Yolbulan işçilerine selam olsun

Erbosan ve Mega Metal’den bir grup işçi
Kayseri

Yolbulan Metal işçilerinin grevinde “Pilavdan dönenin kaşığı kırılsın” diyen Yunus Değirmenci’nin memleketi Kayseri’den selamlar. Lakin Yunus Değirmenci’nin sağlam kaşığı var mı?

Memleketiniz Kayseri’de örgütlü olduğunuz fabrikalarda sefaletin ve yokluğun her geçen gün arttığı ve buna sebep olan patronlara ve sendikacılara lafınız yok mu? Kayseri’de örgütlü olduğunuz hangi fabrikada bir işçinin net maaşı 30 bin liranın üzerinde?

Başta sizin bu konuma gelmenizde büyük pay sahibi olan Erbosan işçisini 2010 yılında girdi çıktı yapıp, kalifiye eleman demeyip gruplara (A’dan I’ya) ayırıp, patronla beraber işçileri sefalete sürüklemediniz mi? En son sözleşmede işçilere “Siz kabul etmediğiniz sürece biz imza atmayacağız” diyen şube başkanınız değil miydi? İşçilerle alay eder gibi 3 yıllık sözleşme imzalayıp 2. ve 3. yılda ne olacak onu bile açıklama gereği duymadığınız gibi her sözleşmeden hemen sonra bastırdığınız sözleşmeyi bile bastırma gereği duymadınız!

Sendika aidatları işçilerden kesilen paralardır. Grevdeki işçiler için, örgütlenme sırasında işten atılan işçiler için kullanılır. Sendikacılar lüks arabalara binsin, Hisarcık’ta villalarda otursun diye değil! Yani lüks şekilde yaşasın diye kesilmez! Yolbulan işçisine yatırmış olduğunuz 10 bin 500 TL bir lütuf değil, işçinin kendi parasıdır, analarının ak sütü kadar helal olacak. Mesela, diğer örgütlü olduğunuz fabrikalarda destek açıklaması, destek için iş bırakmalar olacak mı?

“Türkiye işçi sınıfının yaptığı her grev namustur” diyen Değirmenci’ye bir soru: Kayseri işçisinin namusu ne olacak?

Son olarak, Yolbulan işçilerinin başlatmış olduğu mücadele çok onurlu bir mücadeledir. Yolbulan işçilerinin onayı alınmadan toplu sözleşme imzalanmamalıdır. Çünkü Kayseri’de birçok fabrikada sözleşme biz işçilerin onayı alınmadan imzalandı. Birliğinizi bozmadan devam ettirirseniz greviniz kazanımla sonuçlanacaktır. Selam olsun tüm işçilere.