04 Mart 2023 04:29

Kızılay’ın 8 milyon TL’lik yaşlı bakım hizmeti

Depremlerin ardından çadır satışı skandalıyla tepki çeken Kızılay'ın yaşlı bakım hizmeti için de "bağış" adı altında ortalama 8 milyon TL istediği ortaya çıktı.

Fotoğraf: Ömer Ürer/AA

Paylaş

Özlem Songül ABAYOĞLU
İstanbul

Maraş merkezli depremin ardından Ahbap Derneğine çadır satmasıyla gündeme gelen Kızılay, yaşlı bakım hizmeti için de ‘bağış’ adı altında yüksek ücretler alıyor. Uzun yıllardır yaşlı bakım hizmeti veren Kızılay, bu hizmet için ortalama 8 milyon TL istiyor.

DEVREDİLMEYEN FIRSATLAR

İstanbul Yeşilköy’de bulunan ve Kızılay’a ait olan SAYE Rezidans; yaşlı bakımı için kullanılması planlanan ve henüz açılmasa da odalarını kiralamaya başlamış. İçeri girdiğinizde sizi karşılayan kişi, ‘Önce odaları gezelim, sonra fiyatı konuşalım isterseniz’ diyerek lüks odaları gezdiriyor. Standart odalar tek kişilik. 25 metrekare büyüklüğünde. İçerisinde bir kişilik yatak, tuvalet, banyo, dolap, ufak bir lavabo ve buzdolabı, televizyonu ve küçük bir balkonu var. Tüm bunların hepsini tek tek anlatan görevli, ‘Havlu ve nevresim gibi eşyaları da biz veriyoruz. Üzerine kendi isminin işlendiği bir bornozu olacak’ diyor. Tek kişilik odanın dışında bir de süit oda seçeneği olduğunu, bu seçeneğin genelde çift olan yaşlılar için sunulduğunu söyleyen görevli, “Ancak tek kalan yaşlımız süit oda isterse bağış miktarında biraz artışla sağlayabiliriz” diyor. Ardından ortak alanları da gezdikten sonra fiyatı konuşmak için oturuyoruz. Odaların yüzde 40’ının daha inşaat bitmeden dolduğunu belirten görevli, bağış yapan kişinin 55 yaşından sonra kalmaya başlayabileceğini söylüyor. Tüm bunlar için ne kadar ödememiz gerektiğini sorduğumuzda ise ‘Ömür boyu hizmet veriyoruz. Ortalama 8 milyon Türk lirası bağış yapacaksınız. Bu bağış nakdi de olabilir, taşınmaz ile de yapabilirsiniz’ şeklinde seçenekler sunuyor bize. Ardından da odayı, kendisinden başkasına devredemeyeceğini, yalnızca kim bağış yaptıysa onun kullanabileceğini vurguluyorlar.  

TÜM GELİR KIZILAY’A AKTARILIYOR

Saye Rezidans projesi, Kızılay’ın uzun zamandır verdiği yaşlı bakım hizmeti için kurulan bir proje. Projenin internet sitesindeki tanıtımında, “Saye Yeşilköy Kızılay’a yüksek bağış yapan bağışçılarına premium hizmet verir aynı zamanda Saye Yeşilköy’den elde edilen bütün gelirler tekrar Kızılay’a bağış olarak geri döner” diye yazıyor. Yapılan bağışların tüm insani yardım faaliyetlerinde kullanıldığı söylenilen sitede, bağış yaptıktan sonrası için Kızılay’ın çok yönlü yardım faaliyetleri ve öngörülemeyen afet durumları sebebiyle yapılan yardımların nereye gideceğini seçme şansımızın bulunduğu yazıyor. Saye Yaşam Merkezinin, Kızılay’ın kırk yıllık yaşlı bakım tecrübesini benimsediğinin de altı çiziliyor.

KIZILAY NASIL ŞİRKETLEŞTİ

Yardım kuruluşu olarak bilinen Türkiye Kızılay, 30 Kasım 2018’de 100 milyon TL sermaye ile Kızılay Yatırım Holding Anonim Şirketini kurarak şirketleşmeye başladı. “Kızılay İçecek, Kızılay Etki Yatırımı, Kızılay Biyomedikal, Kızılay Teknoloji, Kızılay Portföy, Kızılay Sağlık, Kızılay Çadır ve Tekstil, Kızılay Kültür ve Sanat, Kızılay Sistem Yapı, Kızılay Bakım ve Kızılay Lojistik” isimleriyle 12 şirkete sahip. Kızılay yaşlı bakım hizmetini de bu şirketlerden biri olan Kızılay Bakım ile sağlıyor. Üstelik bu hizmeti, yardım kuruluşu adı altında da olsa, ortalama 8 milyon Türk lirası gibi bir ücret karşılığında veriyor.

KIZILAY'A 2.5 YIL NEDEN ÇADIR ÜRETMEDİNİZ?

CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Kızılay’da yaşanan çadır krizine ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun yanıtlaması istemiyle Meclise soru önergesi verdi. AFAD’ın depremden önce 2.5 yıl Kızılay’dan çadır almadığını belirten Torun, bu sürede Kızılay’ın hazır tesisine üretim yaptırılmadığını, çadır ihalesi verilen ‘yandaş’ bir şirketin siparişleri teslim etmediğini ve bu nedenle stokların yetersiz kaldığını ifade etti. Torun, Bakan Soylu’ya şu soruları yöneltti: 5 Şubat 2023 tarihi itibarıyla AFAD’ın stoklarında bulunan çadır sayısı kaçtır? Kızılay’dan başka hangi şirketler, AFAD’dan çadır ihalesi almıştır? Bu ihalelerin her birinin bedeli nedir ve ihaleler karşılığında kaç adet çadır teslim alınmıştır? AFAD’ın 2022 yılında özel bir şirkete çadır ihalesi vermesinin ancak karşılığında tek bir çadır teslim alamamış olmasının somut gerekçeleri nelerdir?​”

"KAMU BU HİZMETİ SAĞLAMAK ZORUNDA"

Yaşlı bakımında da çocuk, engelli vb. kurum bakımında olduğu gibi özel hizmete ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği İstanbul Şube Başkanı İkram Doğan, sosyal hizmetlerin temel hizmetler arasında olduğunu (eğitim, sağlık, vb.) vurgulayarak bu hizmetin devlet tarafından verilmesi gerektiğini belirtti. Doğan; “Bu hizmet bu sebeple kamusal olmalıdır. Çünkü bu hizmetin hangi nitelikte, nasıl verilmesi gerektiği gibi koşullarını yani standardını kamu belirliyor” dedi. Yaşlı bakım hizmetinin diğer sosyal hizmet alanlarında olduğu gibi piyasaya teslim edilmesini ve taşeronlaştırılmasını eleştiren Doğan, bu durumun sosyal devletin yıkımı anlamına geldiğine değinerek, “Yaşlı nüfus belli bir yaşa geldikten sonra kamuya yük olarak görülüyor çünkü sistem belli bir yaştan sonra yaşlının üretmediğini düşünüyor. Hesaplamalar yapılırken bir yaşlının üretken olmamasından kaynaklı “maliyetini” kaç aktif çalışanın karşıladığına bakılıyor. Sosyal Güvenlik Sistemini zarara uğrattığı düşünülüyor. Emeklilik yaşının giderek yükseltilmesinin altında yatan neden de budur. Çünkü beklenen ömür süresi arttıkça kişinin sosyal güvenliğe yük olduğunu düşünüyorlar. Diyelim ki 60 yaşında emekli oldu 90 yaşına kadar yaşadı. 30 yılı yük sayıyorlar” ifadelerini kullandı.   

‘YAŞLININ EVDE BAKILMASI ANLAYIŞI DEVLET TARAFINDAN DESTEKLENİYOR’

Geleneksel toplumlarda yaşlıların aile içerisinde bakılmasının gerektiği algısına da değinen Doğan, “Aslında bu algıyı devlet de besliyor. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğini de hesaba kattığımızda yaşlı bakımı kadına bırakılıyor. Bu da hem kadın için yük haline geliyor hem de bakıma ihtiyaç duyan yaşlının da nitelikli bir hizmet almasını engelliyor” dedi.  Bütün insanların hayatlarının bir döneminde sosyal hizmetlere ihtiyaç duyduğunu söyleyen Doğan, profesyonel ve temel bir hizmetin kamu tarafından sağlandığı koşullarda hem aile bireylerinin rahatlayacağını hem de bakıma ihtiyaç duyan kişinin nitelikli bir hizmet alabileceğini anlattı. Doğan, “Bu hizmet yalnızca ‘huzurevi’ kapsamında olması gerekmiyor. Yaşlı bakım hizmetini çeşitlendirebiliriz. Örneğin gündüzlü kurumlar uygulamaya geçirilebilir. Ya da ihtiyaca göre bu hizmet yılın belirli dönemleri sağlanabilir. Almanya’da şahit olduğum bir örnek vardı. Fizik tedaviye ihtiyaç duyan bir yaşlı komşumu aile hekimi yılın bir ayı kaplıcanın da içinde bulunduğu fizik tedavi merkezine gönderiyor ve bu hizmeti ücretsiz sağlıyordu. Bunun yanı sıra yaşlı kulüpleri de kurulabilir. Böylelikle yaşlıların sosyalleşebileceği, kültür sanat faaliyetleri yapabileceği, kendini gerçekleştirme kapsamında üretime devam edebileceği alanları da sağlamak mümkün” şeklinde konuştu.

{{483677}}

ÖNCEKİ HABER

CHP’li Gürer Niğde’nin afet bölgesi kapsamına alınması için kanun teklifi verdi

SONRAKİ HABER

Depremin 4’üncü gününde biber gazı almak için ihale düzenlenmiş

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa