Akcanlar işçileri direnişlerinin 28. gününde aileleriyle fabrika önüne yürüdü
Vergi kesintilerine, yedili çalışma sistemi dayatmasına ve kötü çalışma koşullarına karşı 28 gündür direnen Akcanlar Tekstil işçileri bugün aileleriyle birlikte fabrikanın önünde eylem yaptı.
28 gündür patronun 7’li sistem dayatmasına ve vergi kesintilerine karşı direnen Akcanlar Tekstil işçileri mücadelelerini aileleri ile birleştirdi. Başpınar 5. Organize Sanayi Bölgesinde bulunan fabrika önüne yürüdü. 14 yılın ardından bir ilke de imza atan işçiler ve ailelerin eylemine Emek Partisi (EMEP) ve Türkiye Komünist Partisi (TKP) de destek verdi.
En son 2010 yılında 75 gün süren Çemen grevinde işçiler aileleri ile birlikte Başpınar Organize Sanayide yürüyüş düzenlemişlerdi. 14 yılın ardından bugün de Akcanlar işçileri eşleri ve çocuklarıyla birlikte yürüdü. Yürüyüşün ardından gerçekleştirilen basın açıklamasında işçi aileleri ve BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen konuştu.
Akcanlar işçilerinin çocuklarından Emine Kaçar, direnişte olan babasıyla gurur duyduğunu söyleyerek, "Babam iş yerinde haksızlığı kabul etmedi, patronun otelinde konaklayanların küflenmiş, kokmuş yemeklerini yemeye razı olmadı, bir günü de ailesiyle geçirmek için mücadele etti ve ediyor. Babam ekmeğimiz biraz daha büyüsün diye burada toz toprak içinde nöbet tutuyor, direniyor. Babamla gurur duyuyorum ve kazanana kadar biz de aileleri olarak onun yanında arkadaşlarının yanında olacağız" diye konuştu.
“İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ”
Helin Doğruer ise direnişteki babasına ve arkadaşlarına sonuna kadar destek vereceklerini vurgulayarak şunları söyledi: “Babam her sabah işe gitmek için evden çıktığında pazar günlerinde bile neden çalışmak zorunda kaldığını düşünürdüm. Bazen daha ben uyanmadan evden çıkmış olurdu. Bunda bir sorun olduğunu biliyordum ama ne olduğunu çözemiyordum, ‘insanca yaşamak istiyoruz' diye direnince anladım. Bizim ihtiyaçlarımız için canını dişine takarak çalışan babam ve bizler de bütün herkes gibi insanca yaşamak istiyoruz. Ben işten geldikten sonra babamla sohbet etmek isterken babamın yorgunluktan konuşamadığı günler bitsin istiyorum.”
“SİZ CAHİLSİNİZ, BİZ OKUYARAK BU GÜNLERE GELDİK” SÖZLERİNİ HATIRLATTI
Şükran Doğruer de fabrikanın insan kaynakları müdürünün sözlerini hatırlatarak “İşçilere ‘siz cahil insanlarsınız, biz okuyarak bu günlere geldik’ demiş. Bu insanlar olmasaydı siz bugünlere gelemezdiniz. Siz bu emekçilerin sırtından para kazanıyorsunuz. Sizin de çocuklarınız var. Bugün bu işçilere yarın sizlere” dedi.
“İŞÇİLERİN YANINDA BİRTEK-SEN VAR”
İşçi ailelerinden sonra konuşan Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK SEN) Başkanı Mehmet Türkmen de “Biz aileleri de direnişimize kattığımızda bazı kişiler ‘Çocukların, kadınların eylemde ne işi var?’ diye tepki gösterdiler. Bu işçiler bu fabrikada çocuklarının geleceği için çalışıyorlar. Evlerini geçindirmek için bu fabrikada ter döküyorlar. Akcanlar patronunun haklarına el koyduğu bu işçiler, haklarını talep ettikleri için kapı önüne koyuldular. İşçiler aileleri ile birlikte gelecekleri için tabii ki mücadele edecekler. Birileri ‘İşçiler 10 gün direnemez dağılırlar’ demişti. Biz her geçen gün çoğalıyoruz, ailelerimizle birlikte direniyoruz. İşçilerin dağılacağını bekleyenler boşuna bekliyor, hesap edemedikleri bir şey var o da Akcanlar işçilerinin kaybedecek tek bir şeyleri kalmadığıdır. Bilmedikleri bir şey daha var bu işçilerin yanında BİRTEK-SEN var. Kurulduğundan bu yana tek bir işçi bile olsa onunla mücadele eden bir sendikaları var, o yüzden 5 kişi de kalsak, haklarımızı alana kadar buradan ayrılmayacağız” dedi.
“BEŞ YILDIZLI SÖMÜRÜYÜ TÜRKİYE’YE ANLATACAĞIZ”
Antep’te yarın (14 Eylül) başlayacak Kültür Yolu Festivali'nde Akcanlar patronuna ait Divan ve Grand Otel için boykot kampanyası başlatacaklarını söyleyen Türkmen, “Antep’in yemeklerini Antepli işçiler yiyemiyor, işçiler mutfaklarında et göremiyorlar. Eğer taleplerimiz kabul edilmezse festival boyunca eylemlerimize orada devam edeceğiz ve o beş yıldızlı otellerin sahibi olan patronların beş yıldızlı sömürüsünü, bu otellerde çöpe atılacak yemeklerin işçilere yemek diye getirildiğini, haklarını isteyen 90 işçiyi kapı önüne koyduklarını bütün Türkiye’ye anlatacağız” şeklinde konuştu.
“PATRONLARIN BİRLİĞİNE KARŞI BAŞPINAR İŞÇİLERİNİN BİRLİĞİ”
Başpınar işçilerine de seslenen Türkmen sözlerini şöyle bitirdi: “Başpınar’da 200 binden fazla işçiyiz suda balık, toprakta karınca kadar çoğuz, bu ülkede bu memlekette insanların hayatını devam ettirebilmesi için ne gerekiyorsa üreten biziz, yaratan biziz. Depremde, pandemide, karda, fırtınada çalıştırılan işçileriz biz. Bu şehri sanayi kenti, marka şehri yapan işçilerin emeğinden çalınanlardır. Şimdi bu işçiler haklarını arıyor. Tüm Başpınar işçileri hakları için bir araya gelip mücadele etmeli, direnen Akcanlar işçileri ile dayanışma göstermelidir. Nasıl ki patronlar çıkarları için bir araya gelip örgütleniyorlar, biz de bir araya gelip haklarımız için mücadele etmeliyiz. (Antep/EVRENSEL)