6 Ocak 2023 21:17

Barutçu Tekstil patronunun provokasyon girişimine rağmen işçilerin mücadelesi 82’nci gününde

Barutçu Tekstil’de sendikalaştıkları için işten atılan Öz İplik-İş üyesi 9 kadın işçinin fabrika önünde başlattığı direniş 82. gününde

Barutçu tekstilde önce 3 kadın işçi işten çıkarılmış daha sonra bu sayı 9’a yükselmişti. Sendikaya üye oldukları için işten çıkarılan kadınların başlattığı direniş bugün 82. gününü geride bıraktı.

Direnişin 82. gününde fabrika önünde kitlesel bir basın açıklaması yapmak isteyen işçiler, Barutçu tekstil patronunun provokasyonuyla karşılaştı. Barutçu patronu fabrika önüne şirketin kamyonlarını çekerek işçilerin yaptığı eylemin içeriden görünmesini engellemek istedi. İşçiler ise araçlar çekilene kadar yolu trafiğe kapattı. Daha sonra fabrika önüne çekilen araçlar kaldırıldı.

“SENDİKAYA ÜYE OLMA ÖZGÜRLÜĞÜNE SAYGI GÖSTERİN”

"Barutçu Tekstil işvereninin hukuk tanımaz tavrı ve anayasayı ihlal etme girişimini engellemek için bekleyişe devam ediyoruz" diyen Öz İplik-İş Bursa Şube Başkanı Ekrem Saraçoğlu, “Sendikaya üye olan 9 işçi arkadaşımız işten çıkarıldı. Buradan Barutçu Tekstil işverenine Sesleniyoruz, çalışanların sendikaya üye olma özgürlüğüne saygı gösterin. Baskıcı tutumdan vazgeçin. Biz çalışma barışının sağlanmasını istiyoruz. İşverenin inatçı ve baskıcı tutumundan vazgeçmesini bekliyoruz” dedi.

“BASKILAR BİZİ BİRBİRİMİZE KENETLİYOR”

Hakkımızı alana kadar fabrika önünden ayrılmayacağız diyen kadın işçiler, “Bizlerin anayasal hakkı olan sendikal hakkımız tanınsın. İçeride ve dışarıda ne kadar baskı yaparlarsa yapsınlar biz kararlıyız. Yaptıkları baskılar bizleri yıldırmak yerine daha da güç veriyor ve birbirimize daha fazla kenetlendiklerini” ifade ettiler. (Bursa/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İhyanın aslı

İhyanın aslı

Maraş depremlerinin ardından geçen iki yılda ne yiten on binlerce canın hesabı sorulabildi ne de kalanların bir derdine derman olundu. İki yıl sonra iktidar, ”Asrın İhyası” sloganıyla toplumu aldatmaya çalışıyor. Oysa asıl ihya ihaleler, inşaatlar, rezerv alan ilanları, teşvikler, vergi indirimleriyle, depremi gerekçe eden siyasi baskılarla geldi.

Teslim edilen konut sayısı ihtiyacın 3'te biri.

Deprem bölgesinde 'rezerv alan' kılıfıyla halkın evleri, arsaları gasbedildi.

Deprem işçiye yoksulluk, sermayeye 'fırsat' oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et