Erdoğan'dan gözaltı savunması: Ayrıcalıklı alanda siyaset, gazetecilik yapmak istiyorlar

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'deki Saray'da düzenlenen 'Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni'nde konuştu.

Son günlerde siyasetçilere, gazetecilere ve sanatçılara yönelik soruşturma, gözaltı ve tutuklamaları savunan Erdoğan, hukuksuzluklara yönelik eleştirileri ve dile getirilen yargıdaki “kumpas” iddialarını da “Yargı süreçlerine müdahale” ve “Yargıya parmak sallama” olarak niteledi.

Erdoğan, “Yargı süreçlerine müdahale etmeye çalışan malum çevreler, eski Türkiye'nin kendilerine sağladığı imtiyazları korumaya çalışmaktadır. Hukuk dışında oluşturulan ayrıcalıklı alanda siyaset, gazetecilik yapmak, istedikleri gibi at oynatmak istiyorlar. En temel hukuk kaidelerini ihlal etmeyi kendilerine hak görüyorlar. İnsanların mahremine girmekten, malına, mülküne, onuruna el uzatmaktan çekinmiyorlar” iddialarını öne sürdü. “Ama yargının kapsama alanı dışında olmadıkları gerçeğiyle günden güne yüzleşiyorlar. Ben istediğimi yapar, istediğimi tehdit ederim, kimse bana dokunamaz hoyratlığı hakikatin sert duvarına eninde sonunda çarpacaktır” sözlerini sarf etti.

AKIN GÜRLEK GÖNDERMESİ: ‘SORUMSUZLUK’

Erdoğan, "Hukuk başka bir şey, kanun başka bir şey. Biz hukuku kanunun üstünde gören bir milletiz. Kanunu insanoğlu istediği gibi yazar çizer yapar. Ama hukuk, hakkı haklı olana teslim etmektir, bunu yapacağız" dedi.

Verilen yargı kararlarına yönelik itiraza “Nezaket kuralları içinde kalmak şartıyla tenkit edebilirsiniz” sözleriyle sınır çizen Erdoğan, “İtirazlarınızı kanuni yollardan yapar, eleştirilerinizi üslubunca yerine getirebilirsiniz. Biz yargıya parmak sallama, hukuk insanlarını tehdit etme yoluna gitmedik. Hepimiz yargının görevini layığıyla yerine getirebilmesi için gereken desteği vermekle mükellefiz” dedi.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na açılan Akın Gürlek soruşturmasına da gönderme yapan Erdoğan, “Yargıya intikal etmiş süreçlerin siyasi malzeme haline getirilmesi, hakim ve savcılarımızın baskı altına alınması, bilhassa ailesi ve çocukları üzerinden hedefe konulması sorumsuzluğun daniskasıdır. Türk milleti adına karar verenlere kimse ayar veremez. Özellikle de siyasi figürlerin özenli, sorumlu ve dikkatli bir dil kullanması gerektiği kanaatindeyiz” dedi.

"HAMASET"

Erdoğan, "Göreve yeni başlayacak 1075 hakim ve savcı adayımızla birlikte adalet teşkilatımızdaki hakim ve cumhuriyet savcılarımızın toplam mevcudu 25 bin 695'e çıkmış oluyor" bilgisini paylaştı.

"Zihin haritamızda zulüm ile adaletin bir arada bulunduğu tek bir nokta dahi yoktur" iddiasını öne süren Erdoğan, "'Zulüm ile abad olanın akıbeti berbat olur' diyen Yunus Emre'nin mirasçılarıyız. Adaleti devletin temeline yerleştiren bir geleneğin bugünkü temsilcileriyiz. Birileri bu ifadelerimizi hamaset olarak algılayabilir, birileri bunlara dudak bükerek, küçümseyerek bakabilir. Ama bu asırlar boyu süzülüp bize ulaşan muhteşem bir birikimden bahsettiğimiz gerçeğini değiştirmez. Elleriyle gözlerini kapatan sadece kendini karanlığa mahkum eder" ifadelerini kullandı.

"Hak ve adalet" kavramlarının kendileri için vazgeçilmez olduğunu iddia eden Erdoğan, "Türk milleti adına karar verecek olan siz genç yargı mensuplarımızdan da bu hassasiyetle çalışmanızı bekliyoruz. Hukuksuzlukları bir bıçak gibi kesip atmalı, gerektiğinde şekeri gerektiğinde ise hint otunu vermekten imtina etmemelisiniz. Adalet kapısına varıp da hakkını alamayan, boynu bükük, gözü yaşlı, kalbi kırık ayrılan her bir vatandaşımızın vebali, hem bu dünyada hem de ahirette Allah muhafaza hepimizin üzerindedir" dedi.

Erdoğan ayrıca "Adliye teşkilatımıza sirayet eden FETÖ virüsünü attığımız kararlı adımlarla bünyeden önemli ölçüde temizledik ve temizliyoruz" ifadelerini kullandı.

İMAMOĞLU NE DEMİŞTİ?

İmamoğlu belediyelere yönelik operasyonların ardından CHP Gençlik Kolları Başkanı’nın evinden alınarak polis eşliğinde ifadeye götürülmesini eleştirmiş ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Gürlek’e şunları söylemişti: “Biz senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Söküp atacağız ki senin evlatlarının kapısına birileri dayanmasın, evlatlarını sabahın köründe evinden almasın.”

Bunun üzerine hakkında Gürlek’i ve ailesini ‘tehdit ettiği’ iddiasıyla soruşturma başlatılan İmamoğlu, “Konuşmamda tek kelime tehdit yok. Hele hele kimseyi ailesi ve evlatları üzerinden tehdit etmedim, etmem. Sözümün arkasındayım. Her zaman, herkes için adalet” demişti. (POLİTİKA SERVİSİ)