CHP’li Gürer: Tarladan markete fiyat 3 kat artıyor
Patates üreticisinin maliyetin altında ürününü satamazken, tüketicinin de yüksek fiyatla ürün almak durumunda kaldığını dile getiren CHP’li Gürer, "Tarlatan markete fiyat 3 kat artıyor” dedi.
Fotoğraf: CHP
CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman, Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, patates ürününde bu yıl yaşanan sorunları gündeme getirdi. Üreticinin maliyetin altında ürününü satamazken, tüketicinin de yüksek fiyatla ürün almak durumunda kaldığını dile getiren Gürer, "Tarlatan markete fiyat 3 kat artıyor” dedi.
Gürer, Ankara'da bir marketten aldığı patateslerle düzenlediği toplantıda, bir kilo patatesin markette 13-15 lira aralığında satılırken, girdi maliyeti ile 6 lirayı aşan patatesin tarlada üreticiden 4 liraya dahi tüccar tarafından alınamadığını belirtti. Gürer, "Doğru süreç yönetilmezse, üretici hasat bittiğinde elinde kalacak ürünle karşı karşıya kalacak ve market fiyatları artacaktır. Patates fiyatlarındaki istikrarsızlık, üretici ve tüketici üzerinde olumsuz etkiler yaratmaktadır. Bu nedenle planlı ve sürdürülebilir bir üretim modeli ile piyasayı düzenleyici önlemler alınması şarttır" dedi.
Tarım ve Orman Bakanlığınca Eylül ayında kurum ve kuruluşlara çağrı yapıldığını hatırlatan Gürer, askeri birlikler, hastaneler, yurtlar, okullar, üniversiteler, belediyeler, kurum personel yemekhaneleri, sosyal tesisler, misafirhaneler, aşevleri vb. toplu yemeklerde ve ayni yardımlarda mümkün olduğu kadar patates tüketimine ağırlık verilmesinin istendiğini ancak bunun yeterli olmadığını söyledi. Yazlık patates depolanamazken, kışlık patatesin altı ay depolanma olanağı bulunduğunu ifade eden Gürer, "Kış koşulları oluşmadan kamu eliyle, Toprak Mahsulleri Ofisi, Türkşeker ve Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla maliyet artı makul kâr ile ürün alımı yapılmalı, stoklanarak patatesin gelecek üretim sürecine kadar rafta fiyat artışının dengelenmesi sağlanmalıdır. Üretici ve tüketicinin mağdur olmaması için bu yöntem uygulanmalıdır" dedi.
“PATATESİN ÜRETİM SÜREÇLERİNDE SON YILLARDA SORUNLAR ARTMIŞTIR”
Gürer, patatesin her iklimde yetişebilmesi, birim alanda yüksek verim sağlaması, kullanım alanının geniş olması, sindirim kolaylığı ve besin değerinin yüksek olması nedeniyle dünyada pek çok ülkede üretilip tüketildiğini belirtti. Gürer, "Patates, gıda güvencesi noktasında dünyanın önemsediği bir üründür ve temel gıda ürünüdür. Dünyada 380 milyon ton patates üretimi gerçekleştirilmektedir. Çin, Hindistan ve Ukrayna ilk üç üretici ülke konumundadır. Dünya genelinde 10 milyon tonun üzerinde patates ithalatı yapılmaktadır. Ülkemizde hemen hemen her bölgede patates yetiştirilmektedir. Orta Anadolu yüzde 42, Ege Bölgesi yüzde 22 üretim alanına sahiptir. Nisan ayında başlayarak aralık ayına kadar hasat farklı bölgelerde devam etmektedir. Hem taze tüketimi hem de yan ürünleri ile insan beslenmesinde ve endüstri açısından önemli bir tarımsal ürün olan patatesin üretim süreçlerinde son yıllarda sorunlar artmıştır" diye konuştu.
“SORUN ÜRETİM ARTIŞI DEĞİL, YÖNETİLEMEME SORUNUDUR”
Gürer, "Patates üretimi ülkemizde 2023 yılında 5,5 milyon ton civarında gerçekleşmiştir. Bu yıl ise TÜİK'in Mayıs tahminine göre 6,5 milyon ton üretim öngörülmektedir. 1999 yılında da patates üretimimiz 6,5 milyon ton civarındaydı. Nüfusumuz 30 milyon artmış olmasına rağmen, yine aynı miktar üretime bu yıl ulaşılabilecektir. Niğde ve Afyon illeri üretimde ilk sırada yer almaktadır. Niğde'de bu yıl 250 bin hektar alanda ekili patatesten 1 milyon ton üretim beklenmektedir. ÇKS kayıtlı çiftçi dışında, kayıt dışı yüzde 10 civarında da üretim olabileceği öngörülmektedir. Niğde'de 30 Ekim'e kadar hasat devam edecektir. Niğde'de dekara verimlilik yüzde 40 oranında 3 bin 500 kg/dekar, yüzde 60'ında ise 3 bin kg/dekar ürün alınmaktadır. Verimlilik, Bitlis, Amasya, Kayseri illerinde dekarda 4 bin kg üzerinde çıkabilmektedir. Patates üretimi yıllara göre dalgalanmalar göstermektedir. Üretici ve tüketici fiyatları en fazla dalgalanma gösteren ürünlerin başında patates gelmektedir. Kışlık patates depolanabilir bir üründür; yüzde 35 tarladan direkt satılır, yüzde 65 depolanır. Geçtiğimiz yıllarda depolar basılıp patates üreticisi stokçu ilan edilmiş, iktidar ise sorundan sıyrılmaya çalışmıştır. Bu yıl yazlık patatesin ardından kışlık patatesin de mevsim etkisi ile bir ay kadar önce olgunlaşma sürecine girmesinin etkisiyle sorun yaşanmaktadır. Küresel iklim değişikliği de bu yıl birden fazla üründe olumsuz etki yaratmıştır. Bu konuda da iktidar hazırlıksız yakalanmış ve sorunlar artmıştır. Yazlık patates değer bulamamış, 6 lira üzerinde maliyete rağmen 3-4 lira aralığında tüccara satılmış ve seçme patates toplanarak önemli ölçüde ürün tarlada kalmıştır. Kışlık patates hasadı başlamasına rağmen, fiyatlar girdi maliyetlerinin altında seyretmektedir" dedi.
“İHRACAT DESTEKLENEBİLİR”
Gürer, kamu eliyle alınacak ürünle iç piyasanın dengelenmesinin yanı sıra tüccarın yurt dışı satışına da destek verilmesinin ürünün değerine satılmasını olanaklı kılacağını ifade etti. Gürer, "2019 yılında patatesin gümrük vergisi sıfırlanıp yurt dışından ithalat yoluna gidilmişti. Halen ithal tohum ülkemize gelmektedir. Patates, katma değeri yüksek olan dondurulmuş ve işlenmiş ürün olarak ihraç edilebileceği gibi, yumru olarak da ihracat sağlanabilir. Bunun için prim desteği artırılmalıdır. Patates iç piyasada dengeli bir fiyat oturtulması üretici ve tüketici için sağlanmalıdır. Bu yıl patates değer bulmazsa, gelecek yıl üretimi düşeceği için fiyatı rafta artacak olan tüketiciye yansıyacaktır. Patates, depolanabilen ve uzun süre korunan bir ürün olması nedeniyle satışı olanaklı ve firesi düşük bir üründür. Kamu, bu anlamda müdahil olursa patatesin çöp olmasını önleyecektir" ifadelerini kullandı. (HABER MERKEZİ)