Demokrat bir aydın, gerçek bir gazeteci yazar: Hıfzı Topuz
Hıfzı Topuz gerçek bir demokrat gazeteci aydın, yazardı. Gazeteciliği, akademisyenliği, inceleme ve edebiyat çalışmaları ile örgütlü mücadeleye yaptığı katkıyla hep anımsanacak, unutulmayacaktır.
![Demokrat bir aydın, gerçek bir gazeteci yazar: Hıfzı Topuz](https://www.evrensel.net/upload/dosya/245632.jpg)
Fotoğraf: Kadir İncesu
İLGİLİ HABERLER
![Gazeteciliğimizin ve yazınımızın belleği: Hıfzı Topuz](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/245768.jpg)
Gazeteciliğimizin ve yazınımızın belleği: Hıfzı Topuz
![Türkiye basın tarihinin çınarı Hıfzı Topuz yaşamını yitirdi](https://www.evrensel.net/images/840/upload/dosya/245632.jpg)
Türkiye basın tarihinin çınarı Hıfzı Topuz yaşamını yitirdi
Tahir ŞİLKAN*
M. Hıfzı Topuz 1923'ten 2023'e bir asır ömür sürmüş gerçek bir gazeteci yazardı. Çok iyi eğitim görmüştü. Ortaokul ve liseyi Galatasaray Lisesinde okumuş, bir yıl Güzel Sanatlar Akademisine gitmiş ancak bırakarak İstanbul Hukuk Fakültesini bitirmişti. Henüz öğrenciyken muhabir olarak gazeteciliğe başlamış, kısa zamanda Akşam gazetesinde yazı işleri müdürlüğü yapmıştır. O yıllardan itibaren dost olduğu insanlar, demokrat sol görüşlü insanlardır. Tek Parti iktidarının aydın, sendikacı ve sol görüşlü insanlara yaptığı baskı ve zulmün hem gazeteci olarak hem de dost-arkadaş çevresi nedeniyle tanığı olmuştur. 1952 yılında kurulan İstanbul Gazeteciler Sendikasının kurucularındandır. Hep örgütlü mücadeleden yana olmuştur. 12 Eylül faşizminin kapattığı PEN Yazarlar Derneğinin yeniden açılması için Yaşar Kemal'le birlikte mücadele etmiş, genel sekreterlik yapmıştır. Türkiye Yazarlar Sendikası üyesi olarak 98 yaşında bile Genel Kurul'a katılarak örgütlü insan tutumunda örnek olmuştur.
Hıfzı Topuz 34 yaşındayken gazetecilik eğitimi almak için Fransa'ya gitmiş, Strasbourg'da Uluslararası Gazetecilik Eğitim Merkezinde yüksek lisans yaptıktan sonra Strasbourg Üniversitesi Hukuk Fakültesinde doktora eğitimini tamamlamıştır. Doktora tezi "Türk Basınında Dış Haberler" başlığını taşımaktadır. Yurt dışı eğitimi sırasında gazetecilik yapmayı sürdürmüş, makale ve röportajları gazete ve dergilerde yayımlanmıştır.
Hıfzı Topuz doktora eğitimini tamamladıktan sonra UNESCO'da (Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu) çalışmaya başlamıştır. Kısa aralar dışında UNESCO'daki çalışması 1959'dan 1983'e kadar sürmüştür. Bu kısa aralardan birinde, izinli olarak geldiği ülkemizde, İsmail Cem'in TRT Genel Müdürlüğü (1974-1975) döneminde radyolardan sorumlu Genel Müdür Yardımcılığını yapmıştır. Birleşmiş Milletler'deki görevi uluslararası alanda basın çalışmalarıdır. Afrika'da çeşitli ülkelerde, Hindistan'da, Filipinler'de gazetecilik eğitim seminerleri düzenlemiştir.
Hıfzı Topuz'un Afrika'nın çeşitli ülkelerinde yaptığı çalışmaları dış politika açısından kaynak oluşturacak kitaplara dönüştürmüştür.
Kara Afrika, 1971 (Milliyet), Lumumba, 1987 (Yön), Kara Afrika'da İletişim, 1987 (Yön), Kara Afrika Sanatı, 1992 (Ant), Büyülü Afrika, 2018 (Remzi), Elveda Afrika, Hoşça Kal Paris, (anı), 2005 (Remzi) kitaplarının dışında 2008 yılında yayımlanan Kara Çığlık başlıklı belgesel romanı Hıfzı Topuz'un Afrika ülkelerine vermiş olduğu emeği yansıtmaktadır.
AFRİKA KITA TARİHİ
İlk kez ülkemizden bir yazarın; Afrika kıta tarihini, ABD, Fransa, İngiltere, Almanya, Hollanda, Belçika başta olmak üzere emperyalistlerin sömürgeci politikalarını, köleliği, Afrika halklarının yaşadıkları acıları, sömürgeci devletlerin zulmünü ve halkların bu politikalara, sömürüye karşı direnmelerini anlatması Hıfzı Topuz ile gerçekleşmiştir.
Hıfzı Topuz'un en önemli kitaplarından biri Lumumba'dır. Patrice Emery Lumumba (2 Temmuz 1925-17 Ocak 1961) Kongolu siyasetçi, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nin ilk başbakanı (1960) olmuş ancak 14 Eylül 1960'ta Mobutu'nun liderliğini yaptığı askeri cunta tarafından tutuklanmıştır. Birleşmiş Milletler tarafından korumaya alınan Lumumba askeri cuntaya karşı mücadele sürdürmek için korunduğu evden ayrılmış ancak Mobutu güçlerince yakalanarak ağır işkenceler görmüştür. Sovyetler Birliği'nin çabaları, BM'ye sunduğu karar tasarıları reddedilmiş ve Lumumba darbeciler tarafından kurşuna dizilerek öldürülmüştür. Katledilen Lumumba'nın cesedi sülfürik asitle eritilerek yok edilmiştir.
Lumumba'nın katledilmesi 2 ay sonra duyurulurken 42 yıl sonra Belçika Hükümeti Lumumba'nın öldürülmesi sürecinde inkâr edilemez bir sorumlulukları olduğuna ilişkin açıklama yapmış, Temmuz 2002'de ABD Hükümeti CIA'nın Lumumba'nın devrilmesi için cuntacılara para ve politik desteğin yanı sıra cuntacı askerlere silah ve askeri eğitim verdiğini ve Lumumba'nın öldürülmesinde rol oynadığını belgelerle açıklamıştır. Hıfzı Topuz, Kongo halkının bağımsızlık mücadelesinin önderi Lumumba'nın hayatını anlattığı kitabında Lumumba'nın “bağışlanmaz suçlarını” ve gördüğü işkenceleri anlatmıştır. Lumumba'nın suçları; ülkesinin bağımsızlığını savunması ve sömürgeci politikalara karşı çıkmasıdır.
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VE ONUR ÖDÜLLERİ
Hıfzı Topuz, 1983 yılında UNESCO'daki görevinden emekli olup Türkiye'ye dönmüş, Anadolu Üniversitesi ile İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde siyasal iletişim, uluslararası iletişim, radyo ve televizyon tarihi derslerini vermiştir.
Hıfzı Topuz gazetecilik üzerine; Fransa'da Gazetecilerin Statüsü ve Asgari Ücret, 1954 (Gazeteciler Sendikası), Basın Sözlüğü, 1968 (Gazeteciler Cemiyeti), 100 Soruda Basın Tarihi, 1973 (Gerçek), Basında Tekelleşmeler, 1989 (Tüses-İlad), Yarının Radyo TV Düzeni, 1990 (Tüses-İlad), Türk Basın Tarihi, 2003 (Remzi) kitaplarıyla gerçek bir basın emekçisi yazar olduğunu gözler önüne sermiştir. 2003 yılında Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Basın Özgürlüğü Ödülü'nü alan Hıfzı Topuz, 2009 yılında da Çağdaş Gazeteciler Derneği Onur Ödülü'nü almıştır.
"BAŞIN ÖNE EĞİLMESİN"
1990'ların sonunda edebiyat çalışmalarını yazmaya başlayan Hıfzı Topuz, 75 yaşından sonara yazdığı biyografik romanlarla edebiyatımıza çok önemli katkı yapmıştır. Hava Kurşun Gibi Ağır romanında, Nazım Hikmet'in, Elbet Sabah Olacaktır romanında Tevfik Fikret'in, Vatanı Sattık Bir Pula'da Namık Kemal'in, Çılgın ve Özgür'de Neyzen Tevfik'in hayatını romanlaştıran Hıfzı Topuz; sağlığında tanıştığı, sofra dostluğu yaptığı Sabahattin Ali'nin hayatını da Başın Öne Eğilmesin romanında anlatmıştır. 2007 yılında Orhan Kemal Roman Armağanı'nı kazanan Başın Öne Eğilmesin romanında Sabahattin Ali'nin hayatını belgelere dayanarak çok başarılı bir kurguyla anlatırken Sabahattin Ali'nin Istranca Dağları'nda başının taşla ezilerek değil devlet tarafından işkence edilerek öldürüldüğünü romanında anlatmıştır. Hıfzı Topuz'un romanına kaynaklık eden bir anıyı burada paylaşmak isterim:
"Menderes Hükümetlerinin Başbakan Yardımcısı ve Ticaret Bakanı Samet Ağaoğlu; 'Demokrat Parti'nin Kuruluşu' alt başlıklı 'Siyasi Günlük' ismi verilen anı-günlük'te yer alan 13/1/1949 tarihli yazısında, Sabahattin Ali'nin Bulgaristan'a kaçarken sınırda başı taşla ezilerek öldürüldüğünü yazdıktan sonra, 14/01/ 1949 tarihinde günlüğüne şu satırları yazar:
‘...Dün Menderes (Adnan), Sabahattin Ali'nin hükümet tarafından öldürüldüğünü, hadisenin on gün önce olduğunu, hükümetin bu işi nasıl meydana çıkaracağını çok düşündüğünü, eğer geçmişte 33 kişinin öldürülmesi hadisesi olmasaydı, meydana çıkartmamak yolunu tutacaklarını, fakat buna imkân bulamadıklarını, bunun için de hadiseye gazetelerde yazılan şekli verdiklerini anlattı. Açılan yolun fena olduğunu söyledim. ‘Doğru, inşallah bununla ebediyen kapanır’ cevabını verdi...’
Hükümetin Sabahattin Ali'nin katledilmesine verdiği şekil; Ali Ertekin adlı kişinin ‘galeyana gelerek milli hislerle’ başını ezerek öldürdüğü, şeklidir."
HEP ANIMSANACAK, UNUTULMAYACAK
Hıfzı Topuz'un diğer romanları; Meyyale, Taif'te Ölüm, Hatice Sultan, Paris'te Son Osmanlılar, Gazi ve Fikriye, Milli Mücadelede Çamlıca'nın Üç Gülü, Devrim Yılları'dır. Hıfzı Topuz "Özgürlüğe Kurşun" adlı romanında da İttihat Terakki Cemiyeti tetikçilerinin sokak ortasında, Galata Köprüsü üstünde öldürdüğü namuslu gazetecileri anlatmıştı. Çok sayıda anı kitabı da yazan Hıfzı Topuz 1900'lerin başından itibaren ülkedeki değişim dönüşümü anı, inceleme, biyografi ve romanlarında; yalın ve akıcı bir dille, rahat okunan bir kurguyla anlatmıştı. Hıfzı Topuz'un iletişim ve karikatür üzerine de inceleme kitapları yayınlanmıştı.
Evli bir çocuğu olan Hıfzı Topuz gerçek bir demokrat gazeteci aydın, yazardı. Gazeteciliği, akademisyenliği, inceleme ve edebiyat çalışmaları ile örgütlü mücadeleye yaptığı katkıyla hep anımsanacak, unutulmayacaktır.
* Türkiye Yazarlar Sendikası Genel Sekreteri
Evrensel'i Takip Et