02 Mayıs 2023 17:08

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel: Dezenformasyonun kimler tarafından fonlandığını biliyoruz

CHP Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ile “seçim güvenliği” tartışmalarını ve neler yapacaklarını konuştuk.

Fotoğraf: MA

Paylaş

Şerif KARATAŞ
İstanbul

14 Mayıs’a az bir süre kalırken, son günlerde “seçim güvenliğine” dair tartışmalar gündemde. Özellikli iktidar kanadından seçimlere ilişkin “darbe girişimi” propagandasının sürüyorken gözler 14 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin güvenliğine çevrildi. CHP Bilgi ve İletişim Teknolojilerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ile “seçim güvenliği” tartışmalarını ve neler yapacaklarını konuştuk.

Demokrasinin en meşru zemini olan seçimleri 'darbe' olarak nitelendirmenin suç olduğuna vurgu yapan Adıgüzel, iktidarın seçimi kaybetme korkusu nedeniyle dezenformasyona, manipülasyona başvurduğunu belirtti. Bunun için de Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığını işaret eden Adıgüzel, İletişim Başkanlığının bütçesine dikkat çekti. “Dezenformasyon içerikli videoların üretildiği, servis edildiği, reklamlarının kimler tarafından fonlandığını biliyoruz” diyen Adıgüzel, “Yargıya taşıyacağız, bugün iktidar bu kişileri koruma altına alıyor olabilir ama yarın bağımsız yargı bu dosyaları açtığında hesap veremezler” ifadelerini kullandı. Adıgüzel, seçim güvenliği için Millet İttifakı olarak hazırlıklı olduklarını, diğer muhalefet partileriyle, ittifaklarla da görüştüklerini belirtti.

“SEÇİMLERE DARBE DEMEK SUÇ”

Seçime sayılı günler kala, seçim güvenliği konusu büyük tartışma konusu. İçişleri Bakanı Soylu’nun seçimler için “darbe girişimi” ifadesinden sonra, iktidar kanadından benzer açıklamalar gelmeye devam ediyor. Bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Panik halinde yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, işler iktidar partisi için iyi gitmiyor. 14 Mayıs’ta kaybedeceklerini biliyorlar. Bunun için de milletin iradesine gölge düşürecek açıklamalarla kamuoyunu meşgul ederek, seçmeni korkutup sindireceklerini, sandıktan çıkacak sonuca gölge düşürebileceklerini düşünüyorlar. Öte yandan, bu tehditkâr açıklamaları ile kendi antidemokratik, darbeci zihniyetlerini de ifşa ediyorlar. Oysa demokrasinin en meşru zemini olan seçimleri darbe olarak nitelendirmek her şeyden önce bir suçtur.

Bu tehditlerle muhalif seçmeni sandıktan uzaklaştırma hesapları yapıyorlar. Ama bu planlarının ellerinde patlayacağının farkında değiller. Bu millet bu gayrimeşru oyunlara, iradesine darbe vurmak isteyen iktidara en güzel cevabı 23 Haziran seçimlerinde verdi.

14 Mayıs'ta sandıktan çıkan sonuç ne olursa olsun, biz siyasilere ve siyasi parti temsilcilerine düşen başlıca görev, bu sonucu siyasi tarihimizin önemli demokrasi şölenlerinden biri olarak görmek ve bu sonuca, seçmenin kararına saygı göstermektir. Aksi açıklamalar, ifadeler seçmen iradesine yapılan büyük bir saygısızlık ve seçmeni, vatandaşı demokratik süreçlerden uzaklaştırmayı hedefleyen tehlikeli adımlardır. Bu açıklamalar sadece muhalif seçmeni değil, iktidar partisine oy veren yurttaşlarımız üzerinde de büyük kaygı ve endişeye yol açıyor. Şunu çok iyi biliyorum ve yürekten inanıyorum ki, AKP'li vatandaşlarımız da bu topraklarda yaşayan herkesin, siyasi görüşlerinden bağımsız şekilde, barış ve kardeşlik duyguları içerisinde yaşamasını arzu ediyor. Ve bu arzuları benel bBaşkanımız sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun 13. Cumhurbaşkanı olarak seçildiği gün gerçekleşecek.

“BAĞIMSIZ YARGI BU DOSYALARI AÇTIĞINDA HESAP VEREMEZLER”

Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nın "Sosyal medya üzerinden seçmeni etkilemeye" çalıştığını ima etti. Bu açıklamanın arkasında ne var? İletişim Başkanlığı ne yapmak istiyor?

İletişim Başkanlığı’nın görevi nedir, işlevi nedir? Önce bu soruların yanıtını aramamız gerekiyor.

Cumhurbaşkanlığı bünyesindeki bir birim için Ankara’nın göbeğinde bakanlıklardan daha büyük bir bina tahsis ediliyorsa burada ne yapıldığını sorgulamamız gerekiyor.

Sosyal medyada ciddi bir manipülasyon görüyoruz. Ocak ayında, şubat ayında muhalif isimlerle açılmış sahte hesaplar tespit ediyoruz. Bir bakıyoruz bunlar muhalif kişilerle etkileşime giren kullanıcıları otomatik olarak takibe almaya başlıyor.

Sonra bir anda iktidar propagandasına başlıyor bu hesaplar. İnternetin karanlık yüzüne para harcayan, bunlardan beslenen bir yapı bu yapı. İletişim ile alakası olmayan işler bunlar. Seçimi kaybetme korkusuyla dezenformasyona, manipülasyona para harcamaya başladılar.

İnternette her şey kayıt altında. Facebook’ta verdikleri dezenformatif reklamları dahi biliyoruz. Bunların hepsinin hukuki sorumlulukları var, kamu görevi icra eden kişilerin bu gibi suçlara bulaşması masum bir durum değil. Biz hukuki olarak kayıt altına alıyoruz. Dezenformasyon içerikli videoların üretildiği, servis edildiği, reklamlarının kimler tarafından fonlandığını biliyoruz. Yargıya taşıyacağız, bugün iktidar bu kişileri koruma altına alıyor olabilir ama yarın bağımsız yargı bu dosyaları açtığında hesap veremezler. Biz hepsini takip ediyoruz.

SANDIK ÇALIŞMALARI VE SEÇİM GÜNÜ SONUÇ TAKİBİNE HAZIRLIK

Hem parti olarak hem de Millet İttifakı olarak, seçim güvenliğine dair sizin hazırlıklarınız neler? İktidarın olası müdahalelerine karşı gerekli çalışmaları yapıyor musunuz?

Seçimlere yönelik hazırlıklarımızda sona geldik. Biz CHP olarak 1,5 yıldır hem bireysel olarak hem de Millet İttifakı’nın diğer partileri ile birlikte çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Bizim bu seçimlerde hedefimiz her sandıkta en az bir CHP’li ve iki Millet İttifakı bileşeni görevlinin olması. Türkiye’deki yurt içi sandıklar, cezaevleri, yurt dışı ve gümrükleri ayırdığımız zaman 2018’de 180.065 sandık vardı. Bu seçimde yurtiçinde 192.196 sandıkta görev yapacak.

Bildiğiniz üzere yurt içi sandık kurullarında görev alacak olan üye listelerinin siyasi partilerce verilmesinin son günü 23 Nisan’dı. Sandıklar ise ancak 23’ünden 4 gün önce belli oldu. Türkiye'nin 973 ilçesinde ilçe başkanlarımız sandıkları tamamlayıp seçim kurullarına teslim etmek için bütün bayram hafta boyunca bayram da dahil harıl harıl çalıştılar. 4 günde yüzde 99 oranında bir atama oranına ulaştık.

Yine sizlerin de bildiği üzere, Millet İttifakı’nı oluşturan siyasi partiler geçtiğimiz yıldan bu yana Seçim Güvenliği Komisyonu çatısı altında çalışmalarını sürdürüyor. Bu komisyonda önce ana konularda konuştuk ve seçim öncesinde, sonrasında olabilecek aksaklıklar üzerinde gerekli değerlendirmeleri yaptık, çalışmalarımızı başlattık.

Millet İttifakı partileri olarak sandık görevlilerinin konsolide edilmesi ile ilgili çalışmalarımız da tamamlandı. Şöyle ki hangi partinin hangi sandıkta kaç görevlisi, müşahidi var bunları ortak sistemden görebiliyoruz. Millet İttifakı bileşenleri ile eksik sandıkları doldurmak için insan kaynağı alışverişinde bulunuyoruz. Her sandıkta en az bir Cumhuriyet Halk Partili, en az iki Millet İttifakı'ndan görevli müşahit bulundurma; İYİ Parti'nin ve CHP'nin yalnız girdiği yerlerde ise en az bir Cumhuriyet Halk Partili görevli, en az bir İYİ Partili görevli ve bir Millet İttifakı müşahit hedefiyle çalışıyoruz.

Yine diğer partilerle de konuşuyoruz. Ata İttifakı ile de konuşuyoruz. Emek ve Özgürlük İttifakıyla da konuşuyoruz. Bizimle iletişim kurmak isteyen partilerle de hiç çekinmeden tecrübemizi paylaşıyoruz. Ek olarak bu seçimde Türkiye Gönüllüleri ile Oy ve Ötesi ile de işbirliklerimiz var.

