Hakkımızı arıyoruz, suçlu değiliz
Karşımızda bırakın bizi anlayan dinleyenleri, iki üç cümleyi ezberlemiş, herkese aynı şeyleri söyleyen bir genel müdür vardı. Sadece yıl sonunda sayı tutturup prim almayı hedefleyen biri.
Fotoğraf: Evrensel
TKIS Blinds’ten atılan bir işçi
İstanbul
Ben TKIS Blinds perde firmasında çalışan bir işçiydim. Fabrikada özellikle son zamanlarda üretimde mühendislerin egoları ve iş bilmezlikleri had safhaya çıkmıştı. İnsan kaynakları ve ustaların adaletsizlikleri derken bir de düşük ücretler yüzünden emeklerimizin karşılığını alamaz olduk. Ayda 80-100 saat arasında mesai yapmamıza rağmen, ekonomideki kötü gidişat nedeniyle aldığımız ücret geçinmemize yetmedi. Biz de haklı olarak arkadaşlarla oturup konuştuk. Bunu üstlerimizle konuşup en azından maaşlarda düzeltmelere gidilmesini istedik. Ama karşımızda bırakın bizi anlayan dinleyenleri, iki üç cümleyi ezberlemiş, herkese aynı şeyleri söyleyen bir genel müdür vardı. Sadece yıl sonunda sayı tutturup prim almayı hedefleyen biri. Yönetim kısmının dediği gibi ‘işçi sınıfı’ olarak sendikalaşıp hakkımızı almak için bir olduğumuz için mi suçluyuz? Biz fazlasını değil sadece hakkımız olanı istedik. Peki hakkını isteyen işçi mi suçlu yoksa bütün fabrikanın musluğunu kendi cebine akıtan üç beş yönetici mi? Bunun cevabını size bırakıyorum…