Ülker kadın işçi alınmasını neden yasakladı?
Üretim sürerken kendilerine paketlenmesi için gelen bisküvileri paketler yerine çuvallara dolduran, sonra onları un ufak oluncaya kadar ezerek kullanılamaz hale getiren genç kadınlar...
Fırat TURGUT
1974 yılının eylül ayı, ayın yirmi dördüncü günü... Ülker’in Topkapı’daki fabrikasında çalışan işçiler, tüm çıkış kapılarını kapatıyor, üstelik olası bir polis müdahalesine karşı kaynak yaparak. Fabrikadaki odasında bulunan Patron Sabri Ülker telaşla odanın sınırları içinde geziniyor. Telaşı o kadar büyük ki iki yeğenine, damadına ve o tarihlerde 15 yaşında olan oğlu Murat Ülker’e hiçbir zaman kaçırmadığı cuma namazına gidilmeyeceğini söylüyor.
Ülker’in yeğenlerinin o hengamede verdiği ‘nasihatlere’ işçilerin karnı tok. DİSK/Gıda-İş üyesi işçiler sendikalarının tanınması, Gıda-İş’le toplu sözleşme yapılması için kararlı.
İLK PANZER ÜLKER’DE
Sabri Ülker hareketin daha fazla büyümesini istemiyor ancak kuyruğu dik tutması gerekiyor. İşçiler bütün telefon tellerini kestikleri için polisi arayamıyor, akrabalarını odasına kilitleyip işçilerle tartışarak dışarı çıkıyor, soluğu Zeytinburnu’daki karakolda alıyor. Ertesi gün gazetelerde bir haber: “İstanbul polisi toplumsal olaylarda panzeri ilk defa DİSK işçilerinin Ülker Fabrikasında giriştikleri eylem sırasında kullandı.”
Şu an 5 milyar dolarlık servetiyle Türkiye’nin en zenginleri listesinde ilk ona, dünyada ise ilk bine giren Murat Ülker, yeğenler ve damat anca gece yarısı polis eşliğinde dışarı çıkabiliyor...
ERKEKLERİ AZARLAYAN KADINLAR
O gün polis müdahalesiyle bastırılan hareket işçiler için bir başlangıç. Takip eden günlerde ve yıllarda işçilerin en ufak haksızlığa karşı bile bir tahammülleri yok. O kadar ki yöneticilerin ağzından çıkacak yanlış bir söz işçiler için kıvılcım. Hele ki fabrikaya henüz 16-17 yaşında girmiş kadın işçiler için... Zira eylem ve direnişleri büyüten, erkek işçilerde karın ağrısı yaratan onlar. İş bırakma kararı alındığında tüm bölümleri dolaşıp erkek işçileri “Biz kadınlar direnirken siz erkekler niye çalışıyorsunuz, hadi eyleme” diye azarlayan onlar. O tarihleri üzüntüyle anan Ülker patronlarına “Kız işçiler erkek işçiler üzerinde büyük baskı oluşturuyordu, herkes bir anda işi bırakıyordu” dedirtenler... Çocuk yaşta girdikleri Ülker’de erişkin ve yetişkin olanlar...
KİLİT NOKTA PAKETLEME BÖLÜMÜ
Sadece bu mu? O tarihlerde otomasyon sistemi olmadığı için ince işçilik isteyen paketleme bölümünden, primleri kesilecek olmasına rağmen ürün çıkarmayanlar da onlar. Üretim her bölümde (zorunlu olarak) sürerken kendilerine paketlenmesi için gelen bisküvileri paketler yerine çuvallara dolduran, sonra onları un ufak oluncaya kadar ezerek kullanılamaz hale getiren genç kadınlar... “İşçiler açsa patronlara huzur yok” sloganının hakkını sonuna kadar vererek, Patron Sabri Ülker’in telaşını arttıranlar...
İşte başlıktaki sorunun yanıtı tam da burada. ‘Sütten ağzı yanan’ Sabri Ülker çalışmaya devam eden kadın işçileri işten çıkaramıyor ancak bir süre fabrikaya kadın işçi alınmasını yasaklayarak da ‘Yoğurdu üfleyerek yiyor.’
Evrensel'i Takip Et