20 Mayıs 2024 13:45

Ayhan Bora Kaplan davası: Kaplan salondan çıkarıldı, avukat gazetecileri hedef aldı

Ayhan Bora Kaplan davasında işkence gördüğünü iddia eden Erkan Doğan dinlendi: ‘’Kendi deyimleriyle siyasi konjonktürü arkalarına alıp hareket ediyorlar’’

Fotoğraf: ANKA

Paylaş

Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne dair 20’si tutuklu 61 sanığın yargılamasına devam edildi. Mahkeme başkanı duruşmanın sanık savunmalarıyla devam edeceğini ve ardından dosyayı ara karara bağlayacaklarını açıkladı. Duruşma, 22 Nisan Pazartesi gününe ertelendi. 

Duruşmada Ayhan Bora Kaplan tarafından işkenceye uğradığını iddia eden Erkan Doğan dinlendi. Doğan, ''Kaplan’ı şikayet ettiği süreçte polise ve yargıya inancının kalmadığını'' ifade ederek, "Ayhan Bora Kaplan, siyasetçi olduğu için Barış Kurt’a yaranmak için bana bunları yaptı. Ben Ayhan Bora Kaplan’ı saldığı korku ve uyuşturucu ticareti nedeniyle bilirim. Hayatımı elimden alan bu kişilerden şikayetçiyim.” dedi.

Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne ilişkin 20'si tutuklu 61 kişi hakkında Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava Sincan Cezaevinde görüldü.

GİZLİ TANIK, İFADELERİNİ GERİ ÇEKTİ

Mahkeme Başkanı, "Ü5W1G8K6L3"  şeklinde kodlu gizli tanığın ifadelerini geri çektiğini açıkladı.

İddianamede, Bora Kaplan için çalışan kişilerin isimlerini tek tek veren gizli tanık "Ü5W1G8K6L3"ün, "Şüpheli Bora Kaplan'ın silahlı suç örgütünün kurucusu ve yöneticisi olduğunu, Bora Kaplan'ın suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenen bazı suçları bizzat azmettirdiğini, suç örgütü yöneticileri ve üyelerine emir verdiğini, silahlı suç örgütünün faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlardan bazılarına ise doğrudan katıldığını beyan ettiği" ifadelerine yer verilmişti.

''AYHAN DİŞLERİMİ ÇEKTİ, MUHAMMED VE ADNAN YARDIM ETTİ"

Alacağını istediği için Ayhan Bora Kaplan ve adamları tarafından dişleri sökülerek kendisine 2 gün boyunca işkence edildiğini öne süren müşteki Erkan Doğan dinlendi. Doğan, "Benim olayımla ilgili temel sebep Barış Kurt'tur. Şirketin her işine koşturduğum için Kurt bana güvenirdi. Her yere beraber giderdik. Zamanla bildiklerim bana ağır geldi. Yasal olmayan işlere karışıklığı için vicdanen rahat değildim. Daha sonra yanından ayrılmayı kafama koydum. Kurt, bana o tarihte hakkımı vermek istemedi. Yanından ayrıldıktan sonra iletişimimiz kesilmedi. Ben daha sonra bir büfe aldım kendim. 25 Temmuz'dan birkaç gün sonra mesaj atıp alacağımı istedim. Artık canıma tak etmişti. Alacağımı vermezse ‘Kimse Yok mu Derneği’ ile bağlantısını açık ederim diye mesaj attım. O da rahatsız oldu bundan. Beni 2 gün bir yerde alıkoydular. Ayhan dişlerimi çekti, Muhammed Kaplan ve Adnan Kaplan yardım etti.” iddiasında bulundu. 

"SİYASİ KONJONKTÜRÜ ARKALARINA ALARAK HAREKET EDİYORLAR"

Bunun üzerine Muhammed Kaplan, Erkan Doğan’a bağırdı ve salonda gülüşmeler oldu. Mahkeme başkanı araya girerek ‘’Dışarı atarım, bir daha buradan ses çıkmayacak’’ dedi. Mahkeme Başkanı'nın uyarısının ardından açıklamalrına devam eden Doğan, "Semih Arslan ile aralarında ‘Bağlum’da mı halledelim’ dediğini duydum. Beni öldürüp intihar sürü vereceklerini anladım. Bunlar o kadar profesyonel ki kendi deyimleriyle ‘siyasi konjonktürü’ de arkalarına alarak hareket ediyorlar. Yasaklı madde kullanıp sızdıkları bir anda ellerimin bağını çözerek kaçtım ve o sırada beni gören memurlar 155’i aradılar ve ardından zaten polis geldi" diye konuştu

