SASA’da ya fıtık olacağız ya ciğerimizde leke kalacak
"Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük polyester üreticisi olduğunu söyleyen yönetim, işçisine sendikayı çok görmekle beraber bu talebi dile getireni dahi sindiremiyor."
Ekran görüntüsü Sasa Polyester tanıtım videosundan alınmıştır.
SASA’dan bir işçi
Adana
Değerli Evrensel gazetesi çalışanları, bir SASA işçisi olarak çalışma koşullarımıza ve yaşadığımız sıkıntılara değinmeden önce sorunlarımız ve çözümü için her zaman söz hakkı verdiğiniz için ben ve işçi arkadaşlarım adına size teşekkür ederim.
Uzun yıllardır çalıştığımız Erdemoğlu Holding bünyesindeki SASA fabrikasında son zamanlarda işçiler aleyhine birçok olumsuz gelişme yaşanıyor. Kısaca birkaç tanesine değinmek gerekirse; DTY adlı işletmede personelin damacanadaki sıcak suları kesildi. Gece vardiyası dahil olmak üzere kesinlikle çay, kahve tüketilmesi yasaklandı. Aksi halde işçiler haklarında tutanak tutulmakla yöneticiler tarafından baskı altına alınıyor. Bunun yanı sıra yine aynı işletmede oturmak da yasak. Vardiya başlamadan 5 dakika önce gelinmesi ve vardiya bittikten 5 dakika geç çıkılması isteniyor. İşe başlarken 5 dakika erken, çıkarken 5 dakika geç bırakıyoruz ama yemeğe 5 dakika erken gitmek veya beş dakika geç dönmek yasak.
Yine farklı bir işletme olan ve şu an için teknik bir arıza nedeniyle duruşta olan CP-10 işletmesinden birçok arkadaşımız küçülme bahane edilerek işten çıkarılıyor. Bu arkadaşlarımız arasında 10 yılı aşkın süredir çalışan arkadaşlarımız da bulunuyor. Tek söyledikleri küçülmeye gittikleri. Öyle bir kara düzen çalışma sistemi var ki iş olunca çalış iş olmadığı zaman kapı dışarı. Bu uygulamalar işçilerin kendilerini önemsiz ve gereksiz hissetmelerine sebep oluyor. Çalışan işçilerin iş güvencesi tamamen ortadan kayboldu. SASA’da işçiler kendisini güvende hissetmiyor. İşçilerin iş güvencesi yok. Yarın işten atılır mıyım kaygısı ile üretim yapıyor.
Fabrikada sendika yok, işçilerin sorunlarını iletmesi için patronun isteğiyle oluşturulan işçi temsilcileri sene başında işçilerin taleplerini ilettikleri için işten çıkarıldı. İşçi temsilcilerinin işten çıkarılmasıyla beraber bu sorunları yöneticilere taşıyan veya savunan kimse kalmadı. Fabrikada herkesin geleceği amirinin iki dudağı arasında. Fabrika müdürüne yazılan dilekçelerse çoğu zaman olumsuz kalıyor veya işçiye baskı olarak geri dönüyor. Yani SASA işçisinin hakları ger geçen gün daha da kötüleşiyor.
Türkiye’nin ve Avrupa’nın en büyük polyester üreticisi olduğunu söyleyen ve bu alanda dünyada bir numara olacağını iddia eden yönetim, işçisine sendikayı çok görmekle beraber bu talebi dile getireni dahi sindiremiyor. Son olarak Evrensel gazetesi aracılığıyla SASA işçilerine seslenmek istiyorum: Arkadaşlar ağır ve kimyasal bir işte çalışıyoruz ve ilerisi için emeklilik hayalleri kuruyoruz. Ama şunu da çok iyi bilmemiz gerekir ki, buradan emekli olmanın karşılığında ya fıtık olacağız ya soluduğumuz havadan dolayı ciğerlerimizde leke kalacak. Öyle veya böyle canımızdan bir parça bırakacağımız kesin. Ve bunlar yöneticilerimizin umurunda olmamakla beraber onlar her zaman daha fazla kâr ve performans için bizim daha çok üretim gerçekleştirmemiz için bize yüklenecekler. Bizim sağlımızdan dolayı yaşayacağımız sorunlar, bunun ailemize yansımaları onların umurlarında olmayacaktır. Dolayısıyla emeğimizin hakkını almak için el ele verip, hakkımızı savunacak sendika için birleşelim...