Çiğli'den tekstil işçilerinin mektubu: Bizlere EYT’li olmak bile hayal oldu
"Biz tekstil işçileri, sahte sigorta ve hayali firmalar yüzünden sigortalarımızın hiç yatmadığı ya da şaibeli olduğu için 1999’dan önce çalışmış olsak bile EYT yasasından yararlanmadığımızı gördük.”
Fotoğraf: MA
Çiğli'den tekstil işçileri
İzmir
Geçtiğimiz yılın son günlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzun yıllar mücadele eden Emeklilikte Yaşa Takılanlar’a bir yasal düzenleme ile haklarını vereceklerini söyledi. Kamuoyunda yeni birçok tartışmaya ve belirsizliklere neden olsa bile EYT için mücadele eden işçiler, birlik olunursa hakların alınabileceğini toplumun tüm kesimlerine göstermiş oldu.
Yılın ilk aylarında akın akın SGK bürolarına giden işçiler, aslında daha net bir bilginin olmadığını da anlamış oldu. Bugünlerde meclise gelmesi beklenen yasa tasarısının meclise geldikten sonra ayrıntılarını öğrenmiş olacağız, fakat bu dönem işçilerin bir kısmı da SGK bürolarında aldığı bilgi dahilinde bir öfke ve üzüntü ile karşı karşıya.
Örneğin biz tekstil işçileri, birçoğumuz hizmet dökümümüze baktığımızda sahte sigorta ve hayali firmalar yüzünden sigortalarımızın hiç yatmadığı ya da şaibeli olduğu için prim gün sayısına eklenmediği ve bundan kaynaklı açıklanan 08.08.1999 tarihinden önce çalışmış olsak bile sahte sigortadan kaynaklı EYT yasasından yararlanmadığımızı gördük.
"SGK, PRİMLERİMİZİ SİLMEYİ TERCİH ETTİ"
Türkiye hazır giyim sektöründe birçok ünlü markanın hızlı ve kaliteli üretim üssü durumunda. Avrupa’da hangi ürün ne kadar hızlı satılıyorsa ya da revaçta ise Türkiye hemen o ürünü siparişi hızlı bir şekilde üretip birçok ülkeye ihracat yapıyor. Fakat bu hızlı üretim yanında hızlı bir rekabeti de beraberinde getiriyor. Daha düşük maliyeti kim sunuyorsa ana firma üretimi ona veriyor ve bu sistem işçinin en temel haklarını budamak için kullanıyor. 90’lı yılların başı ile 2000’li yıllar arasında birçok küçük fason işçilerin maliyetini düşürmek için ya sigorta primlerini ödemedi ya da hayali bir firma adı altında sahte sigorta gösterdi. Bundan kaynaklı SGK, işverenlerin yakasını tutacağına işçilerin primlerini, yatmamış olduğundan, silmeye başladı.
Özellikle EYT gündeminden sonra birçok işçi SGK’ya gittiklerinde işe giriş tarihlerinin değiştiğini ve bundan kaynaklı EYT’li olamayacağını öğrendi. Birçok fabrikada bundan kaynaklı büyük mağduriyetler oluşmakta.
PEKİ BENİM SUÇUM NE?
Bu konuda mağdur olan bir işçi arkadaşımız, “98 girişliyim çalıştığım firmayı da çok iyi biliyorum. Ama SGK’ya gittiğimde sigorta girişimin 2000 sonrasına atıldığını gördüm. Tüm günlerim dolu, ben emekliliği beklerken şimdi 5 yıl daha beklemek zorunda kalacağım. Peki benim suçum ne? SGK, sorduğumda takip etseydiniz diyor. Ben primimin yatıp yatmadığı nereden bilebilirim?” diyor.
Bu gibi örneklerin sonuncusuna eski adı Elesus yeni adı Elsa Tekstil’de eski dönemde çalışan işçiler de dahil oldu. Birçok uluslararası markalara üretim yapan şirket, birçok kişinin sigortasını yatırmayarak EYT’li olmasını hayallere bıraktı. Birçok işçinin konu hakkında dava açmasına rağmen hala bir sonuç çıkmış değil. Yıllarca çalışıp emekli olmaya bekleyen bizlere, tekstil işçisine de EYT’li olmak hayal oldu.