Kayyum rejimi
Demokritos’un dediği gibi “Hakikat uçurumun dibindedir.” Uçurumun dibinde de olsa hakikatin ışığına iktidarın kayyımları da kayyumları da gölge düşüremez.
Fotoğraf: Sultan Kılıç
Kayyım kelimesi ile ilk karşılaşmam asistanlığımın ilk yıllarına denk gelir. Gönüllü adli psikiyatri rotasyonu için gittiğim Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesindeki eğitimim sırasında kime vasi tayin edilir, kime yasal danışman atanır arasındaki ince çizgide kayyım kelimesi dağarcığıma dâhil olmuştu. Sözlük anlamı olarak, “Belli bir malın yönetilmesi veya belirli bir işin yapılması için görevlendirilen kişi” şeklinde tanımlanan kayyım kelimesinin eş anlamlısı olarak da “kayyum” sözcüğü önerilmiştir. Böylece Türk Dil Kurumu (TDK) kayyım kelimesini kayyum sözcüğü ile eşitlemiştir.
Her ne kadar TDK kayyım ve kayyum sözcüklerini eşitlemiş olsa da İslami kaynaklar bu iki kelimenin eşit olmadığını söyler. Türkiye Diyanet Vakfı kayyım sözcüğünü TDK gibi “bir işi yerine getiren, üstlenen kimse” şeklinde tanımlarken, kayyum kelimesinin “her şeyin varlığı kendisine bağlı olan, kâinatı idare eden” anlamına gelen Allah’ın doksan dokuz isminden biri olduğuna işaret eder.
Kayyum kelimesinin dilimize girişi yüzlerce yıl öncesine dayansa da ülke siyasetini tarumar etmesi çok da eski değildir. 15 Temmuz 2016 tarihinde gerçekleştirilen darbe girişimi sonrası ilan edilen olağanüstü hâl döneminde iktidar kendisine muhalif olan ya da olabilme potansiyeli taşıyan kamu çalışanlarını ihraç ederken kış lastiği kullanımı ya da işsizlik sigortası gibi ülkede “beka” sorunu yaratabilecek konuları da Kanun Hükmünde Kararnamelerle (KHK) düzenledi. İşte bu KHK’lardan biriyle de “terör örgütü ile iltisakı ve irtibatı” bulunan belediyelere kayyum atama uygulamasını getirdi. 674 sayılı KHK’nın yürürlüğe girmesinin hemen ardından da OHAL’in puslu havasının tekinsiz sözcükleri olan “iltisak” ve “irtibat” gerekçe gösterilerek “Ya Kayyum” nidası ile Kürt nüfusun çoğunlukta olduğu il ve ilçe belediyelerine el konularak belediye başkanları tutuklandı. Böylece sandıkta kaybedilen il ve ilçeler OHAL masasında kazanıldı. O gün bugündür de ülke kayyum rejimi ile yönetilmeye devam ediliyor.
Kayyum rejiminin son atamasını 30 Kasım 2023 akşamı yaşadık. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konsey’i mahkeme kararı ile görevden alınarak yerine 5 kişilik bir kayyum heyeti atadı.
Karara şaşırdım mı? Hâlâ bu ülkede olan bitene şaşırıyor olmama şaşırarak, evet şaşırdım.
Peki, bu karar ilk mi ya da son olacak mı? Hayır, 1953 yılında 6023 sayılı yasayla kurulmuş TTB için bu karar ne ilktir ne de son olacaktır. Çünkü TTB kurulduğu günden itibaren bir hakikat anlatıcısıdır. Gerçekleri eğmeden, bükmeden dosdoğru dile getirmiştir ve getirmeye de devam etmektedir. Bu nedenle de kurulduğu günden beri muktedirlerin hedefinde olmuştur.
