ilçesi Haydar Akçelik Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi önünde yapılan basın açıklamasında konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, “Bugün Eyüp'te yıkılan ve bu yıl eğitim öğretim dönemine yetiştirilmek üzere duyurusu yapılan, ihalesi yapılan ve inşaatı başlatılan bir eğitim kurumunun önündeyiz. Cumhuriyet Halk Partisi örgütleri ve Milletvekillerimiz ile birlikte ve arkada göreceğiniz üzere iş bitim tarihi geçmiş, çocuklarımız bu eğitim döneminde bu okula gitmesi gerekiyorken ne yazık ki çocuklarımız bulundukları yerdeki okula değil çevrede uygun okullara gönderilip, aileler ayrıca servis ücretini ödemek zorunda bırakılıp, 60-70 kişilik sınıflarda eğitim görmek zorundalar. Siyasetin görevi nedir? Siyasetin görevi ülkeyi yöneten siyasetçilerin görevi boş işlerle uğraşmak değil, vatandaşın gerçek sorunlarını çözmektir. Vatandaşın sorunlarını çözmek yerine başka işlerle uğraşanlara bu sözler gitmez biliyoruz. Ancak biz vatandaşımıza diyoruz ki, Cumhuriyet Halk Partisi iktidarında sadece İstanbul'da değil bütün Türkiye'de eğitim sorunlarımız çözülecek. Hep birlikte dertlerimiz bitecek.’’ şeklinde konuştu.
İSTANBUL’DA 71 OKUL TESLİM EDİLMEMİŞ VE EĞİTİME BAŞLANMAMIŞ
CHP İstanbul İl Örgütü ve Milletvekillerinin de katıldığı basın açıklamasında eğitimde kronikleşmiş sorunları basın mensupları ile paylaşan CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, ‘’Şu dakika itibariyle İstanbul'da 71 tane okul 2019 yılından itibaren yıkılmış bir kısmı tadilata başlamış 2020’de teslim edilecek denilmiş, edilmemiş eğitime başlamamış. 2021’de teslim edilecek denilmiş, eğitime başlamamış. Yani 2022-2023 eğitim-öğretim sezonuna girerken 71 tane okul şu anda yapılmamış ve bu okullarda nakil giden öğrencilerin neredeyse tamamı çevre ilçelere eğitimini görmek üzere gitmek zorunda.’’ dedi.
"CHP’Lİ BELEDİYELERİMİZİN EĞİTİME VERMEK İSTEDİĞİ DESTEĞİ ENGELLEYEN BİR ANLAYIŞ VAR"
Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin İstanbul’da öğrencilerin ve velilerin eğitim sorunlarını çözmek için çalıştığını ancak talimatla bu çalışmaların engellendiğini belirten CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu sözlerine şu şekilde devam etti, ‘’Örneğin Büyükçekmece’de yıkılan okulun bahçesine prefabrik okul yapılıyor. Belediyemiz ‘bu prefabrik okul yerine bize yer gösterin, belediye kaynaklarıyla okul yapalım. Çocuklarımız gitsin’ deniliyor. Ancak belediyemize okul yapılması için herhangi bir yer gösterilmiyor. Örneğin Kağıthane ilçesinde ‘tadilat yapacağız’ diye bir okul yıkılıyor ve bu okulu yeniden yapmalarını bir kenara bırakın arazi Kağıthane Belediyesi'ne tahsis ediliyor.’’ şeklinde konuştu.
"BELEDİYELERİMİZ 146 TANE OKULDAN GELEN TALEPLERİ KARŞILADI"
CHP’li belediyelerin kaynak aktarımı ya da eğitim öğretimde sorun çözmeye yönelik adımların engellenmesiyle birlikte İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine de talimatların gittiğini belirten CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu şunları söyledi, ‘’Ne yazık ki İlçe Milli Eğitim Müdürlüklerine talimatlar gidiyor. ‘’Cumhuriyet Halk Partisi belediyelerinden ya da İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nden bir talepte bulunmayın.’’ Yani ‘’belediyelerin sizlere hizmet hak etme hakkını engelleyin’’ diyorlar. Buna rağmen İstanbul Büyükşehir Belediyemiz, şu ana kadar İstanbul'da 146 okuldan gelen talepleri karşıladı. İstanbul Büyükşehir Belediyemiz yarattığı kaynakla okulların tadilatlarını ve tamiratlarını karşılayarak milyonlarca liralık bir bütçe ayırarak iktidarın yapmadığı, Milli Eğitim Bakanı’nın görmediği okullara, hem öğrencilerimiz daha iyi eğitim görsün, hem de orada çalışan öğretmenler, müdürler, daha iyi hizmet versinler diye okullarımıza milyonlarca liralık kaynak aktarım bulunuyorlar.’’ dedi.
"KAPILARINI ÇALDIĞIMIZ HER AİLE ÇOCUKLARINI OKULA GÖNDEREMEMEKTEN ŞİKAYETÇİ"
İstanbul’da 80 Günde Devr-i Alem çalışması kapsamında her insanın kapısını çalarak iletişim kurduklarını ve toplumun gerçek sorunlarıyla ilgilendiklerini belirten CHP İstanbul İl Başkanı Dr. Canan Kaftancıoğlu, ‘’Buradan Milli Eğitim Bakanı’na bir kez daha seslenmek istiyorum. İstanbul'da kapılarını çaldığımız her ailede, her kadın çocuğunu İstanbul gibi bir metropolde hakkı olan, okula gönderememekten şikayetçi. Hadi gönderecek bir okulu var. O okuldaki ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda zaten. Yeni kayıt yaptıracaklardan kayıt parası istenmesini falan geçiyorum. Çünkü bir de diyorlar ki ‘kayıt parası alınmayacak.’ Okul müdürleri ne yapsın? ‘Yeterince kaynak gelmeyince mecburen veliden bunu istemek zorundayım.’ diyor. Yani eğitimciyle veli arasında sorunu çözen bütün sorunu hem eğitimciye hem de veliye yıkan ama asıl mağdurunun öğrencilerimizin olduğu bir eğitim öğretim gerçekliğindeyiz. Ve son olarak şunu söyleyeyim. Bir Cumhuriyet Halk Partisi olarak, iktidar değişinceye kadar belediyelerimiz aracılığıyla vatandaşlarımızın yanında olacağız. Vatandaşlarımıza elimizden geldiğince katkıda bulunacağız.’’ dedi.
"BIRAKIN NİTELİKLİ EĞİTİMİ ÇOCUKLARIMIZI GÖNDERECEK OKUL BULAMIYORUZ"
Geçtiğimiz yıl CHP İstanbul İl Başkanlığı tarafından yapılan eğitim çalışması ve eğitim raporlarının TBMM’deki yansımaları ve verilen soru önergeleri hakkında bilgilendirmede bulunan CHP İstanbul Milletvekili Dr. Sibel Özdemir şunları söyledi, ‘’İstanbul'un merkezinde önemli ilçelerde, işte Eyüp Sultan, Beşiktaş, Bayrampaşa, Avcılar, Güngören Başakşehir, Büyükçekmece ve otoyolunun hemen yanında merkezi mahallelerde çocuklar okula erişim sorunu ile karşı karşıya kaldı ve gördük ki değerli anneler, özellikle kadınlar çocuklarını bırakın nitelikli eğitim almak bir kenara, ‘biz çocuklarımızı gönderecek okul bulamıyoruz’ dediler ve ciddi bir ulaşım masrafıyla karşı karşıya kaldıklarını ilettiler. Evet İstanbul’da deprem gerçekliğine karşı okullar yıkıldı ama çocuklarımızı gönderecek başka okullar çok uzakta ve okulların da hızlı bir şekilde tekrar inşası da çok geç ve hatta tamamlanmıyor. Biz İstanbul milletvekilleri olarak bu sorunları sorduk. Hangi okullar yıkıldı? Neden yıkıldı? Ne zaman yıkıldı? Ne gerekçeli yıkıldı? Ne zaman tamamlanacak? Bu çocuklar hangi okullara gidecek? İkili eğitime muhtaç yani mağdur bu çocuklar. Kalabalık sınıflara ve uzak okullara gitmek zorunda. Bu soruların hiçbirine cevap yok. Temel bürokratik süreçler anlatılmış. Bu sorunları yok sayan bir anlayışla karşı karşıya kaldık. Bunları kabul eden, bunları çözmeye dönük bir anlayış yok karşımızda. Biz ısrarla bunları gündeme getiriyoruz. Özellikle ulaşım masraflarının karşılığını çocuklarımızı bu şekilde okullara erişimi konusunda neler yapılabilir? Bunlara da bir cevap yok. Prefabrik okullarla karşı karşıya kaldık. İstanbul'un merkezinde, ilçelerde, mahallelerde prefabrik yaz ve kış koşullarında okumanın mümkün olmadığı okullar gördük.’’ şeklinde konuştu.
"SERVİSE YAZDIRSAM 1500 TL MASRAF, YÜRÜYEREK DE GÖTÜREMİYORUM ÇOCUKLAR YORULUYOR"
Basın açıklaması öncesi ve sonrasında eğitim öğretim yılı başlangıcında yaşadıkları sorunları anlatan veliler ise çocuklarını uzak okullara göndermek zorunda kaldıklarını ve servis ücretlerini karşılamakta zorlandıklarını belirterek sürece dair çözüm beklediklerini basın mensupları ile paylaşırken şunları söyledi, ‘’İki tane torunum var. Anneleri vefat ettiği için ben bakıyorum onlara. Biri ortaokula başlıyor bu sene. Bir tanesi de anasınıfına başlıyor. İkisini de aynı okula verdiler. Fakat saatleri uymuyor. İkisini ayrı ayrı servise vermek zorundayım. Benim için çok büyük şey. Yürüyerek de götüremiyorum. İki gündür götürüyorum. Arabayla götürdüm. Yürüyerek indirdim. Çocuklar da yoruldu. Ben de yoruldum. Ne yapacağımı bilmiyorum pazartesi günü. Servise yazdırsam çok masraf. Çok mağdur durumdayım. Ne yapacağımı bilmiyorum.’’ şeklinde konuştu. Bir diğer veli ise, ‘’Mahallemizde bulunan Mesleki okulumuz ve hemen arkasında olan Yunus Emre İlköğretim Okulumuz çok uzun bir süredir kapalı. İnşaat iki yıldan bu yana devam ediyor. Bizler bu mahallenin sakinleri ve velileri olarak çok fazla sıkıntılar çekiyoruz. Büyük kızım lisede, küçük oğlum ilköğretime bu sene başladı. Her ikisi için de servisle gerekmekte. 750-750= 1.5000 TL. Bu yıl bize sadece servis ücretleri bindi.’’ dedi. (HABER MERKEZİ)