ATT Tekstil'de sendikalı olduğu için işten atıldı: BİRTEK-SEN üyesi işçi fabrika önünde direnişe başladı
Erzincan ATT Tekstil'de BİRTEK-SEN üyesi işçi işten atıldı. Fabrika önünde açıklama yapan sendika direniş başlattıklarını duyurdu.
Erzincan Organize Sanayi Bölgesinde (OSB) ATT Tekstil’de Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) üyesi işçi Kenan Alada işten atıldı. İşten atmaya küçülme ve bölüm değişikliği gerekçe gösterilirken BİRTEK-SEN sendikalı işçileri tasfiye etme ve üyelerine yönelik mobing ve baskı olduğunu açıklayarak, işçinin işe geri alınana dek fabrika önünde direnişe başladığını basın açıklamasıyla duyurdu. Açıklamaya Erzincan emek ve demokrasi güçleri de destek verdi.
Açıklamayı BİRTEK-SEN temsilcisi Kadir Ulaş yaptı. Ulaş işyeri yetkililerinin bir süredir sendikalı işçileri tespit etmek için uğraştıklarını, sendika aleyhine kara propaganda yürüttüklerini ve sendika karşıtlığının sendikaya üye işçileri işten atmaya kadar vardığını belirtti.
“SENDİKALI İŞÇİ AVINA ÇIKTILAR”
Ulaş, “İşyerinde işçiyi işçiye karşı ajanlaştıran işverenlik; işyeri temsilcisi, işyeri amirleri gibi kişiler aracılığıyla fabrikada kimlerin sendikalı olduğunu, sendikal faaliyeti sürdüren işçilerin kimler olduğunu açığa çıkarmaya giriştiler. İşçileri tek tek sorguya çekercesine sıkıştırıp “sendikayı duydun mu, sana bir şey dediler mi, senin evine geldiler mi?” “Bak sana gelirlerse kabul etme, sendika gelirse fabrika kapanır, işinden olursun” gibi söylemlerle sendikalı işçi avına çıktılar.”
İşçiler sendikalı olursa fabrikanın kapanacağı söylemini yayan, sendikalıları işten çıkaracağız diyen patron, işçinin örgütlülüğünü onun ekmeğini elinden alma tehdidiyle engellemeye çalıştı.
Nitekim farklı maskelerin altında güttüğü sendika düşmanlığı sebebiyle üyemiz olan işçileri işten çıkarmaya başladı. Geçtiğimiz bir ay içinde sendika üyemiz üç işçi küçülme ve bölüm değişikliği gibi gerekçelerle işten ayrılmaya zorlandı. Bir yandan işçilerin çalıştıkları bölümde ihtiyaç kalmadığını iddia ederken diğer yandan aynı bölümde işe alımlara devam etti” şeklinde konuştu.
İstanbul, Kırklareli, Tekirdağ’da fabrika ve moda tasarım stüdyoları olan ATT Tesktil’in, 2020 yılından itibaren Erzincan’da bulunan ve 350 kişinin çalıştığı fabrikada da üretime devam ettiğini belirten Ulaş, “Zara, H&M, Marks&Spencer ve Next gibi uluslararası markalara üretim yapan ATT Tekstil, bir parçası olduğu bu uluslararası tedarik zinciri içinde pek çok farklı sosyal sorumluluk proje ve anlaşmasına da taraftır. Taraf olduğu ve sendikal örgütlenme hakkı da dahil, çalışanların temel hak ve özgürlüklerini güvence altına alan uluslararası sözleşmeleri yok saymak bir yana, Türkiye’deki mevcut yasal mevzuata ve anayasaya göre güvence altına alınmış olan sendikal örgütlenme hakkına dahi saygı göstermemektedir.” dedi.
“İKTİDARIN İŞÇİ DÜŞMANI POLİTİKALARI ATT PATRONUNA CESARET VERMİŞTİR”
Ulaş, sendikal örgütlenmenin ulusal ve uluslararası mevzuat tarafından korunduğunu, Anayasal bir hak olduğunu ve ATT Tekstilin üretim yaptığı uluslararası markaların tedarik zinciri yasalarınca uymak zorunda olduğu davranış kurallarının bulunduğunu belirterek ATT Tekstil’de işçilerin sendikal haklarının ihlal edildiğini ve bunu yaparken iktidarın işçi düşmanı politikalarından güç aldığını söyledi : “Ülkede hakim olan işçi ve sendika düşmanı atmosfere ve iktidarın patron yanlısı politikalarına bel bağladığı anlaşılan ATT patronunun, özellikle Erzincan’daki fabrikasında işçilere karşı kullandığı en önemli tehditlerden biri de yukarıda değindiğimiz üzere işsizlik tehdidir. Devletten alınan ve asıl kaynağı halkın ve işçilerin vergileri ve işsizlik fonu gibi birikimleri olan pek çok teşvik desteğiyle bölge illerine fabrika kuranlar, bu bölgedeki işçileri ucuz iş gücü olarak görmekte ve işçilerden asgari ücretle, kölelik ve sefalet koşullarında çalışmaya boyun eğmelerini beklemektedirler. En küçük bir hak talebinde bulanan ya da sendikalaşma hakkını kullanmak isteyen işçilerin ilk duyduğu söz, ya “sendika gelirse fabrikayı kapatıp gideriz, işsiz kalırsınız, aç kalırsınız”, ya da “işten atılırsınız, başka hiçbir yerde iş bulamazsınız” oluyor.”
“İŞÇİLER ÜZERİNDEKİ BASKIYA SON VERİN”
Erzincan’daki fabrika önünde ATT Tesktil patronuna çağrıda bulunan Ulaş şunları sıraladı:
- Bu tutumdan derhal vazgeçin.
- İşçileriz yasal ve anayasal hakkı olan sendikal örgütlenme hakkına saygı gösterin.
- Sendikalı işçileri tazminat alıp işten ayrılmaya zorlayan bu baskı, yıldırma ve mobing politikasına derhal son verin.
- Uluslararası markalara üretim yapan kurumsal bir firma olarak, bu markaların taraf olduğu uluslararası sözleşmeleri ve kendi sosyal sorumluluk ilkelerinizi çiğnemekten vazgeçin.
- Haksız yere işten attığınız üyemiz Kenan Alada’yı işe geri alın. İşçiler üzerindeki baskıya son verin.”
“ATT TEKSTİL İŞÇİLERİ SENDİKA HAKKINDAN VAZGEÇMEYECEK”
Aksi takdirde, hem fabrika içindeki üyeleriyle birlikte, hem fabrika önünde verecekleri fiili, meşru ve demokratik mücadeleyle, hem de fabrikanın uluslararası düzeyde ve üretim yaptıkları bütün markalar nezdinde, fabrikadaki sendika düşmanlığını teşhir ederek, bugün tek bir üyeleri için, başlattıkları direnişi bir kampanyaya çevireceklerini söyledi: “Kenan arkadaşımız, bugünden itibaren fabrika önünde direnişe başlıyor. ATT Tekstil işçileri sendikalaşma hakkından vazgeçmeyecek!” (Erzincan/EVRENSEL)