Diyarbakır'da fırın işçileri kurultayı düzenlendi: İnsanca çalışma ve yaşam koşulları için mücadele edeceğiz
Diyarbakır'da sigortasız çalışma ve düşük ücrete karşı mücadele eden fırın işçileri kurultay düzenledi. Kurultayda işçiler, dernek ve sendika çatısı altında mücadele etme yöntemleri tartıştı.
İLGİLİ HABERLER
Diyarbakır’da iş bırakan fırın işçileri: İnsanca yaşamak istiyoruz
Diyarbakır fırın işçileri Gıda-İş Sendikası ile bir araya geldi
Dilan TEMİZ
Umut YEĞİN
Diyarbakır
Diyarbakır’da mücadele eden fırın işçileri düzenledikleri kurultayda bir araya geldi. Kurultayda birlik mesajı veren işçiler, dernek ve sendika çatısı altında mücadele etme yöntemlerini tartıştı.
Sezai Karakoç Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan kurultaya siyasi parti temsilcilerinin yanı sıra DİSK Yönetim Kurulu Üyesi ve Gıda İş Sendikası Genel Başkanı Seyit Aslan katıldı.
“SENDİKASIZ, ÖRGÜTSÜZ BIRAKILMAK DA İSTEMİYORUZ”
Kurultayda ilk olarak söz alan fırın işçisi Şahin Demirel, bir grup fırın işçisi tarafından Diyarbakır Fırın İşçileri Derneği çatısı altında birleştikten sonra DİSK’e bağlı Gıda İş Sendikası’nda örgütleneceklerini ilan etti. Fırın işçilerinin bundan böyle yönetilmek değil, yönetim de söz sahibi de olmak istediğini söyleyen Demirel, “Artık haksızlık karşısında susmak istemiyoruz. Susmadığımızı herkes gördü. Düşük yevmiyeyle çalıştırılmaya karşı meydanlara çıktık, hakkımızı aradık. Yüzlerce fırının olduğu Diyarbakır’da başlattığımız mücadele Türkiye çapında etki uyandırdı. Kısmî başarılar da elde ettik. Gördük ki hakkımızı aramaya başladığımız anda şuan yetersiz de olsa hakkımızı alıyoruz” dedi. Bundan böyle sigortasız çalışmak istemediklerini belirten Demirel, “Düşük ücretlerle geçinmek de istemiyoruz. Sendikasız, örgütsüz bırakılmak da istemiyoruz” şeklide konuştu.
“FIRIN İŞÇİLERİ TARİHTE ÖNEMLİ BİR YERE SAHİP”
Kurultayda konuşan DİSK Yönetim Kurulu Üyesi ve Gıda İş Sendikası Genel Başkanı Seyit Aslan, sözlerine Bingöl fırın işçilerinin selamı, Diyarbakırlı fırın işçilerine ileterek başladı. Fırın işlerinin emeğinin Türkiye işçi sınıfı içerisinde en az görülen emeklerin başında geldiğine dikkat çeken Aslan, “Biliyorum ki sizler gecenin bir karanlığında yola çıkarak güneşi görmeden evlerinize dönüyorsunuz. Uzun çalışma saatleri ve ağır koşullar hepinizi oldukça fazla yıpratıyor. Birçoğunuzun emekli olma şansının olmadığını biliyorum. Sigortasız çalışma, uzun çalışma saatleri bütün bunlar bedenleriniz üzerinde ciddi bir yıpratmaya neden oluyor” dedi. Fırın işçilerinin dünya işçi sınıfı tarihinde önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Aslan, “Ama ne yazık ki bunlar unutuldu. Şimdi Bingöl’de, Diyarbakır’da, Kastamonu’da, Sivas’ta, Türkiye’nin birçok yerinde fırın işçileri örgütlenerek dernekler kurarak, sendikalaşarak yeniden mücadelelerini hatırlattılar. Yeniden tarih sahnesine çıktılar. Tıpkı Diyarbakır’da olduğu gibi. Bir kez daha buradaki mücadelenizden dolayı sizleri kutluyorum” diye konuştu.
