Foça’daki ekoköy tartışması: Ekoköy değil villa kent | Smyrna'dan İzmir'e Kentin Gündemi
İzmir Foça'da ekoköy adı altında villa kent inşa ediliyor. Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Dr. Hakan Çakıcı, projenin bölgedeki tarım arazilerini yok edeceğine vurgu yaptı.
Fotoğraf: Ramis Sağlam/Evrensel
Ramis SAĞLAM
İzmir
Tarım arazilerinin hızlı yapılaşmaya açılmasında ön plana çıkan yöntem “Ekolojik Tarım Turizmi” oluyor. İzmir’in Foça İlçesi Fevzi Çakmak Mahallesi’nde, “Hayallerinizin ötesinde bir köy sizi bekliyor” başlığı ile satışa sunulan “Ekolojik Tarım Turizmi” adı altında tarım arazilerinde yapılaşmanın önünü açan projeye, meslek odalarından, yerel yöneticilerden tepkiler yükseliyor.
Tarım alanlarının tarım dışı kullanım sorunu olduğunu belirten Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Dr. Hakan Çakıcı, özellikle ekoköy tanımlamasının farklı amaçlarla, tarım dışına çıkarıldığını söyledi.
"PROJEDE İMAR NOTLARINA VE MARJLARINA UYULMAMIŞ"
Ekoköy projelerinin özellikle marjinal tarım arazilerinin olduğu bölgelerde doğru amaçla kullanılması gerektiğini ifade eden Çakıcı, “Tarım amaçlı tesis, sera gibi alanların villalara dönüştürülerek kelime anlamı saptırılmaya çalışılıyor. Foça’daki projeye baktığımızda ‘Ekoköy’ tanımına kesinlikle uymayan bir proje diye tanımlayabiliriz. Proje özelinde, Tarım İl Müdürlüğü tarafından marjinal tarım alanı olarak tanımlanarak onay verilmiş. Tarım dışına çıkarılan bütün projeler için 2 yıl içinde onaylanması gerekirken bu proje onaylanmadığı için tekrar onay alınması gerekiyordu. Fakat onay alınmamış proje için Tarım İl Müdürlüğüne başvurulmayarak, Foça Belediyesi’nden bir belge alınmış. Tarım dışına çıkarılan arazilerde yaşanılan diğer bir sorunda alanın Tarım Bakanlığının denetimi dışına çıkmasıdır. Foça Belediyesi de Tarım İl Müdürlüğü de konuyu takip etmemiş. Fakat bu projede imar notlarına ve marjlarına uyulmamış” diye konuştu.
“RUHSAT İVEDİLİKLE İPTAL EDİLMELİ”
Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı Dr. İlker Kahraman ise uygulamanın tarım arazilerindeki yapılaşmanın legalleştirilmesi olduğunu söyledi. Kahraman, “Ekolojik Tarım Turizmi Plan Notunda ‘bu alanlarda hiçbir surette arazinin doğal yapısını bozacak şekilde hafriyat yapılamaz’ denmektedir. Oysa her parselde 10 ayrı sera yapmak isteği sebebi ile çok ciddi hafriyat yapılacaktır, yapılmaktadır. Bu durum, vaziyet planından da anlaşılmaktadır. O halde proje nasıl ruhsat almıştır? Ruhsatın ivedilikle iptal edilmesi gerekmektedir. İzmir Büyükşehir Belediyesi ruhsat yetkisinin Foça Belediyesi’nde olduğunu belirtmektedir. Ancak İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ilçe belediyelerinin yürüttüğü uygulamalarda denetleme yetkisinin ve sorumluluğunun olduğunun bir kez hatırlatmak isteriz” dedi.
“HANGİ KRİTERLERE GÖRE RUHSAT VERİLMİŞ?”
Projenin birçok açıdan soruları olduğunu ifade eden Kahraman, “Projenin arazi yapısı sebebi ile farklı kotlara oturmaktadır. Her parselde hangi gerekçeler sunularak 10 ayrı sera ve bu seralara hizmet eden 10 ayrı müştemilat yapılması talep edilmiş ve Foça Belediyesi hangi değerlendirmeler doğrultusunda bu gerekçeleri makul bularak ruhsat vermiştir? Tarımın verimliliği ve sürdürülebilirliği esas iken nasıl olurda daha fazla yapılaşmaya sebep olacak bir talep onaylanabilir? Her birim, arazi yapısı sebebi ile farklı kotlara oturmaktadır; görsellerde de görüleceği üzere her birim için arazide kot düzenlemesi ve istinat duvarları yapılmış, yapı bahçeleri doğal zemin doldurularak veya kazılarak tahrip edilmiştir. Bu durumda nasıl ruhsat verilmiştir? Söz konusu istinat duvarlarına ilişkin projeler belediyeye teslim edilmiş ve inşaat alanına dâhil edilmiş midir?” diye konuştu.
“PROJE EKOKÖY DEĞİL RANT PROJESİDİR”
Foça Belediye Meclis Üyesi Yüksek Mimar Ercüment Kuyumcu, “Meranın bütünlüğü bozulmuş, İl Tarım Müdürlüğü teknik elemanlarınca yapılan inceleme sonucu arazinin vasfı değiştirilmiştir. Kuru marjinal tarım arazisine dönüştürülen alan büyük bir meradan koparılmıştır. Çok açık ki burası ekoköy projesi olmaktan çok uzaktır. 510 dönümlük arazi 35 dönümler halinde 14 parsele bölünerek, 14 otel ve 140 civarında villa yapılması planlanıyor. Sera evleri iki kat yüksekliğinde eklenen 50 metrekare depo ile seranın toplamı 328 metrekareye çıkıyor. Bugünkü rakamlarla 1 milyar 800 milyonluk rant söz konusudur. Bu proje ekoköy değil rant projesidir.
“YANLIŞTAN DÖNÜLSÜN”
Ekoköy projelerinin 1990'larda endüstriyel tarım ve insan ilişkilerine alternatif bir model olarak ortaya çıktığını söyleyen İzmir Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Hakan Barçın, “Tarım müdürlüklerinden izinler alıp, villayı da müştemilat olarak gösterip bir villa kent yapsınlar diye çıkmış bir şey değildir. Hele hele bir de önüne turizmi ekledin mi ‘ekoturizim’ olmuyor. Turizme tabii ki de kim karşı değiliz. Fakat bunun turizmle, ekoturizmle hiçbir ilgisi olmadığı gibi bildiğiniz villa yapıp satıyorlar. Maalesef, bu durum sadece mera alanlarının yok olması ile sınırlı değil. Burası yerleşim alanlarının dışında, yolu elektriği suyu kanalizasyonu olmayan bir yer. Ayrıca buranın bu tür yollarla bir fiil imara açılması da bir avuç kalmış topraklarımızın yok olmasında emsal teşkil edeceği de çok açıktır. Bu açıdan da bu proje derhal durdurulmalıdır. Yanlıştan dönülmelidir” çağrısını yaptı.
“DOĞAYI YOK ETMELERİNE İZİN VERMEYECEĞİZ”
Büyükşehirler de yaşam zorlaşmaya başladığından beri insanların köylere, kasabalara yerleşme isteklerinin arttığını söyleyen CHP Foça İlçe Başkanı Esen Çeşmeci, “Kırsal alanlarda yapılan ekoköyler aslında tamda bu amaca hizmet etmek için kurulması gerekiyor. Fakat projede villalar hem orada yaşayan kentlinin hem de köy hayaliyle gelecek olan vatandaşı sömürmek üzerine kurulmuş bir sistemdir. Bunun adı doğayı katletmektir, bunun adı toprağa saygısızlıktır. Parsel parsel satıp, kendi kişisel çıkarları için kullanmalarına izin vermeyeceğiz. Gelecek nesillere bırakacağımız toprağın kıyametini bilmeli ve bu bilinçle de ekoköyün takipçisi olacağız” diye konuştu.