Ek olarak, okul sorumlusu, okul bilişim sorumlusu, kat sorumlusu ve hukukçuların da atamalarında önemli bir seviyeye geldik. Bunlara ilişkin de gerek aramalar gerek de eğitimler devam ediyor.

Türkiye geneli ve il/ilçe/mahalle bazında seçmen sayısı değişimini tek tek kontrol ediyoruz. Geçmiş seçmen listeleri ile güncel seçmen listelerini karşılaştırarak, çapraz kontroller yaptık. Biz sistemlerimizde olağandışı seçmen artışlarını mahalle mahalle tespit edebiliyoruz. Kaç yeni seçmen gelmiş, kaç seçmen gitmiş bunları mahalle mahalle görebiliyoruz. Yine yığma, mükerrer seçmenlere, vefat ettiği halde seçmen listelerinden düşürülmemiş seçmenlere yönelik farklı analizler yapıyoruz. Bunları da 973 ilçe örgütümüzle paylaşıyoruz ve ilçe örgütlerimize diyoruz ki gidin yerinde tespit yapın. Özellikle yabancı seçmenleri detaylı olarak analiz ediyoruz. Kaç “yabancı seçmen” oy kullanacak bunları inceliyoruz.

Öte yandan, biz parti olarak teknik altyapımıza yönelik çalışmalarımızı tamamladık. 2018, 2019 seçimlerinde kullandığımız altyapımızı, hem mobil hem de web tabanlı uygulamalarımızı güncelledik.

Biz işimizi seçim gününe bırakmıyoruz. Veri girişlerine yönelik bugüne kadar ilçe örgütlerimizle 2 test çalışması gerçekleştik. Yarın 3. testimizi gerçekleştireceğiz. Seçim gününe kadar en az 2 test çalışması daha da yapacağız. Testten kast ettiğimiz nedir? Örgütlerimiz sanki seçim günüymüş gibi onlara verdiğimiz zaman diliminde hem mobil uygulama hem de web üzerinden seçim sonuçlarını giriyorlar. Hem sistemimizi test etmiş oluyoruz hem de ilçelerimiz için de seçim günü için bir antrenman oluyor bu.

Yine biz şu anda hem CHP hem de Millet İttifakı olarak internet kesilmesi, elektrik kesilmesi de dahil olmak üzere, her türlü farklı senaryo üzerinde çalıştık. Bunlara ilişkin gerekli planlamaları yaptık, tekrar testlerini yapıyoruz. Ama şunu unutmamak lazım. Bizim seçimlerimiz Amerika’da olduğu gibi elektronik ortamda yapılan bir seçim değil. Asıl olan sandık başında bir görevlimizin olup olmamasıdır.  Sandık başındaki görevliniz ıslak imzalı tutanağı aldığı sürece bütün hileler, manipülasyonlar, algı operasyonları suya düşer.

SEÇİM GÜNÜ SONUÇ TAKİBİ

Seçim günü seçim sonuçları bize üç ayrı kaynaktan gelecek. Birinci kaynak mobil, ikinci kaynak web, üçüncü kaynak ise YSK. Yani YSK’dan bize aktarılan veri akışı haricinde seçim sonuçlarına ilişkin anlık akış sağlanan iki kaynağımız daha var.

Mobil ve webden gelen sandık sonuçları ile YSK’dan her 3 dakikada bir aktarılan sandık sonuçları arasında yaşanabilecek en ufak bir tutarsızlık sistemlerimiz tarafından anında tespit edilecek ve ilgili tutarsızlığa ilişkin “redflag” dediğimiz bir uyarı üretilerek bu uyarı sorumlularımızın ve avukatlarımızın ekranlarına düşecek. Bizdeki sandık sonuçları ile YSK sonuçları örtüşmüyor ise hukuki itiraz sürecini başlatacağız.

Yani biz yalnızca YSK verileri ile hareket etmiyoruz. Yumurtaları aynı sepete koymuyoruz, riskleri dağıtıyoruz. Geçmiş seçimlerde olduğu gibi bu seçimlerde de YSK sonuçları hem ilçe örgütlerimizden gelen tutanaklar hem de sandık başındaki sorumlularımızdan gelen mobil sonuçlar ile anlık olarak kıyaslanacak. Böylelikle yapılacak bir hilenin de önüne de geçmiş olacağız.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Uganda Çalışma Bakanı Engola koruması tarafından öldürüldü

SONRAKİ HABER

Genç Hayat İzmir Kültür Sanat Ödülleri’nin ardından

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa