TTB, çalıştığı kadını erkek şiddetinden korumaya çalışırken katledilen Dr. Aynur Dağdemir’i andı
TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, 2015 yılında birlikte çalıştığı kadını erkek şiddetinden korumaya çalışırken öldürülen Dr. Aynur Dağdemir’i andı: Aynur bize dayanışmanın önemini gösterdi.
Fotoğraf: Evrensel
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, 2015 yılında birlikte çalıştığı kadını erkek şiddetinden korumaya çalışırken öldürülen Dr. Aynur Dağdemir’i unutmadı. TTB Genel Merkezi’nde bir araya gelen kadın hekimler adına açıklamayı TTB MK üyesi Dr. Adalet Çıbık okudu. Çıbık, “Erkek şiddeti, kadın akademisyenleri hedef alan bilim düşmanlığı, kadını yok sayan sağlık politikaları son bulana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
“Bugün acının, öfkenin ve dayanışmanın günü” başlığını taşıyan açıklamada TTB MK üyesi Dr. Adalet Çıbık, “Bugün 19 Kasım, bizler için hem acının, hem öfkenin hem de dayanışmanın günü. 19 Kasım 2015’te meslektaşımız Doktor Aynur Dağdemir, birlikte çalıştığı bir kadını erkek şiddetinden korumaya çalışırken öldürüldü. Öfkenin günü, çünkü Aynur kadınlar için güvenli olmayan çalışma ortamında erkek şiddeti ile aramızdan alındı. Dayanışma günü, çünkü Aynur cesareti ile bizlere kadın dayanışmasının vazgeçilmez önemini ve gücünü gösterdi” diye konuştu.
“PATRİYARKA VE SAĞLIKTA ŞİDDET KADINLARI HAYATTAN KOPARIYOR”
Kadın hekimlerin pandemi ile birlikte kadına karşı hamlelerini artıran patriyarkanın tüm ülkede giderek artan şiddet sarmalı ve sağlıkta çöküşle birlikte yükselen sağlıkta şiddet nedeniyle neredeyse her gün şiddetle karşı karşıya kaldığını ifade eden Dr. Çıbık, sağlıkta dönüşüm projesinin 20. yılını geride bıraktığı bu günlerde kadın hekimlerin hayattan koparıldığına tanık olduklarını söyledi.
“ERKEK EGEMEN ANLAYIŞI KADIN MÜCADELESİNİ HEDEF ALIYOR”
Acil servis asistanı olarak görev yaptığı sırada SABİM’e yapılan haksız başvurular gerekçe gösterilerek işyerinde sürekli mobbinge maruz kaldığı için canına kıyan Dr. Melike Erdem… Pediatri asistanı olarak görev yapmakta iken uzun çalışma saatleri, nöbet sonrası dinlenme sürelerinin azlığı, emek sömürüsü ve kışkırtılmış hasta istekleri sarmalında tükenmişlik yaşadığı için yaşamına son veren Dr. Ece Ceyda Güdemek… Uzun süren çalışma saatleri sonrası evine giderken iş cinayetinde kaybettiğimiz Asistan Dr. Rümeysa Berin Şen…” i hatırlatan Dr. Adalet Çıbık, sağlıkta dönüşüm projesinin kadın sağlık çalışanları için ölümcül çalışma koşulları yarattığını söyledi.
Güvencesiz işyerlerinde kadın sağlık emekçilerinin yaşamını yitirdiğine de sözlerinde yer veren Dr. Çıbık, “Ocak ayında Ebe Ömür Erez aile sağlığı merkezinde katledildi. Daha bir ay önce aile sağlı merkezinde çalışan Emine hemşire işyerinde bir erkek tarafından ateşli silah ile vuruldu” dedi.
Neoliberal sağlık politikaları, İstanbul Sözleşmesi’ni feshedenler, ekranlarda cinsiyet eşitsizliğini savunan siyasetçiler, şiddeti cezasızlıkla taçlandıran erkek yargı ve kadın düşmanı politikaların kadınları katlettiğine sözlerinde yer veren Dr. Çıbık; aynı erkek egemen anlayışın kadın mücadelesini de hedef almaya devam ettiğini ifade etti.
“DR.FİNCANCI’NIN HUKUKSUZCA TUTUKLANMASININ NEDENİNİ BİLİYORUZ”
“TTB Merkez Konseyi Başkanı, bir insan hakları savunucusu, bir adli tıp profesörü, hepsinden öteye ömrünü kadına yönelik şiddeti önlemeye adamış meslektaşımız Dr. Şebnem Korur Fincancı hukuksuzca tutuklandı” diyen Dr. Adalet Çıbık şöyle devam etti; “Kadın hekimler olarak bizler Şebnem Hoca’nın ve birliğimizin neden hedef alındığını biliyoruz. Mirabel Kardeşlerin mücadele azmini, Melike’nin, Rümeysa’nın öfkesini, Aynur’un cesaretini, Füsun Sayek’in öncülüğünü, Esin Hoca’nın bilim aşkını, Şebnem Hoca’nın hekimlik duruşunu kendine rehber edinip kuşanmış kadın hekimler olduklarını bir kez daha ifade eden Dr. Çıbık; “Erkek şiddeti, kadın akademisyenleri hedef alan bilim düşmanlığı, kadını yok sayan sağlık politikaları son bulana kadar mücadele etmeye devam edeceğiz” (Ankara/EVRENSEL)