29 Ocak 2025 15:10

TTB’den hekim İlkay Çelik’in açığa alınmasına tepki

Türk Tabipleri Birliği, asistan hekim İlkay Çelik’in açığa alınmasının hukuksuz olduğuna işaret ederek, "Eğitim hakkımızdan da mesleğimizden de vazgeçmiyoruz” açıklaması yaptı.

TTB’den hekim İlkay Çelik’in açığa alınmasına tepki

Fotoğraf: MA

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu Yürütme Kurulu üyesi Dr. İlkay Çelik’in açığa alınması ile hekimlerin eğitim ve mesleki haklarına yönelik saldırılara dair açıklama yaptı. TTB Ankara Şubesi’nde yapılan açıklamada konuşan TTB Asistan ve Genç Uzman Hekimler Kolu üyesi Ebru Demirel, İlkay Çelik’e dönük yürütülen soruşturmanın hukuksuz olduğunu söyledi.

“HEKİMLER CEZALANDIRILMAYA ÇALIŞILIYOR”

Ebru Demirel, antidemokratik uygulamaların hekimleri de etkilediğine işaret ederek, "Ülkenin her yerine yayılan baskı ve korkutma politikaları sağlıkta da kol geziyor” dedi. Yanlış sağlık politikaları nedeniyle "sağlık çetelerinin" ortaya çıktığını dile getiren Ebru Demirel, "Tıp şarlatanları ekranları kaplamış iken, çöken sağlık sistemine, piyasacı anlayışa karşı çıkan, toplumun fiziksel, ruhsal, sosyal ve siyasal iyilik halini savunan hekimler, farklı şekillerde cezalandırılmaya çalışılıyor. Hekimler, usulsüz görevlendirmeler, dayanaksız soruşturmalar, açığa alma ve ihraçların yanı sıra performanstan kesme, kadro vermeme, akademik yükselmeyi engelleme, eziyet yönetmelikleri gibi rutinleşen tehditlerin baskısıyla mesleklerini yapmaya çalışıyorlar" ifadelerini kullandı.

Ebru Demirel, şunları söyledi: "Meslektaşımızın eğitim hakkını geri alacağından hiçbir şüphemiz yok. Ya bugün ya yarın elbet bu haksızlık sona erecek. Sağlık sisteminin çöküşünün bizzat şahidi olan genç hekimlere güvencesizliği, umutsuzluğu, göçü, baskıyı ve mobbingi dayatan bu antidemokratik anlayışı bitirme çabamızda ısrarcıyız. Eğitim hakkımızdan da mesleğimizden de vazgeçmiyoruz.” (MA)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

İhyanın aslı

İhyanın aslı

Maraş depremlerinin ardından geçen iki yılda ne yiten on binlerce canın hesabı sorulabildi ne de kalanların bir derdine derman olundu. İki yıl sonra iktidar, ”Asrın İhyası” sloganıyla toplumu aldatmaya çalışıyor. Oysa asıl ihya ihaleler, inşaatlar, rezerv alan ilanları, teşvikler, vergi indirimleriyle, depremi gerekçe eden siyasi baskılarla geldi.

Teslim edilen konut sayısı ihtiyacın 3'te biri.

Deprem bölgesinde 'rezerv alan' kılıfıyla halkın evleri, arsaları gasbedildi.

Deprem işçiye yoksulluk, sermayeye 'fırsat' oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
Sezgin Tanrıkulu: "Depremin maliyetini en aza indirmek için her ay vergi veriyoruz. Nereye harcandığını bilmiyoruz"

Evrensel'i Takip Et