Ankara’da kadınlar: Haklarımız ve hayatlarımız için 25 Kasım'da alanlardayız
Ankara’da Eğitim Sen Ankara 4 Nolu Şube ile Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Etimesgut Şube üyeleri yaptıkları yürüyüşle, 25 Kasım’da alanlara mücadele çağrısı yaptı.
Fotoğraf: Evrensel
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Ankara 4 Nolu Şube ile Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Etimesgut Şube üyeleri, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü dolayısıyla yürüyüş düzenledi. Yürüyüş ardından yapılan basın açıklamasında kadınlar, 25 Kasım'da alanlarda olacaklarını duyurarak mücadele çağrısı yaptılar.
Metromall AVM önünde buluşan kadınlar, Galaksi İş Merkezine kadar yürüdü. İş merkezi önünde yapılan basın açıklamasını Eğitim-Sen Ankara Şube Kadın Sekreteri Bilge Emil ve Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Etimesgut Şube Başkanı Lale Günay birlikte okudular. Hem Türkiye'de hem dünyada otoriter liderler, cinsiyetçi, dinci, milliyetçi ideolojileriyle kadının bedenine, kimliğine ve emeğine dönük saldırılarını sürdürdüklerinin ifade edildiği açıklamada, "İktidarların kadın bedeni üzerinden yürüttükleri kadın kazanımlarına dönük saldırılar arttıkça kadınların mücadelesi de artıyor. Geçen haftalarda İran'da Tahran Üniversitesi'nde bir genç kadın, kadın düşmanı rejimin bedenine dönük saldırısını kıyafetlerini çıkararak protesto etti. Hindistan'da bir stajyer kadın doktorun, çalıştığı devlet hastanesinde tecavüze uğrayıp öldürülmesi sonrası ülke genelinde kadınlar 'geceyi geri alıyoruz' diyerek cinsiyet eşitsizliğine ve devletin önlem almamasına karşı seslerini yükseltti" denildi.
"KADINLARIN GÜVENDE YAŞAMALARI İÇİN POLİTİKA ÜRETMEDİNİZ"
Narin'e ve Sıla bebek ile Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner'in yarımşar saat arayla vahşice katledilmelerine kadınların öfkesinin kadınların mücadelesini artırdığının ifade edildiği açıklamada, "Türkiye'nin tüm kentlerinde, okul önlerinden, üniversite kampüslerinden, mahallelerden, meydanlardan örgütlü bir ses yükseldi: 'kadın cinayetleri münferit değil politiktir.' Hep birden şiddetin meşrulaştırılması sistemin yarattığı erkek şiddetini besleyen politikalarınızdır; İstanbul Sözleşmesini feshederek, 6284'ü etkin uygulamayarak, kadınların güvenli ve güvenceli yaşamasına dönük politikalar geliştirmediğiniz gibi var olanlara saldırarak, yargının cezasızlığıyla siz besliyorsunuz şiddeti dedik ve ekliyoruz: Sizin şiddeti önleme sorumluluğunuzu yerine getirmemeniz karşısında bizler, kadınların yaşam ve özgürlük mücadelesini büyütüyoruz" ifadelerine yer verildi.
"EN AZ 39 ÇOCUK ÖLDÜRÜLDÜ"
Türkiye'de sadece 2024 Ocak ayından bu yana 327 kadın öldürüldüğünün belirtildiği açıklamanın devamında "en az 39 çocuk öldürüldü, 240 kadının ölümüyse 'şüpheli' olarak kaydedildi. 2023'ün ilk on ayıyla kıyaslandığında 2024'te kadın ve çocuk cinayetleri, çocuk istismarı arttı ve daha çok kadın şiddete maruz kaldı. Geçtiğimiz yılın 25 Kasım'ından bu yana iktidar kadına aile dışında var olma imkânı tanımayan söylemlerinin yanı sıra kadın ve çocuk cinayetlerini, şiddet ve istismarı münferit olaylar ve bireylerin sapkınlıkları olarak değerlendirmeyi sürdürdü. Türkiye, OECD ülkeleri arasında erkeklerden fiziksel veya cinsel şiddet gören kadın oranının en yüksek olduğu ülke olarak kaldı" denildi.
“KADINLARI YOKSULLAŞTIRAN BÜTÇEYE HAYIR”
Açıklamanın devamında bütçeye de değinilerek, "Halkın, emekçilerin, kadınların bütçe hakkını yok sayan, savaş ve rant politikalarına dayalı, toplumsal cinsiyet eşitliğini hesaba katmayan, sermayenin ihtiyaçlarına göre belirlenen bütçeyi reddediyor, toplumsal cinsiyete duyarlı bütçe talebiyle alanlarda olmaya devam ediyoruz. İstihdama erişebilen kadınlar içinse güvencesiz, evden, kısmi zamanlı, parçalı ve esnek istihdam düzenlemeleri yaygınlaştırılıyor. Enflasyon, ücretlerdeki düşüş, vergilerin yüksekliği ve her gün yeni bir verginin icat edilmesinin yanında sosyal güvenlik sistemindeki değişiklikler, başta sağlık ve eğitim olmak üzere kamusal hizmetlerin paralı hale getirilmesi kadınları daha da yoksullaştırıyor" ifadelerine yer verildi.
Kamu emekçisi kadınlar, eğitim ve sağlık başta olmak üzere; kadın emeği, bedeni ve kimliği üzerindeki sömürü düzenine karşı, kadın katliamlarına karşı, yükselen göç düşmanlığı, savaş, ırkçılık ve yoksulluğa karşı bir arada mücadeleye çağırarak 25 Kasım'da alanlarda olacaklarını duyurdu. (Ankara/EVRENSEL)