22 Temmuz 2024 15:27

Buca Seyfi Demirsoy Hastanesindeki SES üyesi emekçiler: “Yetki emekçilerden alınır”

Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalışan SES üyesi emekçiler yetki tartışmalarına ilişkin yaptığı basın açıklamasında, yetkinin yöneticilerden değil emekçilerden alınacağını söyledi.

Fotoğraf: SES İzmir 1 No’lu Şube

Paylaş

İzmir Buca’da yer alan Seyfi Demirsoy Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) yetki krizine ilişkin basın açıklaması düzenledi. “Sendika yetkiyi yöneticilerden değil, emekçilerden alır” yazılı pankart arkasında toplanan emekçiler, Başhekimlik önünden seslenirken, basın metnini ise SES İzmir 1 No’lu Şube Yöneticisi Emre Ateş okudu.

“SERMAYE İŞLEVSİZ SENDİKALARA İHTİYAÇ DUYUYOR”

Koruyucu sağlık hizmetlerinin gün be gün terk edilerek, sağlığın piyasalaşmaya kurban edildiğine değinen Ateş, “Kamu hastaneleri de dahil tüm sağlık hizmetleri işletmeye dönüştürüldü. Kazanç sağlayarak personelinin ücretlerini ödemeye çabalayan, tıbbi alet, araç, gereç ve sarf malzemelerini nasıl tedarik edeceği kaygısı yaşayan, bu arada hatırlı kişilere ihaleler yoluyla kaynak aktarmaya zorlanan sağlık işletmeleri yöneticileri doğal olarak bu iş ve işlemler sırasında kendisine sorun çıkarabilecek çalışanların haklarını savunacak, usulsüz işlemlere tepki gösterecek, gereği halinde bu işlemleri teşhir edecek, adli ve idari soruşturmalar açılmasını sağlayabilecek sendikaları hastanede yetkili sendika yapmamak için her türlü usulsüzlüğü, suç işleme pahasına yapmaktan kaçınmamışlardır. Hastanemizde 15-17 Mayıs 2023 tarihinde yaşanan olay da bu anlayışın sonuçlarından sadece birisidir. İşçilerin, memurların ve diğer tüm emekçilerin çıkarları doğal olarak Sağlık İşletmesi Yönetimlerinin çıkarlarıyla çatışacaktır. Çünkü çalışanların çalışma koşulları, ekonomik hakları, sosyal ve kültürel haklarının korunması ve geliştirilmesi ile görevli sendikalar ile daha çok kâr sağlama amacındaki İşletme Yöneticisi mutlak surette uyuşmazlıklar yaşayacaktır. Bu nedenle de işletme yöneticileri bu durumda kendilerine güçlük çıkarmayacak, işverenin isteğinin kabul edilmesi için çalışanlar üzerinde telkin, baskı ve hatta tehditler başvuracak adeta işverenin çalışanlarla ilişkiler birimi gibi çalışacak sendikaya ihtiyaç duymaktadır” diye konuştu.

“HUKUKSAL YAPTIRIMLAR OLACAK”

15 Mayıs tarihi itibariyle sendika aidat kesintilerine göre yapılan tespitte en fazla üyeye sahip sendikanın SES olduğunun anlaşıldığını belirten Ateş, “Bunun üzerine, hastane yönetimi yetkisi olmadığı halde, yetkiyi kaybeden sendikanın başvurusu gerekçesiyle bir soruşturma başlatarak sağlık çalışanlarının sendika seçme özgürlüklerini ihlal etme pahasına istifalarını keyfi şekilde geçersiz sayan ve onları istifa ettikleri sendikaların üyeleri sayma gafletine düşen usulsüz ve yetkisiz bir soruşturma raporunu esas almak suretiyle yetkili sendikanın SAĞLIK-SEN olduğuna dair açıklama yapmışlardır. Oysa olması gereken 4688 sayılı Kanunun emredici hükmü gereğince 15 Mayıs tarihindeki sendika aidat kesintilerine göre SES'in yetkili sendika olduğunun tespiti idi. Bu durumda bu sonuca itirazı olan sendika varsa o sendikanın yine Kanun gereğince yetkilendirilen Ankara İş Mahkemeleri’nde itiraz davası açması idi. Hastane Yönetimi tam tersine, ‘ben yetkisiz sendikayı yetkili yaptım, yetkili sendika  siz gidip itiraz davası açın’ dedi. Biz Sendika olarak bir yandan itiraz davası açtık, diğer yandan da suç işleyen yöneticileri hakkında Savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Nihayet Ankara 4. İş Mahkemesinde görülen itiraz davası sonucunda SES'in yetkili sendika olduğu, tüm kayıtların ve tutanakların bu şekilde düzeltilmesi gerektiğine karar verildi. Ancak, maalesef mahkeme yasa gereği en geç 2 ayda sonuçlandırması gereken davayı bir yılda sonuçlandırdığı için bu karar elbette 2023'ten bu yana haksız ve hukuka aykırı olarak gasp edilen yetki hakkımızı geri getirmeyecek, ancak ilerleyen günlerde görüleceği üzere bazı hukuksal yaptırımları olacak” ifadelerini kullandı.

“YETKİLİ SENDİKA SES’TİR”

Son olarak bu karar ile her şeyden önce ehliyet ve liyakat bakımından yetersiz yöneticilerin yaptıkları işlemlerin tamamen kayırmacılık ve çıkarlar üzerine kurulu olduğunun, yöneticilerin sendikalar arasında taraf olduğunun, eşit davranma yükümlülüklerine uymadıklarının ortaya konulduğunu vurgulayan Ateş, “İş yerimizde talimatla usulsüz soruşturmaların ve keyfi uygulamaların yapıldığı gün yüzüne çıktı. Sadece iş yerimizde değil tüm kamuda yıllardır dile getirdiğimiz ‘atanmış değil liyakatlı yöneticilerle yönetilmek istiyoruz’ talebimizdeki haklılığımız gün yüzüne çıktı. Çalışanların iradesini görmezden gelerek yetki hakkını gasp eden yöneticiler aynı zamanda kamu zararına da sebep olmuşlardır. Biz SES olarak gerek genel merkez gerekse İzmir şubeler olarak ilgililer hakkında yaptığımız suç duyurumuzun / duyurularımızın en yakın takipçisi olacağımızı ve bu haklı mücadeleden vazgeçmeyeceğimizi bu haklı hukuksal kazanımdan doğan tüm haklarımızı alıncaya kadar fiili meşru mücadele başta olmak üzere hukuksal mücadelemizden de vazgeçmeyeceğimizi tüm kamuoyu çalışanlar tüm üyelerimizin bilmesini istiyoruz. Bitirirken bir kez daha ifade edelim ki, en baştan söylediğimiz gibi, sendikalar yetkiyi yönetimlerden değil emekçilerden alırlar. O nedenle de bu işyerinde meşru yetkili sendika SES'tir” diyerek sözlerini tamamladı. (İzmir/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Paris 2024 Olimpiyatları başlıyor: Rus atletler kısıtlandı, İsrail’e yaptırım yok

SONRAKİ HABER

Sinan Ateş cinayeti: Sanıkların duruşmada söylediklerini bilirkişi raporu yalanladı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa