1 Kasım 2023 15:27
/
Güncelleme: 2 Kasım 2023 10:22

Uzuvlarını kaybeden Akınal işçileri Meclis’te: Kaybettiğin elinin parası ne kadar?

Antep’te bulunan Akınal Sentetik işçileri Meclis’te iş kazalarına ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. Akınal Sentetik’te çalışırken uzuvlarını kaybeden işçiler yaşadıklarını anlattı.

Antep’te bulunan Akınal Sentetik’te çalışırken uzuvlarını kaybeden işçiler Meclis’te basın açıklaması yaptı. EMEP milletvekilleriyle gerçekleştirilen basın açıklamasında işçiler seslerini duyurmaya geldiklerini söyledi: İşletme şefi “Kaybettiğin elinin parası ne kadar? Hesapla, sana iki hafta müddet” dedi.

Emek Partisi Gaziantep Milletvekili Sevda Karaca ve İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Antep'teki Akınal Sentetik işçileriyle birlikte iş kazalarına ilişkin Meclis’te basın toplantısı gerçekleştirdi. Akınal’da iş kazalarının devam etiğini belirten Sevda Karaca, Antep'te duyulmayan sesi Meclis'te duyurmaya geldiklerini söyledi. Basın toplantısına katılan BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen ise “Bu kadar kısa sürede bu kadar çok işçinin elini ve hayatını kaybetmesi, mağduriyetlerini duyurmak için meclise kadar gelmek zorunda kalmaları bu ülkenin ayıbıdır” dedi.

Daha önce Akınal işçilerinin yaşadıkları iş kazalarını ve mücadelelerini ortaya koymak için Antep'te basın açıklaması yaptıklarını hatırlatan Karaca, konuya ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’a yönelttikleri soru önergesinin geçiştirildiğinden bahsetti. Karaca, Meclis’teki 600 milletvekilini ve Gaziantep milletvekillerini özel olarak düzenledikleri basın toplantına çağırdıklarını ancak CHP Milletvekilleri Okan Konuralp, Hasan Öztürkmen, Melih Meriç, HEDEP Mersin Milletvekili Perihan Koca dışında hiçbir vekilin toplantıya katılmadığını söyledi.

“NEDEN GÜVENLİK ÖNLEMİ YOK DEDİĞİMİZDE ‘MALİYET YÜKSEK’ DERLER”

Daha sonra işçiler uzuvlarını kaybetmelerine sebep olan iş kazalarını ve alınmayan önlemleri anlattı. Akınal Sentetik’te 2015 yılında çalışmaya başladığını anlatan Ali Zorkuşçu, “12 saatlik pazar mesaisinde bir kaza geçirdim. Henüz güvenlik önlemleri alınmamış işletmede, inşaat bölgesinde kaza geçirdim. Hala mekanik ekipmanın alınmadığını bildirmemize rağmen, üretim aciliyetinden dolayı zorla çalıştırmamız gerektiğini söylediler. Artık çalıştırmayacağımızı beyan ettikten sonra iş kazası geçirdim. Soldaki 5 parmağım ampüte oldu. Üretim zorlaması olduğunun bildirmemize rağmen bu iş kazaları gerçekleşiyor. İlk müdahaleyi kendim yaptım, kendi kolumu kendim sardırdım. 40 dakika boyunca ambulans gelmeyince hastaneye gittim” dedi. Patronun kendisini tedavi ettireceğini söylediğini ancak daha sonra kendisini aramadığını anlatan Zorkuşçu, “6 ay sonra Akınal'a gidip çalışmak istemediğimi söyledim, işletme şeflerinden Özocaklı ‘Kaybettiğin elinin parası ne kadar? Hesapla, sana iki hafta müddet’ dediğinde psikolojim bozuldu. Akınal'da insanın kıymeti yoktur. Neden önlem almadıklarını sorduğumuzda ‘maliyeti yüksek’ derler” diye anlattı.

“YALNIZ BIRAKILDIK”

2016 işe başlayan Mustafa Tomurcuk ise sol elinin 4 parmağını kaybettiğini anlattı. İş kazasının üzerinden 3 buçuk yıl geçmesine rağmen fabrika yöneticilerinin arayıp sormadığını söyleyen Tomrukçu, “Maddi ve manevi yalnız bırakıldık. Sosyal medyadan ulaşmaya çalıştığım milletvekilleri yanıt yazmadı, Yazanlar da ‘Ne kadar enteresan gibi şeyler yazdılar. Sevda Karaca ve Mehmet Türkmen sayesinde sesimiz duyuldu” diye konuştu.

“PATRON ‘ELİNİ MAKİNAYA BİLEREK SOKTU’ DEMİŞ”

Hiçbir güvenlik önlemi olmadığını söyleyen Tomrukçu asıl çalıştığı makinada değil gönderildiği başka makinada kaza yaptığını anlatarak “Ortam karanlık ve gürültülü olduğu için tamburun çalıştığını görmedim ve elyafı alırken kaza meydana geldi. Patron, mahkemede ‘Mustafa Tomurcuk elini makinaya bilerek soktu’ demiş. Ruhsal sağlığı yerinde olmayan insan bile o makineye elini sokabilir mi? Bazen yolda çocuklar “Anne adamın eli yok’ diyorlar. 11. duruşma görülecek şimdi. Benim gibi ellerini kaybeden arkadaşların en çok etkilendiği şey de maddi manevi etkilenmemize rağmen mahkemelerin uzun süre sonuç vermemesi. Davaların 4-5 yıl sürmesi bizi korkutuyor, gelecek kaygımız var” dedi. İşçi Süleyman Zengin ise kendisi kaza geçirdikten sonra önlemler alındığını belirterek, "Bir yıl oldu, ilk ameliyatta maddi manevi yanındayız demişlerdi. Ama hiç arkamda durmadılar. Defalarca aradım" dedi. Zengin konuşmasını tamamlayamadı.

“İSTİSNA DEĞİL DENETİMSİZLİK”

BİR-TEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, “Bu kadar kısa sürede bu kadar çok işçinin elini ve hayatını kaybetmesi, mağduriyetlerini duyurmak için meclise kadar gelmek zorunda kalmaları bu ülkenin ayıbıdır. Arkadaşlarımız neler yaşadığını anlattılar. Biz ilk duyduğumuzda 8 yılda 9 işçi hayatını kaybettiğiydi. Bu tek tek teyit ettiğimiz vakalar. Bu kazaları ve işi cinayetlerini gündeme getirince aynı işyerinden başka işçiler de bize ulaştı. Bu süreci istisnadan çıkaran denetim ve yaptırımların olmamasıdır” dedi. İş kazalarının sebebinin Akınal patronunun bireysel kötülüğü değil, bu ülkenin yönetim biçimi olduğunu belirten Türkmen, "Kamuoyunun hiç duymadığı şeyler olsaydı iktidarın bir alakası yok diyebilirdik belki ama SGK, Sağlık Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı ve hiçbir kurum mezbahaya dönen bu işletmeye gidip de neden bu kadar çok kaza oluyor' diye sormuyor” dedi.

“SORUN DÜZEN SORUNU, DÜZEN PATRONLAR DÜZENİ”

CHP Gaziantep Milletvekili Melih Meriç "Türkiye, Gaziantep büyümek zorunda. Bunun için de üretim yapmak zorundayız fakat işçilerin iş güvenliği ve sağlığını da sağlamak zorundayız. Mahkemelere gerek kalmadan işçi arkadaşlarımıza destek vermeniz lazım. Antep’e gidince hem işçiler hem işverenle görüşüp bir değerlendirme yapacağım. İşçi arkadaşların haklarını alması için yanlarında olacağım" diye konuştu. CHP Gaziantep Milletvekili Hasan Öztürkmen "Sorun düzen sorunu, düzen patronlar düzeni. Türkiye'nin her yerinde, her sektöründe emekçileri haklarının yok sayıldığı bir düzen. Onların mücadelesinin yanında olacağız" dedi.

CHP Ankara Milletvekili Okan Konuralp, “İşçi arkadaşların kendileri ve aileleriyle birlikte yaşadığı travma sadece Antep değil, Türkiye genelinde yaşanan bir sorun. Antep'te yaşanan bu sorunu hep birlikte dayanışmayla çözebiliriz. Bu mevcut düzenden çıkmak bugünden yarına kalacak birey değil ama bu mücadelenin azim ve kararlılığını göstermeliyiz. Burada bir araya farklı partiler olarak sadece işi kazaları değil birçok sorunda ortak sözümüzün olmasını değerli görüyorum" dedi. (Ankara/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Palavra çöktü

Palavra çöktü

Merkez Bankası, 2025 yıl sonu enflasyon tahminini, daha yılın ilk sunumunda yüzde 21'den yüzde 24'e yükseltti. Enflasyonu düşürme bahanesiyle 20 aydır ücret ve maaşlara saldıran ekonomi yönetiminin hiçbir öngörüsü gerçekleşmedi. Enflasyonun temel sebebinin iç talep ve ‘ücret artışları’ olduğu palavrası tamamen çöktü.

2025’te asgari ücrete yüzde 30 zam

Memur ve emeklilere yüzde 11.54 zam

İşçi emeklilerine yüzde 15.75 zam

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
RTÜK Başkanı “Ülkemizde olumlu olaylar olmuyormuş gibi haber servis ediliyor” deyip ‘yandık’, ‘bittik’ haberleriyle karamsarlık aşılandığını savundu, ceza tehdidinde bulundu.

Evrensel'i Takip Et