“FIRINCILAR ODASI İLE GÖRÜŞMELER YAPTIK”
Diyarbakır'da fırın işçierinin eylem yapmaya başladığı günden itibaren gelişmeleri yakından takip ettiğini belirten Aslan, “Öncelikle şunun altını çizmek istiyorum ki, bizim için buradaki işçi arkadaşların emeği, alın teri bu mücadelede verdikleri çabalar her şeyden önce gelir. Bu nedenle Fırıncılar Odası ile konuşurken öncelikle sizin emeğinizin, alın terinizin karşılığını bulmasını gözetiyoruz. Fırın işverenleri ile işçi arkadaşlarımızla birlikte iki defa görüştük. Yani Diyarbakır Fırıncılar Odası’yla iki görüşmemiz oldu. İkisinde de Fırıncılar Odası’nın yaklaşımının bugün için sorunları çözmekten yana olduğunu gördük. Ama bu tek başına sorunları çözme yaklaşımıyla olmaz. Bazı adımların da atılması gerekir. Yani bugün zaten Türkiye’de artık yasalarda var olan, kabul görmüş günlük 8 saat çalışma, haftada 1 gün izin hakkı, bütün yasal izinleri, fazla mesai ücretlerimizin verilmemesi gibi temel sorunların çözülmesi gerekiyor. Bunlar çözülmeden sadece iyi niyetli yaklaşımlarla sorunların bir kez daha halının altına süpürülmesi gerçekçi değil” dedi.
“SÖZ SAHİBİ OLACAK OLAN SİZ İŞÇİLERİN SÖZÜDÜR”
Fırın işçilerinin kurmayı ilan ettikleri dernek ile sendikal mücadelenin iç içe yürümesi gerektiğinin önemine değinen Aslan, “Hem bizim buradaki çalışmalara her türlü desteğimizi çok açık biçimde yapmamız, aynı zamanda fırın işçilerinin de sendikal hak ve özgürlüklerini kullanmak üzere sendikada örgütlenmeleri de gerekir. Biz Diyarbakır’daki bütün fırın işçisi arkadaşlarımızı bu mücadeleye çağırıyoruz. Sendikal örgütlenmenin bir parçası olmalarını istiyoruz ve bu mutlaka bu mücadelelerini sendikal örgütlenmeyle taçlandırarak, Diyarbakır’da Fırıncılar Odası’yla bir toplu iş sözleşmesi yaparak, talepleri bir sözleşmeyle güvence altına alarak, bir kazanım olarak da fırın işlerinin tarihine yazılmasını istiyoruz” şeklinde konuştu. İşçilerin haklarını ararken mücadelenin öznesi olması gerektiğine değinen Aslan, “Kim size ‘biz sizin sorunlarınızı çözeriz, siz bu işe dahil olmayın' diyorsa, bu gerçeği ifade etmiyor. Çünkü esas güç, işin öznesi fırınlarda 12 saat, 14 saat emeğini ve alın terinin karşılığında çalışmak zorunda kalan işçilerimizin gücüdür. Ve işçilerin iradesiyle çözülecek sorunlardır. Yani sizler işin bir parçası olmadan, sizler işin içinde olmadan bu sorunları çözmek mümkün değildir. İster sendika olsun, ister dernek olsun sorunların çözümünde esas olarak söz sahibi olacak olan siz işçilerin sözüdür” dedi. DİSK ve Gıda- İş Sendikası olarak Diyarbakır’daki bütün fırın işçilerinin yanında olmaya devam edeceklerini vurgulayan Aslan, fırın işçilerini Gıda-İş Sendikası’na üye olmaya çağırdı.
"BİZ GELECEĞİMİZİ İSTİYORUZ"
Fırın işçilerinden Sadık Ergün ise çalışma saatlerinin uzun olmasından yakınarak, işverenleri sorunlarını dinlemeye davet etti. Ergün, "İşverenlere sesleniyorum biz işçilerin değerini ona göre bilin. Bizi dinleyin" diye konuştu. Fırın işçilerine de çağrı yapan Ergün, "fazla söze gerek yok. Biz çoğalmalıyız. Gelin, gelin gelin. Biz geleceğimizi istiyoruz" dedi.
Evrensel'i Takip Et