Adana’da kadınlar etkinlikte bir araya geldi: Barış, güvenlik ve eşitlik için mücadeleye

Emek Partisi Milletvekili Sevda Karaca, Ekmek ve Gül platformunun çağrısıyla Adana’da düzenlenen bir kahvaltı etkinliğinde işçi, kamu emekçisi, öğrenci ve ev emekçisi kadınlarla buluştu.

Etkinlikte, kadın cinayetlerinden güvenlik sorunlarına, ekonomik krizden şiddet olaylarına kadar birçok toplumsal mesele ele alındı. Katılımcılar, bu zorluklar karşısında “Ne yapmalı?​” sorusuna yanıt aradılar.

Etkinlikte söz alan kadınlar eğitimdeki ve toplumsal hayattaki sorunlar üzerinde durarak, güvenlik, sosyal destek ve örgütlenme eksiklerinden kaynaklanan çeşitli sıkıntıları dile getirdi. Tartışmalarda kadınlar ve çocuklar için güvensiz ortamlar, ekonomik zorluklar, yetersiz devlet desteği gibi problemler öne çıkarken, özellikle kadınların örgütlenme ve dayanışma yoluyla toplumsal değişim için çaba göstermesi gerektiği vurgulandı.

“KADINLARIN YALNIZLIĞI BİLİNÇLİ OLARAK DERİNLEŞTİRİLİYOR”

Kadınların her geçen gün daha fazla yalnızlaştığını belirten Sevda Karaca, bu yalnızlaşmanın iktidar tarafından bilinçli bir şekilde körüklendiğini söyledi. “Ekonomik kriz sadece geçim derdi değil; aynı zamanda kadınları yalnızlaştıran, çaresiz hissettiren bir süreç,” diyen Karaca, kadınların bu durum karşısında yalnız olmadıklarını ve dayanışarak güçlenebileceklerini ifade etti.

KADINLARIN GÜVENLİĞİ VE EĞİTİM SORUNLARI GÜNDEMDEYDİ

Karaca, “Devlet, okullara yeterli personel istihdam etmiyor, çocuklarımız sağlıksız koşullarda eğitim görüyor,” diyerek devletin eğitim ve sağlık alanındaki yetersizliklerini eleştirdi. Karaca, yenidoğan bebeklerin yeterli sağlık hizmeti alamamasının sağlık sisteminden kaynaklanmadığını, bunun sistemin kendisi olduğunu vurguladı.

Karaca, mevcut iktidarın kadınları seyirci konumuna çekmeye çalıştığını ancak kadınların ülkenin geleceğinde söz sahibi olmaktan vazgeçmeyeceklerini belirtti. “Ekonomik kriz ve toplumsal baskı, kadınları birer izleyici haline getirmeyi amaçlıyor. Ancak bizler seyirci kalmayacağız. Ekmek ve Gül gibi platformlar, kadınların örgütlü bir şekilde sorunlarına çözüm aradığı alanlar yaratıyor,” diyerek kadınları dayanışmaya davet etti.

BARIŞ VE GÜVENLİK MÜCADELESİNDE KADINLAR ÖN PLANDA

Kadınların ülkedeki barış, güvenlik ve eşitlik talepleri için mücadeleyi büyütmeleri gerektiğine dikkat çeken Karaca, “Bu ülkenin kadınları; eğitimden sağlığa, güvenlikten eşit yurttaşlık hakkına kadar pek çok alanda daha güçlü adımlar atmak zorunda. Önümüzdeki dönemde barış mücadelesine öncülük etmek, tüm kadınların güvenli ve eşit bir yaşam talebi için yan yana gelmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

Kapitalist sistemin işleyişine dikkat çeken Karaca, “Bugün dünyanın neresine giderseniz gidin, tüm canlıların yalnızca kâr getirdiği sürece değerli görüldüğü bir sistem var. Devlet, bu düzenin ayakta kalması için kurulan bir aygıt, iktidar da halkın demokratik yollarla temsilcilerini seçtiğini düşündüğü bir araç,” dedi. Karaca, mevcut iktidarın, sağlıksız koşullarda çocuk işçiliğine izin verdiğini vurguladı ve yakın zamanda MESEM programıyla çalıştırılan 14 yaşındaki bir çocuğun hayatını kaybetmesine işaret ederek bu olayın, kapitalist sistemin insan hayatını nasıl değersizleştirdiğinin bir örneği olduğunu belirtti.

"DAYANIŞMA MI, YÜKÜMLÜLÜK MÜ?"

Konuşmasında devletin kendi sorumluluklarını halkın omuzlarına yüklediğinin altını çizen Karaca, doğal afetlerden sosyal sorunlara kadar pek çok olayda halkın çözüm bulmaya zorlandığını ifade etti. Karaca, “Deprem olsun, yangın çıksın, sağlık sisteminde eksikler yaşansın, devlet yerine halk çözüm üretmeye zorlanıyor. Kadına yönelik şiddet var, çocuklar istismar ediliyor ama ‘halk çözsün’ deniyor. Bu dayanışma değil, devlete yüklenmiş bir yükümlülük,” dedi. Bütçede bu tür sosyal hizmetler için kaynak olduğuna dikkat çeken Karaca,  bu kaynakların kullanılması gerektiğini belirtti.

“BÜTÇE VAR AMA EMEKÇİ TERCİH EDİLMİYOR”

Bütçe kullanımı ve halktan alınan vergilerin akıbetine dair konuşan Karaca şunları söyledi, “Eğitim ve sağlığa ayrılması gereken milyarlarca lira var ama tercihler halktan yana değil, bu kaynaklar patronlara aktarılıyor” dedi. Karaca, halktan çalınan bu kaynakların sermayeye aktarıldığını, halkın ise sorumluluklarını yerine getirdiğini ancak karşılığında yeterli hizmet alamadığını ifade etti.

Halkın örgütlü olmasının gerekliliğine vurgu yapan Karaca, “Kendimizi yalnız bir birey gibi görüyoruz ve bir şey yapamayacağımıza inanıyoruz. Oysa patronlar sınıf bilinciyle hareket ediyor ve biz işçiler, kadınlar, gençler olarak örgütlü hareket etmedikçe bu düzen değişmeyecek” şeklinde konuştu.

Özellikle kasım ayında başlayacak bütçe görüşmelerinde Adanalı kadınların her alanda örgütlenmesi gerektiğini ifade eden Karaca, “Bu yıl, bu bütçeden çocuklarımızın eğitim hakkı için pay talep edeceğiz ve örgütlü gücümüzle bu hakkı alacağız,” dedi. Mevcut sistemin halka demokrasi ve seçim adı altında bir yanılsama sunduğunu da ifade eden Karaca, “Bize demokrasi diye sunulan şey, patron sınıfının çıkarlarını korumak için oluşturulmuş bir oyundan ibaret. Halk her şeyin yükünü üstleniyor ama seçim döneminde ‘söz hakkınız var’ diye kandırılıyor” dedi. (Adana/EVRENSEL)