"Karaalioğlu Parkı’ndaki tahribatı durdurun" çağrısı!
Antalya Kent Konseyi’nden doğal sit alanı olan Karaalioğlu Parkı’ndaki izinsiz betonlaşmaya tepki geldi: “Uyarılar dikkate alınmazsa kitlesel eyleme başlayacağız!”
Fotoğraf: Yusuf Yavuz
Yusuf Yavuz
Kentin belleği niteliğinde olan Karaalioğlu Parkı’nda Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında doğal sit alanında izinsiz yapılaşmanın ortaya çıkmasının ardından gelen tepkiler artıyor. Antalya Kent Konseyi Çevre Çalışma Gurubu konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Karaalioğlu Parkı’nın vizyon sahibi yöneticilerin önderliğinde ve halkın katkılarıyla yoktan var edildiği anımsatılan açıklamada, “Ancak, son yıllarda bu önemli park maalesef ticari kuruluşlar tarafından işgal edilmekte ağaçlar ve yeşil dokunun yerini hızla beton kaplamalar, masalar, sandalyeler ve çirkin görünümlü depolar almaktadır. Karaalioğlu Parkı’nda gerçekleştirilen beton dökme, tuğla örme, ağaç kesme (Şekil 2); ve ağaçları ve yeşil alanları çimento ile boğma faaliyetlerinin hangi bilimsel çalışmaya hizmet ettiği açıklanmalı, kentimizin doğal zenginliği kamuya açık bir alan olarak bakımlı kalmalı ve ranta kurban edilmemeli” denildi.
ANTALYA PARKINI BETONA GÖMEN UYGULAMAYA KARŞI AYAĞA KALKTI
Karaalioğlu Parkı’nın ‘tadilat’ adı altında beton ve tuğlalarla tahrip edilerek ağaçlar ve yeşil alanların çimento ve demir yığınlarına tercih edildiği vurgulanan açıklamada şöyle denildi: “Halbuki Karaalioğlu Parkı, tarihiyle Cumhuriyet sonrası sosyal alan mimari miraslarındandır. Kısaca değinmek gerekirse, Karaalioğlu Parkı Kaleiçi’nin hem fiziksel ve hem de kültürel uzantısıdır. Park alanının büyük kısmının mülkiyeti Rumeli Beylerbeyliği, Konya Valiliği ve Sekban-ı Cedid ordu komutanlığı yapmış İbradılı (Alanyalı olarak da bilinir) Kadı Abdurrahman Paşa’ya aittir. Yapımına 1941 yılında Vali Haşim İşcan tarafından başlandığında, parka isminin verilmesi karşılığında Kadı Abdurrahman Paşa varisi Karaalioğlu ile mülkiyet devri gerçekleştirilmiştir.
“BİLİMSEL ÇALIMALAR DIŞINDA AYNEN KORUNACAK ALAN”
Park alanı 30.04.1991 tarihinde 1101 nolu karar ile 1. Derece Doğal Sit Alanı olarak tescillenmiştir. Bu kapsamda sadece bilimsel muhafaza açısından evrensel değeri olan, ilginç özellik ve güzelliklere sahip olması ve ender bulunması nedeniyle kamu yararı açısından mutlaka korunması gerekli olan, korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunacak alanlar statüsündedir.
“PARK, FARKLI AĞAÇ VE KUŞ TÜRLERİNE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR”
Günümüzde Falezler üzerinde Akdeniz, Konyaaltı Plajı ve Beydağlarının seyrine doyulmaz manzarasını seyir imkânı veren üç miradoru ile ön plana çıkan yaklaşık 140 dönüm büyüklüğündeki park farklı ağaç, kuş gibi doğal değerler olduğu kadar ünlü sanatçıların eserlerine de ev sahipliği yapmaktadır. Altın Portakal Film Festivalinin sanatçı konvoyları bu parkın girişinde sonlanırken açılış ve kapanış kokteylleri miradorlarda gerçekleştirilmekteydi.”
“KARAALİOĞLU PARKI RANTA KURBAN EDİLMEMELİ”
Karaalioğlu Parkı’nın vizyon sahibi yöneticilerin önderliğinde ve halkın katkılarıyla yoktan var edildiği anımsatılan Antalya Kent Konseyi’nin açıklamasında şu ifadelere yer verildi: “Ancak son yıllarda bu önemli park maalesef ticari kuruluşlar tarafından işgal edilmekte ağaçlar ve yeşil dokunun yerini hızla beton kaplamalar, masalar, sandalyeler ve çirkin görünümlü depolar almaktadır. Karaalioğlu Parkı’nda gerçekleştirilen beton dökme, tuğla örme, ağaç kesme ve ağaçları ve yeşil alanları çimento ile boğma faaliyetlerinin hangi bilimsel çalışmaya hizmet ettiği açıklanmalı, kentimizin doğal zenginliği kamuya açık bir alan olarak bakımlı kalmalı ve ranta kurban edilmemeli.”
UYARILAR DİKKATE ALINMAZSA EYLEM YAPILACAK
Kentin dinamikleriyle tartışmadan bugüne kadar harcanan para ve emeğin göz ardı edilerek Karaalioğlu Parkındaki ‘tahribatın’ durdurulmasının elzem olduğu vurgulanan açıklamada; “Asırlık ağaçların kesilmesi, parkın betonlaştırılması değeri ve emeği göz ardı eden bir yaklaşımdır ve bu yaklaşım kabul edilemez. Halkımızı değerlerimizi korumaya davet eder, ilgilileri kent kimliği ve doğası ile örtüşmeyen bu tür uygulamalardan acilen vazgeçmeye çağırır; uyarılarımızın dikkate alınmadığı takdirde geniş katılımla eylem yapılacağını kamuoyuna saygıyla duyururuz” denildi.