"POLİSE GÜVENEMECEĞİMİ ANLADIM"

Daha sonra karakoldan sonra Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldüğünü, Kozan Umut olduğunu öğrendiği polis memurunun "Ayhan Bora Kaplan’ı tanırım. Senin gibiler ondan para koparmak için bunları yapar. Böyle bir şey varsa sana dünyayı dar ederim" dediğini iddia eden Koğan, şöyle devam etti: "O sırada Ayhan Bora Kaplan’ın adamı geldi ve ‘dışarda büyük abi bekliyor’ dedi. İki polisin yanında böyle tehdit edilince polise güvenemeyeceğimi anladım. Ardından Esat Karakolu’na gittim ve bana dışarda Ayhan Bora Kaplan’ın adamı ‘sakın şikayette bulunma yoksa başına bir şey gelir’ diye tehdit ettiler. İfadem de zaten ben gelmeden önce hazırlanmıştı. Bende beni polisin ve devletin koruyacağına inancım kalmamıştı o sırada ve imzaladım.’ Emniyet, adliye ve siyasi güçler olduğu için mücadele edemeyeceğimi anladım ve ne bir hayatım ne bir evim ne de bir ailem oldu bu sürede. Savcılığa ifade verdim, dişlerimi gösterdim. Ayhan Metin isimli savcı beni dinledi ama kayıta geçirmedi. Bunun üzerine yargıda da bir sonuç alamayacağımı anladım ve Ankara’yı terk ettim. Yeni emniyet kadrosuna yeni içişleri bakanı Ali Yerlikaya’ya güvendim ve o yüzden buradayım. Ayhan Bora Kaplan, siyasetçi olduğu için Barış Kurt’a yaranmak için bana bunları yaptı. Ben Ayhan Bora Kaplan’ı saldığı korku ve uyuşturucu ticareti nedeniyle bilirim. Hayatımı elimden alan bu kişilerden şikayetçiyim.''

BORA KAPLAN DURUŞMA SALONUNDAN ÇIKARILDI

Tutuklu sanıklardan Barış Kurt’un müşteki Erkan Doğan’a soru sorması sırasında Ayhan Bora Kaplan’ın müdahale etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Ayhan Bora Kaplan’ı ‘düzeni bozduğu’ gerekçesiyle duruşma salonundan çıkardı.

Tutuklu sanık Muhammed Kaplan, müşteki Erkan Doğan’a ‘’Organize Şube polisleri size en son ne zaman ulaştı, bu 2-3 gün içerisinde ulaştılar mı?'' diye sordu. Doğan, ''Resul Aydoğdu isimli polis memuru ulaştı’’ dedi. Bunun üzerine Muhammed Kaplan, ''Yönlendiriyorlar Erkan Doğan’ı'' iddiasında bulundu.

Erkan Doğan, açıklamalarının sonunda Barış Kurt’un yakınlarının, televizyonlara çıkmaması için aradığını ve dün akşama kadar kendisine bazı meblağlar sunulduğunu öne sürdü. Doğan, istendiğinde bunları mahkemeye sunabileceğini de belirtti.

HALK TV VE SÖZCÜ TV HEDEF GÖSTERİLDİ

Sanık avukatlarından birinin Erkan Doğan’a ''Tutuklu polisler bize göre çete olan Şevket Demircan, Murat Çelik, Ufuk Gültekin ve Gökhan Yücel ile iletişime geçtin mi?​’’ sorusuna ise ‘’Ben sadece Emniyet’e gittiğimde onlarla el sıkıştım ‘merhaba, merhaba’ oldu. Ben sadece Mustafa Süvari, Resul Aydoğdu ve soyadını hatırlamadığım Çağlar isimli polis iletişime geçti'' yanıtını verdi. Sanık avukatı ise ''Uğur Dündar ile de iletişime geçti, Sözcü TV’ye çıkıp bilgi verdi. Zamanında Samanyolu TV, Zaman gazetesi varsa şu an da Halk TV vardır'' dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı gazeteciler hakkında böyle bir ifade kullanılmamasına ilşkin uyarıda bulundu. (ANKA)

ÖNCEKİ HABER

Yaptırdıkları teknede ısınmak için ateş yakan 2 arkadaş, kömürden zehirlenip hayatını kaybetti

SONRAKİ HABER

Ücretleri yüzde 30 kesintiyle yatan belediye işçileri yol kapattı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa