Zeytinlikleri maden sahalarına açan düzenlemenin torba yasaya konulmasına tepki

AKP iktidarı 20 yılda 10 kez delmeye çalıştığı zeytin kanununu bu kez 10 Aralık Cumartesi gece yarısı Meclise sunduğu bir torba yasayla delmeye çalışıyor. Yönetmelikle zeytinlikleri madenlere açan AKP, şimdi bunu yasa haline getirmeye çalışıyor. Ekoloji örgütleri yaptıkları açıklamalarda yönetmelik değişikliğini “zeytinin ölüm fermanı” olarak nitelendirmiş ve yönetmeliğin iptali için dava açmıştı.

Teklife göre, Maden Kanunu’na eklenen geçici maddeyle, ruhsat sahibi veya rödovansçı olan gerçek veya tüzel kişiler tarafından yürütülen madencilik faaliyetlerinin, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanlar veya fiili olarak üzerinde zeytinlik bulunan alanlara denk gelmesi ve faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesinin mümkün olmaması durumunda, zeytin sahasının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının, izin verilecek maden sahalarının bulunduğu ilçe ve il sınırlarına öncelik vermek suretiyle taşınmasına, sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine, kamu yararı dikkate alınarak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığınca izin verilebilecek.

İKİZKÖYLÜLER YASA TEKLİFİNİ PROTESTO ETTİ

Aylardır Akbelen Ormanı ve bölgedeki zeytinlikleri Limak Holding ve IC Enerji ortaklığının iştiraki termikçi YK Enerji şirketine karşı koruyan İkizköylüler, Meclise sunulan torba yasayla ilgili açıklama yaptı. Akbelen Ormanı’nda bir araya gelen İkizköylüler yasa teklifini protesto etti. İkizköy Çevre Komitesi adına konuşan Hasan Yorulmaz, milletvekillerine “Milletin vekili olması gereken milletvekilleri, siyasi partilerin verdiği imkanlardan faydalanarak bir parti liderinin göstermesiyle vekil olanlar, millet adına konuşma yapanlar, Meclisi dolduranlar, zeytin kanununu değiştiremeyeceksiniz” diye seslendi. “Zeytinlerimizin savunucusuyuz, canımız pahasına zeytinlerimizi savunacağız” diyen Yorulmaz, “Zeytin kanununu 10 kez değiştirdiniz, fakat bu teklifi Meclisten geçiremeyeceksiniz. Buna hakkınız yok, vicdanınızın sesini dinleyin. Zeytinlere, zeytinliklere sahip çıkın, buna asla izin vermeyin” dedi. (HABER MERKEZİ)

ÇARŞAMBA GÜNÜ MECLİSTE BULUŞALIM

“5’li çeteye hizmet eden şirket vekilleri tarafından yıldırım hızıyla hazırlanan kanun tasarısı, yine yıldırım hızıyla 14 Aralık Çarşamba günü saat 11.00’de Enerji Komisyonunda görüşülecek” diyen Karadam Karacahisar Doğayı Koruma Derneğinin (KARDOK) gönüllü avukatı İsmail Hakkı Atal ise şunları söyledi: “5’li çeteden LİMAK Akbelen Ormanı’na, Cengiz Kazdağları’na giremedi. Bugün itibarıyla İkizköy Çevre Komitesi olarak komisyon toplantısına katılmak için Sanayi Ticaret Enerji Tabii Kaynaklar Bilgi ve Teknoloji Komisyonuna başvuru yapacağız. 14 Aralık Çarşamba günü saat 11.00’de tüm yaşam savunucularını, hak savunucularını TBMM Dikmen kapısı önünde buluşmaya davet ediyoruz.”

CHP’Lİ KABOĞLU: ANAYASAYA AYKIRI

Özelleştirilen limanların sözleşme sürelerini yeni bir ihaleye gerek kalmadan 49 yıla uzatacak düzenlemenin de yer aldığı kanun teklifi, AKP tarafından Meclise sunuldu. CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Kaboğlu, limanların yanı sıra zeytinlik alanların madencilik faaliyetine açılmasına dair, “Anayasaya aykırı bu teklifte ısrar, açık bir anayasa suçudur” dedi.

Limanlarla ilgili tekrar Meclis gündemine gelen teklifi sosyal medya hesabından değerlendiren Kaboğlu, “Milletvekili andının gereği olarak bu yasa önerisi açık bir şekilde reddedilmelidir. Yasa teklifi ile bu aykırılıkta ısrarın amacı kamu yararı değil; bir avuç yandaşın rantını korumak, gelecek kuşakların haklarını görmezden gelmektir” diye konuştu.

"BİNLERCE YILLIK ZEYTİNLERİ YOK ETMEYİ AMAÇLAMAKTALAR"

Kaboğlu, 14 maddelik teklifin zeytinlik alanlarına ilişkin maddesiyle ilgili olarak, zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasına ilişkin yönetmeliğin Danıştay tarafından iptal edildiğini hatırlattı, “Bu sefer görmekteyiz ki, Anayasanın 138’inci maddesinde düzenlenen mahkeme kararlarının bağlayıcılığına açıkça aykırı bir şekilde aynı konu yasa teklifi ile getirildi. Oysaki bu öneri zeytinlik alanları yok edecek olabilmesi itibarıyla tarımsal alanların amaç dışı kullanımı engelleyen 45’inci maddenin de açık ihlalidir. Ülkenin doğal varlıklarını ranta kurban eden bu düzenleme, yoksulluğun da derinleştiği bir ortamda tarımsal üretimi yok edip kötü koşullarda maden faaliyetini teşvike yöneliktir. Köylüyü tarımsal üretimden alıkoyup Soma’da Amasra’da olduğu gibi ilkel ve ölüm tehlikesi altında çalışmaya zorlama sonucunu da doğurmaktadır. Kaz Dağları’na, Cerattepe’ye göz koyanlar, binlerce yıllık zeytinlikleri yok etmeyi amaçlamaktalar” dedi.