Urla’nın JES kâbusu bitmiyor: Geçen yıl ÇED’i sonlandırılan alanda jeotermal çalışması

Özer AKDEMİR

İzmir’in Urla ilçesi’ne bağlı Altınköy Mahallesi sınırları içerisinde başlatılan jeotermal kaynak arama çalışmaları yöre halkını bir kez daha harekete geçirdi. Aynı bölgede geçen yıl da jeotermal kaynak aramaları için ruhsat verilmiş, halkın tepkileri sonrası valilik tarafından ÇED süreci sonlandırılmıştı. Jeotermal kaynak aranan yer doğal sit “nitelikli alan” sınırları içerisinde kalıyor.

VALİLİK TEPKİLER ÜZERİNE ÇED’İ SONLANDIRMIŞTI

Geçtiğimiz yıl Urla Demircili Köyü'nün batısından başlayarak, Seferihisar sınırına kadar tüm sahiller ve arkasındaki önemli bir korunan bölge olan ve Doğal sit "Nitelikli Alan"  için jeotermal kaynak arama ruhsatı verilmişti. Yöre halkının tepkilerin ardından projenin ÇED sürecinin Valilik tasarrufu ile sonlandırıldığı açıklanmıştı. Öte yandan jeotermal kaynak arama ruhsatının iptali için açılan davada da ruhsatın sona erdiği, sahanın geri alındığı ve ruhsatın yenilenmeyeceğine dair belge dün mahkeme dosyasına girdi. Tüm bu sürecin yanı sıra aynı bölgede Majestik Turizm Kuyumculuk A. Ş. Adlı şirketi yeni bir turizm amaçlı jeotermal kaynak arama ÇED sürecinin başlatıldığı ortaya çıktı.

YURTTAŞLARDEN ÇEVRE İL MÜDÜRLÜĞÜNE DİLEKÇE

İzmir Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği Bakanlığı internet sitesinde yayınlanan 1 adet jeotermal sondaj kuyusu ÇED sürecine karşı yöre de yaşayan yurttaşlar bir kez daha dilekçelerle tepkilerini ortaya koydu. İzmir Çevre, Şehircilik Ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne verilen dilekçelerde Turizm amaçlı jeotermal kaynak arama adı altında başlatılan bu ÇED sürecinin Urla’nın en değerli plajlarının hemen arkasından başladığı ve alanın doğal siz nitelikli alan olarak tescilli olduğu belirtiliyor.

KAMU ARAZİLERİ AMAÇ DIŞI BİR ŞİRKETE TAHSİS EDİLİYOR

Firmanın Proje Tanıtım Dosyasındaki verilere göre jeotermal suyun ısısının çok düşük olduğuna dikkat çekilen dilekçelerde, alanda daha önce verilen jeotermal arama ruhsatının valilikçe geri alındığı dile getirildi. Buna karşın aynı alan içinde yeni bir arama ruhsatı verilmesinin idarenin tutarlı ve hukuki işlem oluşturmadığını gösterdiğinin belirtildiği dilekçelerde, “Kaldı ki, ruhsat sahasını da içine alan ormanlık alanlar bu bölgenin ekolojik ortamının güvencesidir. Kaldı ki tek bir sondaj kuyusu için, çok geniş bir alanın, şirket lehine ruhsatlandırılması gerçekteki amacın JES kurulmasından öte, kötü niyetli ve kamu arazilerinin, amaç dışı, bir şirkete tahsisi niyetini ortaya koymaktadır” ifadelerine yer verildi.

BİLİM, HUKUKA AYKIRI ÇED SÜRECİ SONLANDIRILSIN!

Bölge Doğal SİT derecelendirmesi yönünden “nitelikli koruma alanı” olduğuna vurgu yapılan dilekçelerde, “kıyıdaki plajlardan halkın yararlandığı zengin ve hassas bir bölgede böyle bir arama ruhsatı verilmesi, bilime, hukuka tamamen aykırıdır” denilerek ÇED sürecinin acilen sonlandırılması talep edildi.