Artık yeter demenin zamanı geldi
Esenyurt'tan metal işçisi bir kadın yazdı: Ben 10 yıldır metal sektöründe aynı iş yerinde çalışan bir kadın işçiyim. 10 yıllık işçi olmama rağmen işe yeni başlayan işçiyle aramda 300 lira fark var.
Arşiv | Fotoğraf: DHA
Metal işçisi bir kadın
Esenyurt-İstanbul
Ben 10 yıldır metal sektöründe aynı iş yerinde çalışan bir kadın işçiyim. 10 yıllık işçi olmama rağmen işe yeni başlayan işçiyle aramda 300 lira fark var. Aldığım maaş asgari ücretin çok az üstünde. Benim verdiğim kira 3 bin 500 lira, maaşımın yarısından fazlası. İşe ilk girdiğimde maaşımın neredeyse 6’da 1’ini kiraya veriyordum. Aslında bu rakamlar Esenyurt için normal değil. Burası bir işçi ilçesi ama işçilerin aldığı ücret ile kiraları arasındaki fark giderek kapanıyor.
Evin ihtiyacı için pazara gidiyoruz ama mutfağın ihtiyaçlarını karşılayamıyoruz. Ben işe ilk girdiğimde unu, patatesi, soğanı marketten/pazardan çuvalla alırdım. Şimdi bir kilo patates, bir kilo soğan alırken düşünüyorum. Ben 10 yıldır aynı iş yerinde, aynı patrona, aynı malzemeyi üretiyorum. Bu 10 yıl içinde benim ürettiğim malzeme benim harcadığım enerji değişmezken aldığım maaşın alım gücü çok fazla düştü. Ancak bu 10 yıl içinde patron durmadan yeni iş bağlamaya, şirketi büyümeye devam etti. Bizim ürettiğimiz malzeme dolar bazında ihraç edildiği için patron kayıp yaşamadı ama ve benim gibi işçilerin maaşı 10 yıldır düşmeye devam ediyor.
Biz yıllardır fazla mesailerle maaşın üzerine çıkar biraz da olsa cebimizde para biriktirirdik. Ancak öyle ki şimdi fazla mesailer de kesilmeye başladı. Aldığımız ücretin üstüne çıkamaz hale geldik. İşçiler fazla mesai olsun ister hale geldiler çünkü aldıkları maaş yetmiyor. Bu durum böyle devam edemez. Ancak bu yoksullaşmayı durdurmak için bir araya gelmeliyiz. Bunu yapmadıkça yoksullaşmanın önüne geçemeyeceğiz. Daha nereye kadar bizi yoksullaştıracaklar? Artık yeter demenin zamanı geldi, biz işçiler örgütlenmeliyiz.