18 Şubat 2024 15:20
/
Güncelleme: 15:22

MESEM öğrencisi misiniz?

“Saat hiç yok, patron bu paketler bitecek diyor ve bırakıp gidiyor. Geçen gece sabah 4’e kadar paketleri taşıdım depoda bitmedi diye.”

MESEM öğrencisi misiniz?

Arşiv | Fotoğraf: DHA

Berfin Ezgi TATLI

İstanbul

Çarşamba saat 15.00 civarlarında Avcılar’da bir Meslek Lisesi önündeyiz. Mesleki Eğitim Merkezi ve aynı zamanda Mesleki Teknik Lise olan okulun çıkışını bekliyoruz. Çıkış saati gelmesine rağmen okuldan çıkan yok neredeyse. 5-6 kişilik bir arkadaş grubu çıkıyor sadece. Yanlarına gidiyoruz ve konuşmaya başlıyoruz. “MESEM öğrencisi misiniz?​” diye sorarak başlıyoruz. Evet diyorlar. “Çıkış saatiniz 15.00 değil mi, niye kimse çıkmadı?​” dediğimizde MESEM öğrencilerinin olduğu üç sınıf olduğunu ve kimsenin nerdeyse okula gelmediğini söylüyorlar. “Zaten yoklama, devamsızlık takmıyorlar ve okulda da kızıyorlar sürekli bize. Bir şey öğrendiğimiz yok o yüzden kimse gelmiyor” diyerek neden çok az kişinin geldiğini anlatıyorlar bize.

Lojistik bölümünde okuyorlarmış. Zaten okulda da Lojistik ve Muhasebe bölümü varmış yalnızca MESEM kapsamında. MESEM’ler hakkında ne düşündüklerini soruyoruz. İlk lafa atlayan “Geçen biri ölmüş çalışırken” diyor. Üzüldüklerini belirtip kendilerini şanslı gördüklerini ifade ediyorlar. “Metal sektörü çok ağır, saatleri de çok uzunmuş.  Bizimki görece daha iyi, en azından masa başı iş oluyor. Tabii çoğu zaman diğer şeyleri de stajyeriz diye bize yaptırıyorlar ama yine de daha iyi” diyor. Ardından diğer arkadaşımız “Bzim saatlerimiz 8.00-6.30 arası oluyor, çok değişmiyor saatler. O açıdan iyi. Cumartesi de işe gidiyoruz ama saatler sabit” diyor. Metal atölyelerinde çalışan öğrencilerin gece 12’de bile çıktıklarını duyduklarını dile getiriyorlar. Daha önce Mekanik bölümünde okuyan arkadaşımız lafa giriyor: “Mesaiye kal demiyorlar ama bu iş bugün bitsin diyorlar. Mecburen 11’e kadar çalışmak zorunda kalıyorsunuz. Sıkıyorsa bitirmeden işi çık, seni kovar başka stajyer alırlar” diyerek mesaiye kalmaları söylenmeden nasıl zorunlu bir şekilde mesaiye bırakıldıklarını anlatıyor.

ASGARİ ÜCRETİN ÜÇTE BİRİ UĞRUNA

“Ne kadar alıyorsunuz peki?​” diye soruyoruz. Asgarinin üçte biri diyorlar. “3000 civarı alıyoruz. Bu bitirmek için kaldığımız günler, ekstra para verilmiyor tabii. Şimdilik böyle ama mezun olunca ücretler iyi oluyormuş bakalım bir süre böyle işi öğrenelim de sonra artar” diyorlar. Okuldan çok sıkıldıklarını, gelmek istemediklerini söylüyorlar. “Bitse de rahatlasak artık, zaten okula gelesimiz yoktu. Meslek Lisesi’ndeyken MESEM’de derslerden kolay geçiriyorlar dediler, o yüzden geldik buraya” diyorlar. Giderek artan ekonomik krizin yarattığı yoksullaşma MESEM’de okuyan öğrenciler açısından iki durumu ifade ediyor. Bir yandan elbette ücretlerinin çok düşük olduğunu söylüyorlar ancak bir yandan da az da olsa cep harçlığı çıkartmanın kendileri için iyi olduğuna dair bir düşünceleri var. Yaptıkları işe göre az da olsa çalışabildikleri ve az da olsa kendi paralarını çıkartmalarının onları rahatlattığı bir durumdan söz edebiliriz. Bu da öğrencilerin MESEM’leri tercih etmelerine sebep olan bir durum oluyor.

Neden direkt çalışmaya başlamadıklarını sorduğumuzda “Diplomamız olsun, sonuçta lise diploması. En azından burada çalışıyoruz ve mezun olunca iş daha garanti oluyor” diyor. Birçok öğrencinin zaten bu sebeple MESEM’e geçtiğini söylüyorlar. “MESEM’de ücretler düşük şu an, ücretleri arttırsalar herkes koşarak gelir MESEM’lere” diyerek MESEM’lerin Meslek Lisesinde okuyan öğrenciler açısından ilgi çekici olduğunu, ücretler biraz fazla olsa çoğu kişinin MESEM’lere gelebileceğini ifade ediyorlar.

Ardından uzun bir süre kargocuda çalışmış olan bir arkadaşımız giriyor söze: “Ben bıktım çalışmaktan.  Sürekli her işe koşturtuyorlar beni, sürekli birileriyle tartışmak zorunda kalıyorum. Bunaldım artık” diyor. “Saat hiç yok, patron bu paketler bitecek diyor ve bırakıp gidiyor. Geçen gece sabah 4’e kadar paketleri taşıdım depoda bitmedi diye” diyor. “Aldığımız para çok az ama şu an en iyisi de bu. Mezun olunca artacak alacağımız para, onu bekliyoruz” diyerek mezun olup diğer arkadaşları gibi hem diplomasını almak hem de daha fazla para kazanmak istediğini dile getiriyor. Sohbetimizin sonuna geliyoruz ve vedalaşıyoruz.

Evrensel'i Takip Et