Örneğin 1980 yılında TTB Merkez Konsey üyesi diş hekimi Sevinç Özgüner’in evi basılarak öldürülmüştür. TTB 1980 darbesi sonrası kapatılmış ve Merkez Konsey üyeleri yargılanmıştır. 1984 yılında TTB yeniden açıldıktan sonra ölüm cezasına karşı yaşamı savunduğu için dönemin Merkez Konsey Başkanı Nusret Fişek’in ve Merkez Konsey üyelerinin görevden el çektirilmelerine yönelik dava açılmıştır. 2003 yılında dönemin Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ'a hakaret ettiği iddiasıyla Merkez Konsey Başkanı Füsun Sayek’e dava açılmıştır. 2018 yılında TTB yine ölüme karşı yaşamı savunarak “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” dediği için 11 Merkez Konsey üyesi gözaltına alınmış ve yargılanmıştır. 2022 yılında TTB Merkez Konsey Başkanı adli tıp profesörü Şebnem Korur Fincancı’nın bir televizyon kanalında kendisine sorulan soruya cevaben Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Kuzey Irak’ta kimyasal silah kullandığına yönelik iddiaların araştırılması gerektiğini söylemesi üzerine gözaltına alınmış ve tutuklanmıştır.
Demokritos’un dediği gibi “Hakikat uçurumun dibindedir.” Hakikate ulaşabilmek için gerektiğinde düşmeyi göze alarak o uçurumun dibine inebilmek gerekir. Uçurumun dibinde de olsa hakikatin ışığına iktidarın kayyımları da kayyumları da gölge düşüremez. Bu arada aklıma gelmişken belirteyim. Kayyım da kayyum da Arapça kıyamet kelimesinin de türediği kıyam sözcüğünden köken almıştır. Kıyam kelimesinin anlamlarından birinin de “başkaldırı” olduğu düşünüldüğünde her kayyım her kayyum içinde bir başkaldırıyı da barındırır.
1 Ekim 2020 tarihli yazıma “İyi ki TTB var!” başlığını atmıştım. Bu yazımın da son sözü olsun.
İyi ki TTB var!
Meraklısına not: TTB Merkez Konseyi’nin görevden alındıktan sonra kaleme aldığı “TTB Merkez Konseyi’nden Hekimlere Mektup: Şimdi Meslek Örgütümüze, Değerlerimize ve Haklarımıza Sahip Çıkma Zamanı!” başlıklı bildirisini buradan okuyabilirsiniz.
- Vadedilmiş harfler 10 Ekim 2024 10:21
- Umut ayracı 26 Eylül 2024 10:24
- Fenike’den Marsilya’ya, uzodan rakıya… 12 Eylül 2024 12:41
- Bütün yollar Rom’a çıkar 29 Ağustos 2024 10:33
- Bitiş çizgisi 15 Ağustos 2024 04:54
- Çayın yolculuğu 01 Ağustos 2024 08:30
- Kafatası çağı 18 Temmuz 2024 10:00
- Çok kapılı oda 08 Temmuz 2024 10:44
- Yoldan sonra 28 Haziran 2024 09:23
- Bir “Yol” Hikayesi II 13 Haziran 2024 13:49
- Bir “Yol” Hikayesi 30 Mayıs 2024 13:20
- İçimizdeki İrlandalı 16 Mayıs 2024 12:53
- İşçiler marş söyleyerek sahneye girerler… 01 Mayıs 2024 10:10
- Emek bizim, söz bizim… 26 Nisan 2024 04:30
- Sol açık 18 Nisan 2024 11:30
- Kader kapıyı çalınca… 04 Nisan 2024 12:45
- Bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin 21 Mart 2024 04:30
- İkiyüzlü ahlak kumkumalığı 07 Mart 2024 13:48
- Elde kaldı hüzün… 22 Şubat 2024 13:32
- Tüfenk üçlemesi: Mavzer 01 Şubat 2024 10:47
- Tüfenk üçlemesi: Aynalı Martin 18 Ocak 2024 11:50
- Tüfenk üçlemesi: Filinta 04 Ocak 2024 13:45
- Gayrı döner oldum 21 Aralık 2023 14:58
- Kimdi giden kimdi kalan 23 Kasım 2023 11:01
- Eni vici vokke 02 Kasım 2023 13:04
- Şeytanın ışıltısından insanlığın karanlığına 19 Ekim 2023 09:52
- Dayanışma ezilenlerin inceliği midir? 28 Eylül 2023 12:20
- Amerikan İç Savaşı'ndan İngiltere'ye gariptos ağaçlarının hışırtısı 14 Eylül 2023 11:12
- Cehennemin kapısından Bakırköy’ün avlusuna… 31 Ağustos 2023 10:22
- Irgatın Türküsü 17 Ağustos 2023 11:32
- Yüksek Kaldırım’dan Leningrad’a bir şehrin faşizme karşı direniş senfonisi 03 Ağustos 2023 11:46
- Mississipi’den Feshane’ye derinlik ve güvenlik meselesi 20 Temmuz 2023 04:07
- Birimize bir şey olursa ne yaparız? 06 Temmuz 2023 11:31
- Mordan öte 22 Haziran 2023 12:22
- Hakikat bükücülüğü 08 Haziran 2023 11:11
- Umut yorgunluğu 25 Mayıs 2023 10:44
- “Winner” ceket mütevazı mutfağa karşı 11 Mayıs 2023 11:11
- Savaş naraları 27 Nisan 2023 10:10
- Bellek oyunları 13 Nisan 2023 10:50
- Maraş, bahtı gara Maraş 23 Mart 2023 10:48
- Aradığınız devlet bulunamadı 02 Mart 2023 12:22
- Deprem değil, binalar öldürürmüş (!) 16 Şubat 2023 08:42
- Katil uşak 02 Şubat 2023 11:01
- Suyun kokusu 19 Ocak 2023 13:45
- Timsah armudu 05 Ocak 2023 10:27
- Yılın sözcükleri 22 Aralık 2022 11:09
- Franco’dan bugüne Dünya Kupalarından elimizde kalanlar 08 Aralık 2022 11:45
- Şah mat 24 Kasım 2022 09:19
- “Gördük biz bu filmi” 10 Kasım 2022 10:54
- Hakikat yolcusu 30 Ekim 2022 11:20
- Anlatılamamış masallar 27 Ekim 2022 10:14
- "In vino veritas" diğer bir deyişle "Hakikat şaraptadır" 13 Ekim 2022 11:07
- Suskun notalar 29 Eylül 2022 11:12
- Güney Kutbunun yeniden keşfinin hüzünlü hikâyesi 15 Eylül 2022 11:09
- “Sen ben Lenin” Bir de Ahmet Abi. 01 Eylül 2022 10:39
- Börklüce’den günümüze Eyyamı Bahur ya da namı diğer Köpek Günleri 18 Ağustos 2022 10:59
- Dünyanın eksenini kaydıran Hindistan’ın küçük cevizi 04 Ağustos 2022 10:39
- Dünyanın tadı baharı 21 Temmuz 2022 08:40
- Menekşe kokusu 07 Temmuz 2022 04:24
- İnsan kokusu 23 Haziran 2022 04:12
- Tiryak-i 02 Haziran 2022 11:37
- Bahar karşılama 19 Mayıs 2022 06:26
- Hıdırellez ateşi 05 Mayıs 2022 01:05
- Yelkenler fora 21 Nisan 2022 05:20
- Sözün gücü 07 Nisan 2022 06:05
- Lombardiya’dan Ukrayna’ya kemanın tınısı 24 Mart 2022 05:34
- Zeytinin hükmü 10 Mart 2022 05:55
- Geççek 24 Şubat 2022 05:15
- Allasen söyle nedir aşkın aslı astarı! 09 Şubat 2022 23:45
- Erguvan kokusu 27 Ocak 2022 05:49
- (N)isyan 13 Ocak 2022 04:53
- Yaşamın ağırlığı 30 Aralık 2021 05:42
- Kuşaklar boyu insan hakları 16 Aralık 2021 05:03
- Savaşı Durduran Kadınlar: Lili ve Marlen 02 Aralık 2021 04:23
- Herkesin bir Ahmet Kaya’sı vardır 18 Kasım 2021 04:00
- Şaka mı, şeker mi, yoksa patates mi? 04 Kasım 2021 05:43
- Memeli Zeus 21 Ekim 2021 06:51
- Son Bakış 07 Ekim 2021 05:30
- Kırmızı 22 Eylül 2021 23:43
- Asuman’dan Antonis’e Ege’nin iki yakası 09 Eylül 2021 04:46
- Her ekalliyeti düşünüyorum 26 Ağustos 2021 04:04
- Dezenfektan aşkı 12 Ağustos 2021 06:12
- Nomadland’den Rosetta’ya Göçebe Ruhlar 29 Temmuz 2021 06:35
- Lavinia 14 Temmuz 2021 23:08
- Ruhumda Sızı* 01 Temmuz 2021 06:46
- “Y” 17 Haziran 2021 06:06
- Vurmayın öldüm 03 Haziran 2021 03:56
- Gözümün nuru 20 Mayıs 2021 06:11
- İmgenin suskunluğu 06 Mayıs 2021 05:56
- Ruhlar Mezbahası İyi Günler 22 Nisan 2021 03:34
- Şiirci Geldi Haaanıım… 08 Nisan 2021 00:00
- Ata Abi 25 Mart 2021 05:08
- “Yurtsama”dan “gündedün”e “nostalji”nin çağrıştırdıkları 10 Mart 2021 23:20
- Gönülçelen kelimeler atlasım 25 Şubat 2021 05:00
- Harfiyat 10 Şubat 2021 22:41
- Utanç ne yana düşer usta... 28 Ocak 2021 04:20
- “... Ve Herkes için Adalet” 13 Ocak 2021 23:15
- Yattığınız yer incitmesin… 31 Aralık 2020 04:38
- San(a)saryan’dan Su’ya Mahsus Mahaller 09 Aralık 2020 22:44
- Ölüm, adın kalleş olsun… 26 Kasım 2020 04:03
- Depremin ruhsal sarsıntısı 12 Kasım 2020 04:59
- Notaların savaşla hesaplaşması 29 Ekim 2020 05:11
- Hırsızlar mağarası 15 Ekim 2020 00:00
- İyi ki TTB var! 01 Ekim 2020 06:30
- Heybeliada Sanatoryumundaki Hayalet 17 Eylül 2020 00:02
- Otokinetik etki ve norm oluşturma 03 Eylül 2020 05:06
- Ödemişli Muzaffer’den Amerikalı Sherif’e 20 Ağustos 2020 00:51
- Uygun adım marş!… 06 Ağustos 2020 05:18
- ERK-EK 23 Temmuz 2020 04:57
- İçimdeki yangın 09 Temmuz 2020 05:18
- Dededen toruna “Barış”ın inşası 25 Haziran 2020 01:00
- Esaretten kaçan köleden hasta, kamçıdan tedavi üretmek 11 Haziran 2020 00:00
- Kerli ferli yalanlar ve sosyal uyum 28 Mayıs 2020 00:00
- Elma dersem çık… 14 Mayıs 2020 00:30
- Yaşam için ölüme yatanlar 30 Nisan 2020 02:08
- Bastırılan geri döner 16 Nisan 2020 00:00
- Miasmadan Covid-19’a sağlıkçıların salgından korunma önlemleri 02 Nisan 2020 02:49
- Şimdiki zamanda bir distopya: Covid-19 18 Mart 2020 20:30
- Şehitler tepesi 05 Mart 2020 00:30
- Özlerimize kıymayın efendiler! 20 Şubat 2020 00:30
- Acının tonu 06 Şubat 2020 00:00
- Başlarken… 29 Ocak 2020 23:20