Sendikalar: DDK yasası, örgütlenme hakkına da saldırı

Gözde Tüzer
gozdetuzer@gmail.com

Devlet Denetleme Kuruluna (DDK), herhangi bir yargı kararı olmaksızın kamu görevlilerini görevden uzaklaştırma yetkisi verildi. DDK artık belediyeler, barolar, meslek odaları, sendikalardaki seçilmiş yöneticilerini bile görevden alabilecek. Bu durum haliyle işçi sınıfını da yakından ilgilendiriyor. Gazetemize konuşan Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen, KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak bu düzenlemenin örgütlenme hakkına da saldırı olduğuna dikkat çekti, birlikte mücadele çağrısı yaptı.

"Birlikte mücadele vermeliyiz"

Birleşik Metal-İş Genel Başkanı Özkan Atar, daha önce 2018 yılında yapılan benzer bir düzenlemenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğini hatırlattı. Atar, “Muhalif kesimler, sivil toplum kuruluşları, belediyeler ve iştirakleri, barolar, odalar ve birçok dernek ile vakıflar, sınıf örgütleri sendikalar bu yasa ile baskı altına alınmak istenmektedir. Bu durum muhalefetin sesini kısmaya yöneliktir. Elbette ki biz işçi sendikalarını da ülkedeki bu baskı ve demokrasi dışı totaliter gelişmeler olumsuz etkileyecek, yürüttüğümüz mücadeleyi engellemeye çalışacaklardır. Hukuksal sürecin yanı sıra örgütlü toplumun da dayanışma ve birlik içinde bu girişimlere karşı mücadele etmesi gerekmektedir” dedi.

"Tek adam iktidarının pervasızlığı"

BİRTEK-SEN Genel Başkanı Mehmet Türkmen DDK’ye verilen yetkileri “Toplumsal muhalefeti sindirmek, susturmak; muhalefet eden, hak ve hukuk peşinde koşan bütün kurumlara komple kayyım atama yetkisi” olarak tanımladı. Bunun tek adam iktidarının yaptığı hukuksuzluklarla ülkeyi istediği gibi pervasızca yönetirken, karşısında hiçbir direnç istemediğini gösterdiğini belirten Türkmen, “Bu yasa sadece kurumları tehdit eden değil, bütün bir topluma, işçi sınıfına, emekçilere ‘Biz bu ülkeyi istediğimiz gibi yönetiriz’ mesajıdır. Otel yangını, gazetecilere, televizyonlara yönelik yapılan baskılar, gözaltılar, tutuklamalar… Bunların her biriyle tek tek mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bu son DDK yetkisine karşı bütün kesimlerin bir tutum alması, güçlü bir muhalefetin örgütlenmesi gerekiyor” diye konuştu.

KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak da DDK’nin yeni yetkileriyle sendikal hareketin fiilen baskı altına alınmaya çalışılacağını dile getirdi. Bu düzenlemenin olası sonuçlarına dikkat çeken Koçak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Greve çıkan işçilerin sendikaları hakkında denetim adı altında soruşturmalar başlatılabilir. Sendikaların mali hesapları ve iç yapısı doğrudan yürütme organına bağlı bir yapı tarafından denetlenerek baskı altına alınabilir. Demokratik hakları savunan sendikalar hakkında fişleme ve idari soruşturmalar artabilir. Bu yasa, sadece sendikalara değil, doğrudan işçilerin, emekçilerin, kamu çalışanlarının ve demokrasi mücadelesi veren tüm kesimlerin örgütlenme hakkına karşı bir hamledir. Bugün bize düşen görev, bu politikalara karşı birleşmek, sendikal ve demokratik haklarımızı savunmak ve örgütlü mücadeleyi büyütmektir.”